English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Barret

Barret Çeviri Türkçe

105 parallel translation
E ninguém vai dizer que William Barret Travis não conseguiu o tempo possível.
Ve Crockett, hiç kimse, William Barrett Travis mümkün olan her dakikayı kazandırmadı diyemez.
Diga ao dono do bar Antler para apresentar a conta dos prejuizos ao pagador, que fará as deduções... nos ordenados dos sargentos Merry, Deal e Barrett.
Antler Bar'ın sahibine söyle mutemede taleplerini iletsin, o da, Çavuş Merry, Deal ve Barret'ın maaş hesaplarından ilgili, kesintileri yapsın.
Sabe muito de decoração, Barrett.
Dekorasyon konusunda oldukça bilgilisin, Barret.
Onde está o Barrett?
Barret nerede?
Desistindo, Sr. Barret?
Gidiyor musunuz Bay Barret?
- Desistindo, Sr. Barret?
- Gidiyor musunuz Bay Barret?
Meu nome é Hull Barret.
Benim adım Hull Barret.
Tivemos um pequeno desentendimento com Barret na cidade, chefe.
Barretla biraz itiştik patron.
Ele foi com o Barret.
Barretla gitti.
Amigo seu, Barret?
Arkadaşın bu mu Barret?
E você, Barret?
Sen ne diyorsun Barret?
Você tem coragem, Barret... mas não sabe mentir.
Çok cesursun Barret... ama yalan söyleyerek bir yere varamazsın.
Você é o homem mais decente que conheci, Hull Barret.
Sen tanıdığım en iyi insansın Hull Barret.
Bom dia, Barret.
Günaydın Barret.
Você é um bom homem, Barret.
Sen iyi birisin Barret.
Podias falar com o Myerson, O antigo companheiro de cela do Barrett.
Myerson ile konuşabilirsin, Barret'in eski hücre arkadaşı.
PARA JUSTIN MCLEOD MESTRE DA ACADEMIA BARRETT'58
1958 BARRET AKADEMİ MÜNAZARALARI BAŞKANI JUSTIN McLEOD'A
- Jennifer, jennifer. - Está todo molhado, Sr. Barret.
- lslanmışsınız Bay Berrett.
Ei, sr. Barret.
- Merhaba. - Merhaba Bay Berrett.
- De certeza, Sr. Barret?
- Emin misiniz?
Sim. Estes dias, o nome é Barret.
Bugünlerde adım Berrett.
Sr. Barret.
- Max, beni duyuyor musun?
Este é o T. K., sr. Barret.
Bu TK, Bay Berret.
- Sr. Barret, precisamos da sua ajuda.
- Neden? - Bay Berrett, yardım etmelisiniz.
Porque não levamos o conjunto, a cadeira com o Sr. Barret.
Koltuğu sürüp yaptıralım. Koltuk her yere gider.
Eu encarrego-me das necessidades fisiológicas do sr. Barret.
Bay Berrett'in fiziksel ihtiyaçlarını bana bırakın.
Não, lamento, sr. Barret. Não é assim uma grande ideia.
Affedersiniz Bay Berret ama bu iyi bir fikir değil.
O sr. Barret, toma bem conta de mim.
Bay Berret bana yeterince bakıyor.
Honestamente, Sr. Barret,
Aslında Bay Berret, parmağınızı kesmelerini istemedim.
- Obrigado, Sr. Barret. - De nada, rapaz.
- Teşekkür ederim Bay Barret.
uh, vais precisar disto. Ei, ei! Ei!
İşte yüzüğünüz Bay Barret.
A parte da universidade de Barrett.
Barret Üniversitesiyle ilgili kısmını.
E eu sou o agente Malcolm Barret da NID.
Ve ben de Ajan Malcolm Barrett, NID. ( ÇN : Barrett ile tanışın, bundan sonra bizimle birlikte olacak. )
Como adolescente a crescer em Cambridge no início dos anos 60, Syd Barrett já começava a deixar a sua marca.
'60'ların ilk yarısında, Cambridge'de büyümekte olan genç Syd Barret dikkatleri üstüne çekmeye daha o zamanlar başlamıştı.
Em Maio de 1967, o consumo frequente de LSD começava a influenciar Syd Barret negativamente.
Takvimler Mayıs 1967'yi gösterirken, Syd Barret, aşırı LSD kullanımının bedelini ödemeye başlamıştı.
Em Outubro de 1967, Syd Barret gravou esta canção, "Jugband Blues", poucos dias antes de partir para São Francisco, onde os Pink Floyd iam começar a sua turné pela América.
Ekim 1967'de, San Fransisco'ya hareket etmeden birkaç gün önce, Syd Barrett bu şarkıyı, yani "Jugband Blues'u" kaydetmişti.
É de uma canção do Syd Barrett.
Syd Barret'in şarkısından.
O Syd Barrett era dos Pink Floyd.
Syd Barret, Pink Floyd'un grubundaydı.
Pára isso e envia 4 copias a Emelly y Barret.
Bu mektubu yaz ve O'Malley Barrett'a 4 kopya gönder.
E ninguém ia perto daquele cão desde que mordeu o Lord Barret... -... nos testículos, no ano passado.
Lord Barret'ın hayalarını ısırdıktan sonra kimse o köpeğe yaklaşmadı.
Barret Bonden, vire o leme para estibordo.
Barret Bonden, sancak alabanda.
Caramba, você tem bons olhos, Barret.
Kahretsin, sağlam gözlerin var Barret.
Leia os jornais Agente Barrett.
Gazeteleri okusana Ajan Barret.
Então, idiota? Fala o Barret.
N'aber dostum, ben Barret.
Barret!
Barret!
Tony Garcia, Frank Barret e Tom Martin.
Tony Garcia, - Frank Barret. - Tom Martin.
Trent Barret?
Trent Barret?
Oh, sr. Barret.
- Merhaba Bay Berrett. - Merhaba.
- Ei, sr. Barret.
Hoş geldiniz Bay Berrett.
Agora é Charles Barret.
- Charles Berrett.
Que é isto? O Sr. Barret pensa que pode haver um informador interno metido no rapto da Elise.
Bay Berett, Elise'in kaçırılmasında içeriden yardım olabileceğini söylüyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]