English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Aah

Aah Çeviri Türkçe

1,312 parallel translation
Vais ser uma mãe fabulosa.
- Harika bir anne olacaksın! - Aah!
Ah, deixe eu tentar.
Aah, ben de denemeliyim.
- Aah! - Silencio, velha!
Halka açık alanda asın.
- Aah! Quem são vocês?
Siz de kimsiniz?
Aah!
Aah!
Não te mexas!
- Aah.
- Oh, com certeza irei.
- Aah, eminim hoşlanırım.
Eu fiquei com o pior?
Neyim var, bakalım? Aah.
Ooh!
Aah!
- Ooh!
- Aah!
- Uh, quase 7 : 30.
- Aah, 7 : 30 gibi.
Não devíamos chamar alguém? Aah!
Birilerini aramamız gerekmiyor mu?
Essa merda é foleira.
Aah, iğrenç!
Aah! Vai se foder, Grumpy!
Canın cehenneme!
Aah! Aah! Bem, nós não sabemos por onde essas mãos andaram, não é?
Bu elleri nereye soktuğunu bilmiyoruz, değil mi?
- $ 500! Aah!
- 500 dolar!
E então eu ataco...
- ben giriyorum. - Aah!
- Ah!
- Aah!
Ele queria uma distribuição Linux um pouco melhor, então ele começou a trabalhar em torno disso, e descobriu que ele gastava mais tempo cuidando de sua distribuição Linux do que trabalhando em seus novos projectos.
Biraz daha iyi Linux dağıtımı istiyordu. etrafta takılmaya başladı ve ve aah, o kendi Linux dağıtımını kendi çapında devam ettirip destekledi sonra o, sonra yeni projesi üzerine çalıştı.
Eu escrevi o rascunho original daquilo, discuti ele por um mês com os desenvolvedores do Debian.
Ben de bunun orjinal taslağını çıkaracaktım, aah ve Debian developerlarıyla 1 ay kadar görüştük
Existe uma condição quanto a integridade do código fonte do autor que diz que o autor pode manter sua honra e se você fizer qualquer mudança você pode ter que mudar o nome do programa ou marcar sua mudança bem claramente
Mmm, sonuçları da dağıtabilir olmalıdır aah, burada yazarın kaynak kodlarının bir teminatı vardır güven teminatı... ki teminat derki, Yazar kişi itibarınızın arkasındadır, destekler ve bir değişiklik yaparsanız Programın ismini de değiştirmelisiniz veya değişikliğinizi açık açık belirtin yani sizin katkınız yazarın değildir
Então eles decidiram que era hora de investir, que havia algo acontecendo.
Neyse aah, zaman yatırım zamanıdır diye düşündüler bir şeyler oluyordu işte
Tomara que eu tenha melhor sorte indo nisso. Ao invés de mandar e-mails ou escrever para listas de discussão na Internet e, algumas vezes, esperar por vários dias por respostas. É fácil vir até aqui e achar outras pessoas que possam saber sobre seu problema e possam te ajudar.
İnşallah, şansım olacağını umuyorum alırken bunun yerine, aah, emailler göndermek ya da netteki haber gruplarına yazmak ve cevap için bilmem kaç gün beklemek bazen... buraya gelmek ve diğer kişileri bulmak çok basit bu adamlar sorununuzu biliyorlardır ve yardım edebileceklerdir
Originalmente eu queria ele instalado no meu laptop maior e, então, eu apenas fiz uma pesquisa na rede e achei onde existiam recursos para pegar ajuda.
Ben yüklemeyi, aah benim koca laptop uma yapmak istemiştim ve nette bir arama yaptım ve yardım alınabilecek bir kaynak buldum
Ah, aqui está.
Aah, burada.
Então, indo para o IPO... nós chegamos a San Diego na terça à noite nós gastamos a manhã de quarta encontrando investidores em San Diego.
IPO nun başında götürüyor, aah... San Diego'ya Salı günü vardık Çarşamba sabahını San Diego'daki yatırımcılarla tanışarak geçirdik
Quando nós convidamos Linus e Tove, eles tinham duas crianças pequenas e eu tinha uma filha, Andrea.
Linus ve Tove u ne zaman çağırsak onların aah, 2 çocuğu var benim de bir kızım var, Andrea.
E eles diziam : " Oh, está... nós estamos realmente entusiasmados, eu acho que as coisas estão indo bem.
Ve onlar da, " Aaah, bu... aah, çok heyecanlıyız be işler yolunda sanırım
Quando voltamos todos estavam, obviamente, muito empolgados.
Döndüğümüzde, biz aah... herkes çok heyecanlıydı belli.
Aqui vamos nós, Sycamore Networks estava avaliada em 38 dólares, oscilou a $ 270.
İşte burada, Sycamore Network aah, hmmm 38 dolar denmişti, 270 dolara yükseldi
Apenas o fato de existirem muitas companhias comerciais significa que existe muitas pessoas que trabalharam no Linux por fora.
Aah, şöyle bir şey var, gerçekte bir sürü ticari firma var Ama diğer taraftan Linuxla çalışan bir sürü Linux insanı da var
É o bastante.
- Aah, yeter.
Sim, para mim, importa.
Aah, evet, benim için önemli.
- O que você quer?
Aah! Ne istiyorsun?
Pilot estava certo, e você, errado.
Pilot haklıydı, sen hatalıydın. Eğer kaçmaya devam edersen, hiçbir şey aah!
Eles estão perto!
Aah! Yakındalar.
Nada de bater-te por trás nos carrinhos de choque.
Aah, çarpışan arabalarda sana arkadan çarpmak yok.
Não, não percebo.
Aah, hayır, bilmiyorum.
Liceu de Point Place.
Aah, Point Place Lisesi'nden.
Aah!
Iyy
Aah... eu deixei-a levá-lo.
Almasına müsade ettim.
Aah, ela irá.
Aah, diyecek.
- Não atire o corpo ao mar!
- Onu atmayın! - Aah!
Aah! Automático ligado.
Otomatik pilot devrede.
Depressa!
Aah! Kaçın!
- Pegue.
- Aah, yakala.
A origem do amor
Aah- - aşkın kökeni
Diz "ahh."
"Aah" de.
aah!
İşte!
58, 59, 60...
aah!
Tu podes muito bem ser minha esposa, sua surda.
Aah! Hadi tatlım. Yüz, yüz!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]