Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Bridges
Bridges Çeviri Türkçe
153 parallel translation
Você é a grande esperança dos Bridges.
Sen Bridge'lerin umudusun.
Os Bridges vão acabar.
Günün birinde Bridges'ler yok olacak.
É o lema dos Bridges por aqui.
Bridges'lerin buralardaki parolası bu.
Bem, se barbeando, Sr. Bridges?
Traş mı oluyorsunuz Bay Bridges?
Obrigada, Sr. Bridges.
Teşekkürler Bay Bridges.
Ela vai amansar todos os Bridges.
Tek şunu bil, Bütün Bridges'leri evcilleştirecek.
Hoje, acho que odeio os Bridges.
Bu sabah, Bridges'lerden nefret ettiğimi düşünüyorum.
Gostava de tomar café, Sr. Bridges?
Biraz kahvaltı istermisiniz Bay Bridges?
Tudo bem, Sr. Bridges.
Tamam Bay Bridges.
Por favor, Sr. Bridges, tome seu café antes que esfrie.
Bay Bridges, kahvaltınızı soğutmadan yiyin lütfen.
- Bridges?
- Burada. Bridges?
- Ausente, Bridges.
- Yok. Bridges.
- Alguém ausente além de Bridges e Fisher?
Bridges ve Fisher'dan başka gelmeyen var mı?
Fala aqui dos famosos compositores... Bridges, Drew e Phibes...
Büyük org sanatçıları hakkında konuştuk Bridges, Drew, Phibes.
Caso não saibam, o Stacey Bridges e os irmãos Carlin...
Belki duymamışsındır, Stacey Bridges ve Calin biraderler...
Stacey Bridges e os primos, os irmãos Carlin.
Stacey Bridges ve kuzenleri, Carlin'ler.
Bridges, e vocês os Carlin... não se esqueçam dos bilhetes aqui para o meu hotelzinho.
Bridges ve siz Carlin kardeşler... küçük otelime dönüş biletlerinizi unutmayın.
Porque é que achas que o Bridges e os irmãos Carlin... nunca abriram a boca durante este tempo todo?
Bridges ve Carlin biraderler bunca zaman... niçin çenelerini tuttular?
Vai apanhar primeiro o Stacey Bridges?
Önce Stacey Bridges'i mi haklayacaksın?
- Agora, foi o Arthur Bridges.
- Şimdi de Arthur Bridges.
Ele achava que o afogamento do Bridges não tinha sido um acidente?
Bridges'in boğulmasının bir kaza olmadığını mı düşünüyordu?
Se estiver onde o Bridges estava, afoga-se.
Bridges'in durduğu yerde durursan boğulursun.
O Bridges não ouviu isto?
Bridges bunu duyamadı mı yani?
Sou eu, é a Lee, o Bridges...
Ben, Lee, Bridges...
A Lee, o Bridges, o Joy Holder.
Lee, Bridges, Joy Holder.
Faço um Lloyd Bridges sensacional.
Hey, bence Lloyd Bridges en iyisidir.
Nesse caso, vou cantar "Under the Bridges of Paris with You".
O halde sizlere "Paris Köprüsünün Altında" yı söyleyeceğim.
Bridges, Larson, levem o Frank para o refúgio já.
Kontrol edeceğim, ama şimdilik Bridges, Larson, Frank`i alın ve güvenlik evine götürün.
Bridges, percebes alguma coisa de carros?
Hey, Bridges arabalardan anlar mısın?
- Ela chama-se Kiki Bridges.
- Adı Kiki Bridges.
- Kiki Bridges.
- Kiki Bridges.
Podia falar com a Kiki Bridges?
Kiki Bridges orada mı?
- Näo é Bridges?
- Bridges değil mi?
O Bridges está riscado.
Bridges'in üstü çizili.
Kiki Bridges.
Kiki Bridges.
Não quero deixar de agradecer ao sr. E à sra. Zeke Bridges pela utilização desta sua casa.
Kürsüyü kongre üyemize terk etmeden önce eski dostlarım Bay ve Bayan Zeke Bridges'e güzel evlerini kullanmamıza izin verdikleri için teşekkür etmek istiyorum.
Por favor, não, não, sr. Bridges.
Hayır, hayır. Lütfen efendim.
Já sei que é muito talentoso na política.
Bana büyük bir yeteneğin olduğu söylendi. Ve bu da Zeke Bridges.
E este é Zeke Bridges, gerente da "Superior Mutual".
Ortak Hesap sigorta şirketinin yönetim kurulu başkanı.
Senhor Andersen, é o sr. Bridges.
Bay Anderson? Hatta Bay Bridges var.
No Bridges.
Bridges lokantası.
- Sim. No Bridges, meu restaurante favorito.
En sevdiğim restorana gideceğiz, Bridges'a.
- Bridges?
- Bridges mı? - Evet.
- Bridges.
- Bridges'a.
Desculpe.
- Afedersin. Bridges'mı?
- Sim! Bridges. - O Restaurante Bridges?
- Yani lokanta Bridges mı?
- Alô. Restaurante Bridges. Pois não?
- Bridges restoran, yardımcı olabilir miyim.
- William Bridges.
- William Bridges.
Ver "As Pontes do Rio Madison".
Yoga yaptığı ve Bridges of Madison County filmini seyrettiği gece... - Viski, sigaralar...
Em memória de LLOYD BRIDGES
# We are family #
- Bridges?
- Evet.