95 Çeviri Türkçe

Esta rapariga embateu contra o rail central na estrada 95, a 130 quilómetros / hora.

Kız 130'la giderken orta refüje çarpmış.

95.

95.

Pagar as contas, tratar da roupa e... dar ao Dale $ 7,95!

faturaları öde, çamaşır yıka, ve, oh, "Dale'e $ 7.95. ver"

95746 dólares e 32 cêntimos, e merecemos cada tostão.

95,746.32 dolar ve son kuruşuna kadar hak ediyoruz.

Ele vendeu-a ao Johnny Depp, em 95.

1995'te onu Johnny Depp'e sattı.

Vocês não pagam nada desde 95.

Yapmayın. Siz 95'ten beri hiçbir şeye para ödemediniz.

Contei a alguém que praticaste sexo com uma mulher, em 1995?

95'de TV'den biriyle kız kıza seks yaptığınızı kimseye söyledim mi?

- Cerca de 1,95 metros.

1.85'e yakın.

- Eu diria cerca de 1,95 metros.

Büyük olasılıkla 1,85.

Se fosse o Tríade, então tinha 1,95 m.

Üçlemeci katilse 1,85 boylarındaymış.

Então, tenho 1,95 m, e a grande maioria dos atiradores segura a arma assim.

1,85 boyundayım ve ve nişancıların büyük çoğunluğu silahlarını şu şekilde tutarlar.

Há 95 % de hipóteses de recuperação total, se fizermos a cirurgia assim que possível.

Tamamen iyileşmek için % 95 şansın var. Tabii seni hemen ameliyata alırsak.

A saturação de oxigénio baixou para 95.

95'e düştü.

95 % dos pacientes de lúpus acusam ANA.

Lupus olan hastaların % 95'inde antikardiyolipin antikor çıkmıştır.

Senhoras e Senhores, com o mesmo clímax que tinham no Spring Fling'95, é um prazer dar as boas-vindas aos Shaggarats.

Hanımlar beyler,'95 Bahar Şenliği'ndeki gibi müthiş sesleriyle karşınızda "the Shaggarats."

95.

Doksan-beş.

Em 95.

Doksan beş binim var.

Foi em'95.

95 yılında tanışmıştık.

E não me venhas com a treta dos 95 %.

Bu zımbırtıda % 95 den daha azı olmaz.

95 %.

% 95 demek.

Matei um tipo aqui em 1995... 1996.

95'te burada bir adam öldürmüştüm. '96.

Natal de 1995.

Noel, 95.

Uh... hoje, a taxa mantém-se nos 23.95 dólares, que é um bocado alta.

Bugün üyelik aidatı 23.95 dolar. Oldukça yüksek bir fiyat.

Implica falaciosamente que 95 % do nosso universo que não pode ser observado, é algo amorfo, onde nada acontece, vazio.

% 95'i insan tarafından keşfedilmemiş olan evrenimizin şekilsiz, olaysız, sadece boşluk olduğunu ileri sürer.

E, claro, as raparigas do 5º ano ficam subitamente com 95 % de desconhecido.

Ve, tabii ki, beşinci sınıftaki kızlar birden bire % 95 bilinemez oldular.

O ano passado, a minha avaliação começou com o Michael a perguntar-me quais eram as minhas esperanças e os meus sonhos e acabou com ele a dizer-me que conseguia levantar 86 quilos.

Geçen seneki görüşmem, Michael'in bana hayallerimi ve umutlarımı sormasıyla başlamış, .. ve kendisinin bana nasıl 95 kiloyu kaldırabildiğini anlatmasıyla sona ermişti.

Descobri onde param pelo menos $ 95.000 do dinheiro roubado pelo Dan.

Şey, Dan'in parasının, en azından 95 bin dolarının, nereye gittiğini öğrendim.

O seu teste de dactilografia correu muito bem.

Peki. Daktilo sınavında çok başarılıydın. 95 almışsın.

Mais de 95 % dos bebés que dão positivo não têm nenhuma das doenças.

Testleri pozitif çıkan bebeklerin % 95'inden fazlasında bu iki hastalık da olmuyor.

Hoje fazia 95 anos.

Bugün 95'inci doğum günü.

Noventa e cinco por cento.

Yüzde 95.

O céu encoberto desvia uma pequena percentagem dos raios UV, mas 95 % de algo mortal é mortal.

Bak, bulutlar ultraviyole ışınların küçük bir yüzdesini engelliyor, yüzde doksanı hâlâ ölümcül.

O limite aqui é 90.

- Hız sınırı 95.

Abriu falência em 1994 e compraram aquilo em 1995.

Baban 1994'te iflas etmiş ve 95'te başkası satın almış.

$ 18,95.

18.95.

Dr. Luke Jamison, licenciado em Medicina em 1995.

Doktor Luke Jamison. NYU Tıp Okulundan 95'te mezun olmuş.

95, 96, 13, 64, banana.

95, 96, 13, 64, muz...

No total, 95 % dos judeus dinamarqueses foram salvos numa operação sem paralelo na história da "Solucão Final" nazi -

Nazilerin Nihai Çözüm operasyonlarına tamamen zıt bir kurtarma operasyonuyla Danimarkalı Yahudilerin yüzde 95'i kurtarıldı.

Eu trabalhei com o Dylan... Em 1995, quando ele gravou o "Unplugged". - Não me digas!

Dylan'la 95'te Unplugged turunda çalıştım.

95 % da vida selvagem nativa ainda está intacta.

Mevcut doğal vahşi yaşamın % 95'i hâlâ zarar görmemiştir.

E agora, se me permite, tenho de ir informar o casal Farris... de que a filha mais nova morreu numa colisão frontal na I-95.

Şimdi izninizle, Bay ve Bayan Farris'e kızlarının otoyolda trafik kazasında öldüğünü bildirmeliyim.

Perto de 1,90 m.

Yaklaşık 1.90, 1.95.

Entre 91 kg e 98 kg?

95 ile yüz kilo arasında mıdır dersin?

- De 95!

- 95!

Ele foi abatido a tiro pelo Nicash em'95, encontramos o corpo dele ao pé do aeroporto.

Şike yapardı. 1995'te Nicash onu hakladı.

Pode-me dar os 95 mil que me deve.

Borcunuz olan 95 binimi verebilirsiniz.

- Perdeu 95 mil em apostas na Internet.

- Online kumarda 95 bin kaybettin.

- Alguém usou a minha identidade e perdeu 95 mil em apostas de jogo on-line.

- Birisi bilgilerimi çalıp online kumarda 95 bin borç yaratmış.

O seu castigo serão 95 dias de restrição e 95 deméritos.

Cezanız 95 günlük sınırlama ve 95 liyakatsızlıktır.

Amiguinhos. 95s acabou de roubar a Bike do meu irmão mais novo.

Selam ufaklıklar. 95'ler kardeşimin bisikletini çalmış.

Custa apenas US $ 29,95... e está assinado.

Sadece 29.95 $ ve imzalı.