Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Émi
Émi Çeviri Türkçe
178 parallel translation
ÉMI NENT SAVANT HOSPITALISÉ Salle d'isolation d'un hôpital britannique... huit semaines avant son arrivée à Hong Kong.
Bir İngiliz hastanesi tecrit odası... ÜNLÜ ALİM HASTANEYE YATTI... Hong Kong'a gelmeden sekiz hafta önce.
Kitani Émi.
Ben, Emi Kiya.
- Ne fais pas ta maligne, Altar.
Altar, espri anlayışını kaybetme emi.
Tu ne le diras pas à maman?
Anneme söyleme emi?
Regardez-moi ce vieux hibou qui joue les jeunes coqs!
- Geber emi! Bunak herif! - Bunak mı?
J'ai envie d'un câlin, mais pas avec toi, vu?
İkna edilmek isterim tabi ama bunu sakın sen yapma, emi?
Cher petit diable, il te faut trouver autre chose.
Sevgili, ibliscik, sen başka birini bul emi?
- La ferme.
- Geber, emi!
Allez vous faire voir madame.
Geber emi kadın.
Aucune pitié!
- Geber emi. - Senin acıman yok mu hiç?
Pourquoi ce truc ne veut-il pas marcher?
Kahrol emi? Bu şeyin nesi var?
Soyez sage.
Uslu dur, emi?
Allez donc vous faire voir.
Kız kardeşimin kara kedisinin götünü öpün siz, emi? !
Ne m'oublie pas
Unutma beni emi.
Yuriko OTONASHI - Keiko AIKAWA Rena ICHINOSE - Emi KATSURA
Yuriko Hishimi, Keiko Aikawa, Rena Ichinose, Emi Katsura, Ruriko lkejima
Allez vous faire voir!
Öl emi!
Soyez bénis, forbans!
Çok yaşayın emi sizi üçkağıtçı düzenbazlar.
C'en est assez!
Sen sadece bir kapatmasın! Geber emi!
Ne te laisse pas raconter de bêtises, Ricky.
Palavralarına sakın kanma emi, Ricky.
T'es pas prêt de recommencer!
Bir daha böyle yapma, emi?
Et mets tes chaussures.
Ve şu ayakkabıları da giy, emi?
Vérifie le N ° 2, d'accord?
2 numarayı kontrol ediver, emi?
Allez tous au Diable!
Cehenneme gidin emi!
STUDIO D'ENREGISTREMENT EMI
EMI KAYIT STÜDYOSU
Fils de pute, va rôtir en enfer!
Orospu çocuğu, cehennemde yan emi!
Marshak, retourne dans ton trou et restes-y.
Marshak, çıktığın deliğe geri gir ve öl emi.
Ecoutez-moi, si vous avez le moindre problème, n'hésitez pas, téléphonez-moi, d'accord?
- Öyle. Bir sorun yaşarsan beni arayıver, emi?
Soigne bien cette gorge, surtout.
Boğazınla ilgilen, emi?
Et fais briller la sacoche, d'accord?
Çanta güzel görünsün emi.
Emmerdeur de Ricky.
Kahrol emi, Ricky.
N'approchez pas de M. Toomy.
Bay Toomy'den uzak durun emi.
"N'approchez pas de M. Toomy."
"Bay Toomy'den uzak durun emi."
Si ta gorge te chatouille, essaie de l'ignorer.
Gıdıklanma hissin olur, sadece yok saymaya çalış, emi?
Absolument...
Kesinlikle emi...
Voulez-vous que je fasse venir un docteur?
Doktorun bakmasını istemediğinden emi misin?
Etait-ce Emi?
- Adı Emi miydi?
Des interférences électromagnétiques!
Makine'nin etrafında korkunç EMI miktarları!
Vous pouvez donner ça à Emi?
Bunu emi'ye verir misin?
A tes souhaits!
- Çok yaşa emi.
Barbie, accroche-toi.
Barbie, çatla emi.
Tu dois être fatigué.
Sen bir gün yat dinlen, emi?
Souviens-toi de moi.
Beni böyle hatırla emi.
- Je te frelle!
- Kahrol emi.
C'est Rob, l'emi de Mike.
Sam! Neyse, ben Rob, Mike'ın arkadaşı.
emi prit le groupe sous contrat et fit paraître le titre.
Şarkı EMI'yi o kadar etkiledi ki, grupla anlaşma imzalayıp şarkıyı single olarak çıkarttılar.
emi trouva peut-être l'essai suivant de Syd, "Vegetable Man", trop rude, car le titre ne fut jamais sorti.
Sokaklarda yürüyorum Ayaklarım plastik Syd'in bir sonraki single denemesi olan "Vegetable Man" ( Bitkisel Hayattaki Adam ) EMI için fazla ağır kaçmış olacak, hiçbir zaman piyasaya çıkmadı.
Ce fut très difficile de le faire dans le court laps de temps qu'EMl nous avait accordé.
Bu işi EMI'nin bize tanıdığı sürede tamamlamaya çalışacaktık. Çok zor bir işti bu.
Ne soyez pas triste
Sen hiç üzülme emi
Nom d'un petit bonhomme.
Allah cezanı vermesin emi!
Si je ne te reparle pas, continue, et porte-toi bien.
Ama, seninle konuşmazsam eğer, hep iyi ol, emi?
Ma puce, fais gaffe de faire un "D" bien droit.
Fıstık, "D" güzel olsun emi.