English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Blanco

Blanco Çeviri Türkçe

112 parallel translation
- Sim, Blanco.
- Evet, Blanco.
Vivem como uma matilha de cães selvagens no desfiladeiro Blanco.
Blanco Kanyonu'nda vahşi köpek sürüsü gibi yaşarlar.
E quero avisá-lo... se colocar os pés no desfiladeiro Blanco mais uma vez... esse território vai ficar banhado de sangue.
Seni uyarıyorum. Bir daha Blanco Kanyonu'na adımını atarsan bu bölge hiçbirimiz kalmayıncaya kadar kandan kıpkırmızı olur.
- Vou ao desfiladeiro Blanco.
Blanco Kanyonu'na gidiyorum.
Que negócios tem no desfiladeiro Blanco?
Blanco Kanyonu'nda ne işin var?
O que o senhor acha do desfiladeiro Blanco?
Blanco Kanyonu'nu nasıl buldun? Hah?
Os Renessys não terão paz aqui, enquanto Teron continuar... invadindo o desfiladeiro Blanco.
Hannassey'ler, Henry Terrill'ın kemikleri Blanco Kanyonu'nda dağılana kadar huzur bulamayacak!
- A caminho de Arroyo Blanco?
- Arroyo Blanco'ya mı gidiyorsun?
com um olho blanco, que tenha passado por aqui?
Buradan geçti mi?
Manuel, por favor busque o meu equipamento que está no carro branco e leve-o para o quarto sete.
Manuel-sirvase buscar mi equipaje que esta en el automovil blanco y lo traer a la sala numero siete.
- San Rio Blanco? Só isto?
- San Rio Blanco'mu?
Estive a investigar e San Rio Blanco é uma pequena cidade nas montanhas por cima de Acapulco.
San Rio Blanco Acapulco tepelerinde küçük bir kasaba.
Amanhã de manhã, quero ir para San Rio Blanco.
Yarın sabah San Rio Blanco yolunda olmak istiyorum.
Parei em San Rio Blanco.
San Rio Blanco'ya uğradım.
Chegou a hora, para nós, irmãos... antigos membros da Orden... patriotas da Brigada Maximiliano Hernandez... e irmãos de La Mano Blanca.
Gün bizim günümüzdür, kardeşlerim Orden'in eski üyeleri Maximiliano Hernandez Tugayı'nın vatanseverleri ve La Mano Blanco'dan kardeşlerimiz.
Desculpe-me embaixador, mas tão maus quanto o Major Max e a Mano Blanco?
Binbaşı Max ve Mano Blanco kadar kötüler mi?
Deu-nos a Mano Blanco.
Mano Blanco'yu verdi.
Gosto muito da Mano Blanco.
Binbaşı Max dostumdur. Mano Blanco'yu da çok severim.
A Mano Blanco não o odeia, mas criou problemas para o Sr. Gomez.
Mano Blanco senden nefret etmiyor, ama Bay Gomez'e bela çıkarmışsın.
Não devias sujar as mãos, anjo branco.
Sen bu işe bulaşmasan iyi olur, angel blanco.
- Chamo-me Benny Blanco e sou do Bronx.
- Benim adım Benny Blanco, Bronx'tanım.
Carlito, vi que falavas com o Benny Blanco.
Carlito, demin Benny Blanco'yla konuştuğunu gördüm.
Benny Blanco, do Bronx.
Bronx'lu Benny Blanco.
- Benny Blanco, do Bronx.
- Bronx'lu Benny Blanco!
Mas ela agora é do Benny Blanco.
Ama o artık Benny Blanco'nun kadını.
Lembra-se do Benny Blanco, do Bronx?
Hani Bronx'lu Benny Blanco var ya.
Caga no Benny Blanco!
Benny Blanco'yu kafaya takma.
O Sr. Blanco diz que está tudo bem.
Bay Benny Blanco her şey yoluna girecek dedi.
Isto é de Benny Blanco.
Bu Benny Blanco'dan.
Muito bem, Benny Blanco, do Bronx.
Pekala Bronx'lu Benny Blanco.
Além disso, sei que anda a espiar-nos para o Benny Blanco.
Hem kulağıma gelenlere göre, Benny Blanco adına muhbirlik yapıyormuş.
Benny Blanco, do Bronx?
Bronx'lu Benny Blanco.
Es blanco.
Beyaz.
Pode ser a razão do El Blanco não se transformar em Los Shriekers.
Belki de El Blanco o yüzden Los Çığırtkanos haline dönüşmedi.
O El Blanco.
El Blanco.
Vamos segui-la, mas o El Blanco terá de dar a volta.
Biz onu izleyeceğiz, ama El Blanco çevresinden dolaşacak.
O nosso velho amigo El Blanco vem finalmente a caminho.
Eski dostumuz El Blanco nihayet bu tarafa geliyor.
Detesto perguntar, mas passámos por isto para sermos comidos pelo El Blanco?
Bütün bunlara El Blanco'ya yem olmak için mi katlandık?
El Blanco, queres?
El Blanco, bunu mu istiyorsun?
Na improbabilidade do El Blanco regressar para repetir, queres tirar-me isto?
Olmaz ya, El Blanco tekrar gelecek olursa diye... beni buradan kurtarır mısın?
Buenas tardes, Señor Blanco.
İyi akşamlar Sinyor Beyaz.
Entre ti e o El Blanco, preferem-no sempre.
Sen ve El Blanco söz konusu olduğunda, onu seçerler.
A Deusa Branca. "Dios blanco".
Beyaz ilah. Beyaz renkli.
O Bresciani vai escrever uma carta recomendando um estágio no Hospital Cabo Blanco, em Caracas.
Bresciani, Caracas'taki Cabo Blanco Hastahanesi'ne, orada staj yapmam için bir tavsiye mektubu yazacak.
Ainda podes vir e trabalhar comigo em Cabo Blanco, eh?
Hâlâ gelip, Cabo Blanco'da benimle çalışma şansın var, ha?
Podes lá matal alguém, amigo velmelho, blanco e azul.
Kimseyi gebertecek konumda değilsin benim kırmızı, beyaz, mavi dostum.
Como vês, nenhum Plíncipe Encantado salvou o dia montado num cavalo blanco.
Gördün mü? Beyaz Atlı Prens günü kurtarmaya gelmedi.
Este tribunal de Galícia... em nome de nossa Majestade, a rainha... julga o acusado, Manuel Blanco Romasanta... pelos assassinatos de Pascoal Ferrero... desaparecido desde 19 de fevereiro de 1849...
Majesteleri Kraliçe adına düzenlenen bu Galiçya mahkemesi... Sanık Manuel Blanco Romasanta'yı... 19 Şubat 1849'da kayıp olduğu bildirilen...
Devido às circunstâncias excepcionais deste caso... em nome da Majestade, declaro que neste julgamento... de Manuel Blanco Romasanta, sujeito a futuras investigações... a sentença imposta ao acusado, seja suspensa.
Bu davaya eşlik eden sıra dışı koşulları göz önünde bulundurarak... Majesteleri Kraliçe'nin arzusu üzerine kararı okuyorum. Manuel Blanco Romasanta davasında, daha fazla soruşturma yapılmayacaktır... ve zanlıyla ilgili hüküm... ertelenmiştir.
O meu nome é Manuel Blanco Romasanta.
Adım Manuel Blanco Romasanta.
Cidade de San Rio Blanco
SAN RIO BLANCO KASABASI

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]