Translate.vc / Portekizce → Türkçe / 452
452 Çeviri Türkçe
93 parallel translation
Alcance : 95452.
Atış mesafesi : 95.452.
452 ) } Vou colocar Paris sob seu comando 476 ) } e promovê-lo a Governador.
Sizi Kumandan olarak Paris'e yolluyorum ve orgeneralliğe terfi ettiriyorum.
Bom, suponho que não me ama... 450, 451, 452, 453,
Peki, sanırım beni sevmiyorsun... 450, 451, 452, 453,
452, 453, 454,
452, 453, 454,
455, 456, 450, 452, 450...
455, 456, 450, 452, 450 -
Os sistemas L-452 até L-575 aceitarão os reagentes desde que todos os sistemas sejam calibrados ao mesmo factor.
L-452'den L-575'e kadar olan sistemler aktifleri kabul edecek, ve diğer tüm sistemlere, eşdeğer bir faktöre kalibrasyon sağlayacaktır.
452 até ao sistema L-575.
452'den L-575'e kadar olan sistemler.
Sabia que há 452 queijos oficiais do governo neste país?
Bu ülkede 452 resmi hükümet peyniri olduğunu biliyor muydun?
452 formas de classificar o que é basicamente um processo bacteriano?
Temel olarak bakterisel bir sürecin 452 ayrı şekilde tanımlanması?
"O Río das Ofertas" 452 01 : 10 : 26,080 - - 01 : 10 : 32,320 Os filhos não desejados são deixados no mar para que a maré os leve.
Burası "Adak Nehri".
Lydecker estava seguindo o X5 452.
Lydecker X5-452'nin peşinde.
Quais são as minhas ordens no que diz respeito a X5 452?
- Peki X5-452'ye ne yapayım?
Nós temos a X5-452.
X5-452'yi yakaladık.
Sabes, 452, tu és muito mais bonita do que na fotografia.
Biliyorsun, 452, resimdekinden daha güzel görünüyorsun.
O que se passa, 452?
Sorunun ne, 452?
452!
452!
X5-452.
X5-452.
Não consegues ver, 452?
Anlamıyor musun, 452?
E depois, 452, Tu serás minha.
Ve sonra, 452, benim olacaksın.
Apagar as luzes, 452.
Işıkları söndür, 452.
Copulação bem sucedida entre eu e X5-452, senhora.
Benimle X5-452 arasında başarılı bir çiftleşme oldu, efendim.
Excelente, 452.
Mükemmel, 452.
Eu vou sair daqui em cinco minutos para voltar para a minha cela, e tu livras-te de mim por esta noite.Ok, 452?
Beş dakika sonra hücreme döneceğim, sende bu gece benden kurtulacaksın. Tamam mı 452?
Tu não compreende o que está em causa aqui, 452.
Buradaki tehlikeyi anlamıyorsun, 452.
Bom trabalho, 452.
İyi iş, 452.
Os resultados dos exames de DNA que você pediu sobre a 452.
452'nin DNA kayıtları.
Traz-me a 452 – viva.
Bana 452'yi getirin, canlı olarak.
Onde está a 452?
- 452 Nerede?
Eu não sei.Nós temos que sair daqui agora, 452.
- Bilmiyorum. Buradan hemen çıkmalıyız 452.
E esta é a 452.
Ve bu da 452.
Ele... quer saber o que estás a fazer aqui, 452.
Ray'i seviyor. O burada ne aradığını merak ediyor, 452.
X5 / 452, penso eu.
Sanırım, X5-452 idi.
Tu és a 452.
Sen 452.
Em P3S-452, não é.
- Çok nadir bulunur. - P3S-452'de bolca var.
O naquadah que recebemos foi bem incorporado no dispositivo.
P3S-452'den aldığımız naqahdah cihaza başarıyla yerleştirildi.
452.
452.
- 452.
- 452.
Disseste que tinhas algo a tratar com a 452.
452 ile bir işin olduğunu söylemiştin.
Eu trato dos outros transgénicos e da 452.
Diğer transgenic'lerle ben ilgilenirim, 452 ile de ilgileneceğim.
452 é uma ameaça para toda a gente com quem trabalhamos ao longo de gerações.
452, nesillerdir çalıştığımız herşeyi tehdit ediyor.
Quem fala? Vamos tornar as coisas simples e chama-me 452.
- Şu işi basitleştirelim, bana 452 diyebilirsin.
OK, 452.
Tamam 452.
OK, 452. As chaves estão no veículo.
Tamam, 452, anahtarlar aracın içinde.
- Lembrem-se, o nosso alvo principal é a 452.
- Unutmayın, öncelikli hedefimiz 452.
É a 452.
O 452.
Estou a tentar ajudar-te, 452.
Yardım etmeye çalışıyorum, 452.
Vamos, 452.
Hadi, 452.
450, 451, 452, 453, 454,
- Patron!
- 452...
- 452.
- 452?
452?
Rápido, 452.
Bi-bip, 452.