English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Cloud

Cloud Çeviri Türkçe

406 parallel translation
Estamos no St. Cloud Hotel.
St. Cloud Otelinde kalıyoruz.
St. Cloud Hotel.
St. Cloud Oteli.
Iremos ao bosque de St. Cloud e beberemos vinho debaixo das árvores.
St. Cloud Ormanı'na gidip ağaçların altında şarap içeceğiz.
Eu sou chamado Markpier Lhutar... que quer dizer Nuvem Vermelha.
Benim adım Makhpiya Luta, anlamı "Red Cloud / Kırmızı Bulut".
Embora os Soul tenham sido novamente traídos... Nuvem Vermelha disse que eles ainda querem a paz.
Sioux'lar kandırılmış olmasına rağmen Red Cloud barış istediklerini söyledi
Você não sabe que Nuvem Vermelha domina toda a nação Soul, Col.?
Red Cloud'un bütün Sioux Ulusunun lideri olduğunu bilmiyormusunuz?
Não houve provocação, senhor. Deixei a aldeia de Nuvem Vermelha há quatro dias.
Dört gün önce Red Cloud'un köyündeydim.
Bridger é um espião de Nuvem Vermelha.
Bridger, Red Cloud'un casusu.
Vai visitar seu amigo Nuvem Vermelha?
Ve arkadaşın Red Cloud'uda ziyaret edermisin?
Esta querendo dizer que eu possa visitar Nuvem Vermelha?
Red Cloud'u ziyaret edeyim demiştim? Olabilir.
Essa é a pátria de Nuvem Vermelha... A sua, a minha...
Burası Red Cloud'un, senin ve benim ülkem
Matei Alce Solitário, filho favorito de Nuvem Vermelha.
Lone Elk'i ( Yalnız Geyik ) vurdum. O Red Cloud'un en sevdiği oğluydu.
Vamos acertar as contas com Nuvem Vermelha até o fim da semana.
Hafta sonuna kadar Red Cloud'la kapışacakmışız gibi geliyor. Başladığı gibi bitecek, Bridger fitili ateşledi
Na certa, quer que fiquemos aqui para Nuvem Vermelha nos encurralar.
Red Cloud buraya saldırsın diye bizi kaleye hapsetmek istiyor Onların saldırmasını isterdim!
Nuvem Vermelha.
- Red Cloud'u.
É Nuvem Vermelha.
Bu Red Cloud.
Bom acabou, Nuvem Vermelha está vindo para encontrar a morte.
Şimdi, artık bitti. Red Cloud ölülerini toplamaya geliyor.
Nuvem Vermelha consegue vencer em Washington... depois que os derrotamos em combate.
Savaşta biz onu yendik, sonra Big Cloud Washingtonda kazandı.
Vitória do Soul. E de seu grande líder Nuvem Vermelha.
Zafer Sioux'ların ve onların büyük liderleri, Red Cloud'un.
O mundo de Nuvem Vermelha e Touro Sentado.
... Red Cloud'un ve Sitting Bull ( Oturan Boğa ), nın dünyasında, Ve aynı zamanda ;
O Red Cloud diz que já nao somos bem-vindos.
KiziI Bulut burada kalamayacagimizi söyledi.
O Red Cloud diz que morrem antes da neve cair, tal como qualquer homem branco que pise esta floresta.
KiziI Bulut, hepsinin karlardan önce ölecegini... o yüzden buraya gelen her beyaz adami da öldürecegini söylüyor.
Vou até aquele forte... cobrar tudo o que o Red Cloud nos tirou.
O kaleye gidip... KiziI Bulut'un bizden aldigi her ºeyi geri alacagim.
O meu amigo quer dizer... que, por ter construído este forte e despertado maus sentimentos, o Red Cloud tirou-nos essas coisas.
Arkadaºimin demeye çaliºtigi ºu... bu kaleyi buraya kurmaniz, kötü duygulara sebep olmuº... bu yüzden KiziI Bulut eºyalarimiza el koydu.
- Confrontaram o Red Cloud?
- KiziI Bulut'la mi karºilaºtiniz?
Porque o Red Cloud nao vai deixar que se construa um forte no terreno dele.
Çünkü KiziI Bulut, kendi bahçesine kimsenin kale dikmesine izin vermez.
- O Red Cloud e os Tetons dele.
- KiziI Bulut ve Teton'lari.
Mal o Red Cloud enterre os mortos, voltará a persegui-los implacavelmente.
KiziI Bulut, ölülerini gömer gömmez sizin peºinize düºecektir.
O Red Cloud ia mesmo adorar a farda daquele Coronel.
KiziI Bulut, Albay'in üniformasina bayilacak.
Se o Red Cloud o tomar, nao há nada entre ele e o Forte Laramie.
Eger KiziI Bulut onu alirsa... Laramie Kalesi'ni de almasi için hiçbir engel kalmaz.
Vou enforcar o Red Cloud e suficientes homens dele... para que todos os índios deste país temam o Exército.
KiziI Bulut'u ve adamlarini asacagim, böylece bu ülkede yaºayan... tüm Kizilderililer ordudan korkmayi ögrenecekler.
Mandei-o ir procurar o Red Cloud.
Seni KiziI Bulut'u gözlemen için göndermiºtim.
O Red Cloud e os homens acamparam na base do desfiladeiro.
KiziI Bulut ve adamlari kanyonun dibinde kamp kurmuºlar.
Vim construir um forte e nao para atacar o Red Cloud.
Beni kale kurmaya yolladilar. KiziI Bulut'a saldirmaya degil.
Nao ataque já. Ainda temos hipotese de reter o Red Cloud... até começar a nevar.
Kar yagana dek KiziI Bulut'u uzak tutma ºansimiz... hala çok yüksek.
E se os assiniboines se juntarem primeiro ao Red Cloud, atacarao.
Assiniboin'ler KiziI Bulut'a kardan önce katilirlarsa, onlar saldiracaktir.
É outro escalpo para o Red Cloud pendurar na tenda.
KiziI Bulut'un çadirina asacagi kafa derilerinden birisin.
O Red Cloud acampa a que distância do rio?
KiziI Bulut'un kampi nehirden ne kadar uzak?
Quero ver o acampamento do Red Cloud.
Ben KiziI Bulut'un kampini görmek istiyorum.
Apenas atrairá o Red Cloud para si.
KiziI Bulut'un buraya gelmesini saglar, o kadar.
Desista desta ideia louca de acabar com o Red Cloud... e fique no forte até começar a nevar.
ªu KiziI Bulut'u dünyadan kovma saçmaligina bir son ver... ve kar baºlayana kadar kalede kal.
Abre-os completamente, Red Cloud!
Sonuna kadar aç KiziI Bulut!
Red Cloud!
KiziI Bulut!
Onde estás, Red Cloud?
Nerdesin KiziI Bulut?
Cloud. Foi isso que escrevi mais. A Heavenly e eu casamos para o mês que vem.
Gerçek bir prensesle olduğunu duydum.
Amanhã à noite vou dar uma festa.
Şoförüm. St. Cloud'da ne yapıyorsun?
Cloud como um homem de sucesso.
Hapta ne var şeker?
Quer dizer com vocês ou Nuvem Vermelha?
Yani senin safını mı yoksa Red Cloud'un safınımı?
Nuvem Vermelha é um grande homem.
Red Cloud büyük bir adam.
CLOUD
Burada mı doğdun?
Telefonista? Ligue para St. Cloud, 5...
Kızımı gördün ve onu karnında piçinle bıraktın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]