English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Ago

Ago Çeviri Türkçe

54 parallel translation
Usando o impresso AGO 117, excepto Secção 12, na resposta.
İstenilen bilgileri AGO 117 formuna işlenmiş olarak gönderin.
Impresso AGO 21.
Form AGO 21.
Não, use o novo impresso AGO 201.
Yo, yeni AGO 201 formuna yaz.
Tinha sido há anos, mas teimava que lhe tinha destruído a vida.
It happened years ago. Hayatını mahvettiğimi söylemişti.
É a guerra, Ago segundo a minha consciência.
Savaş bitene kadar doğru bildiğim şeyi yapmak zorundayım.
I saw that coming a long time ago.
Kız ondan korktu, bu yüzden ona yaltaklandı!
- Então diz-me ago inteligente.
- O hâlde zekice bir şey söyle.
Por que não tenta chamar de ago do género... Alimentos Acessíveis?
Neden onlara Ekonomik Yiyecekler şeklinde adlandırmıyorsunuz?
Valeu mesmo a pena pagar àquele tutor.
... Chick ago'ya
Então e que tal, pessoal dos novos tempos?
Nasıl gidiyor, New Ago ahbaplar?
# Some time ago I thought
# Bir ara düşündüm de
Há cerca de uma hora.
About an hour ago.
Ouve.
- Dinle. - * Out of the long ago *
# But that was long ago
Ama bu çok eskidendi
" Há muitos anos atrás,
" Oh, those many years ago,
# Tanto tempo atrás
# So long ago
Once upon a time A long time ago
Bir zamanlar Uzun zaman önce
E a grande pluma de Ago...
Ve Great Plume of A...
Agosoria.
Ago... Agosoria.
Ele se mandou 4 dias atrás
He went shy on us four days ago.
Deu para perceber, com as tuas metáforas.
Four clichés ago.
Também "Ago fly rev."
Ayrıca "Ago fly rev."
À tantos anos
* So many years ago *
I wrote that a couple of hundred years ago or so.
Yazdım yüz birkaç yıl önce veya böylece.
* so long ago, another life * * i can feel your heart beat * * it's not a dream remember us * * i can see it in your eyes * * we'll find our place in time *
Çeviri : Shizof
* so long ago, another life * * i can feel your heart beat * * it's not a dream remember us * * i can see it in your eyes * * we'll find our place in time *
* so long ago, another life * * uzun zaman önce, başka bir hayat * * i can feel your heart beat * * kalp atışlarını hissedebildiğim * * it's not a dream remember us * * rüya değildi hatırla * ı can see it in your eyes * * gözlerinde görebiliyorum * * we'll find our place in time * * zamandaki yerimizi bulacağız * * our place in time beyond the sun * * zamandaki yerimiz, güneşin ardında olan *
Vá ago-o-o-o-ora.
Hemen git.
If I had known it was you, I would've killed you long ago!
Eğer sen olduğunu bilseydim çok önce öldürürdüm seni.
Quando o conheci ele era apenas um taxidermista e agora a'AGO'( galeria de arte ) clama por estes.
Onunla tanıştığımda hayvan dolduruyordu ama şimdi galeriler bunlar için kapışıyor.
Todos foram investigados há meses.
They were all cleared months ago.
Bom, é uma hipótese bem ridícula, Naomi... porque, se assim fosse, a lua estaria ali ago...
Bu son derece saçma bir hipotez, Naomi çünkü o mantıkla şimdi Ay'ın dışarıda bir yerde olması...
Não entrava aqui há muito tempo.
Came here not long ago.
Mas o meu irmão ofereceu-me trabalho e ago - - ra Atlanta é o melhor sítio para vivermos.
Şu anda kardeşim bana bir iş teklif etti üstelik Atlanta bizim için en iyisi olabilir.
Há uns meses, descobri que tinha uma irmã gémea. E então, ela pediu-me para a substituir, guardar segredo, encontrar a nossa mãe biológica e tentar sobreviver.
A few months ago I discovered I have a twin sister and then she asked me to take her place, keep the secret, find our real mother and try to stay alive.
O futuro é ago...
Haydi bunu yap!
Se a Ella está aí consigo, tem de a deixar sair ago...
Ella yanındaysa hemen onu bırak...
Ago.., ago.., agora!
Şi-Şi-Şimdi!
Foi porque disseste ago... ago... agora!
Şi-şi-şimdi dedin diye!
Quando é que eu disse ago, ago, agora?
Ne zaman öyle dedim be?
Foi há muitos anos.
* Mmm. It was many years ago.
TODAS AS MENÇÕES A "FERGUSON" REFEREM-SE A ACONTECIMENTOS EM AGO / 2014
- Bayım? "Ferguson" tabiri, Michael Brown'un vurulmasından sonraki olaylara atıftır. " - Neler oluyor dostum?
She moved in with us six months ago.
Altı ay önce yanımıza taşındı.
- É uma maneira de dizer.
- O lafın gelişi, dedektif Aptal-ago.
O telemóvel que tirámos da cela dele só lá estava há uns dias.
Phone we confiscated from his prison cell was smuggled in a couple days ago.
"Para chick ago."
Chicago!
Ago aconteceu a alguns meses atrás.
Bir kaç ay önce bir şey oldu.
* so long ago, another life * * i can feel your heart beat * * it's not a dream remember us * * i can see it in your eyes * * we'll find our place in time *
Shizof Eşzamanlama : TEACHERS
A Frankie foi há dois anos...
Frankie was two years ago,
Mãe, tem ago que temos...
Konuşmamız gereken...
- Do que se tratava?
Komşusu birkaç gün önce Holly'nin kapısını yumruklayan bir adam gördüğünü söylemiş. a few days ago. Olay neymiş?
O seu alter ago.
İkinci kimliği.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]