Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Defiance
Defiance Çeviri Türkçe
379 parallel translation
Suspeito vai para oeste de Defiance.
Şüpheli güneye, Defiance'ın batısına kaçıyor.
Endosse o cheque do Dick em nome de'Defiance Home Saving and Loan'.
Dick'in çekini İpotek Aracılık Şirketine ciro etmeniz yeterli.
E assim, começou a nossa vida em Defiance. Com o meu marido a juntar-se às fileiras de homens comuns.
Kocamın sıradan kişiler arasına karışmasıyla Defiance'daki yaşantımız da başlamış oldu.
DEFIANCE, OHIO UM BOM LUGAR PARA SE VIVER
DEFIANCE, TAM DA YAŞANACAK YER
Defiance, um bom lugar para se partir.
Defiance, tam da kaçılacak yer.
Daqui fala Cutter Murphy, da'Defiance Home Saving Loan'.
Ben Cutter Murphy, Defiance İpotek Şirketi'nden.
Kelly, um detective vem a caminho de Defiance nesse momento.
Kelly, bir dedektif şu an Defiance'a geliyor.
Tuff vive em San Francisco onde escreveu as suas memórias :'The Prize Winner of Defiance, Ohio'
Tuff, San Francisco'da yaşıyor. Anılarını anlattığı bu öyküyü orada yazdı.
Mike, segunda melhor média do seu liceu, completou o seu mestrado em engenharia mecânica.
Defiance lisesini dereceyle bitiren Mike makina mühendisi oldu. Teksas'da yaşıyor ve part-time ders veriyor.
Dave é o único da familia Ryan que continua em Defiance, Ohio.
Ryan'lar arasında Defiance'da kalan bir tek Dave oldu.
Pelos vistos, a Defiance Records concorda.
- Başarıları da bunu gösteriyor.
Essas cantoras exprimem uma sexualidade explícita a cantarem. Mas, segundo o material promocional da Defiance Records, a sua editora, você é a próxima Norah Jones.
Ama Defiance Records'tan aldığımız reklam bilgilerine sizin afişinize göre siz yeni Norah Jones'sunuz.
A Defiance contratou-me. Decidem a melhor forma de vender. Mas já planeia a sua carreira desde a primária.
Ama siz ilkokuldan beri kariyerinizi planlıyorsunuz.
- Em Defiance, no Ohio.
- Defiance, Ohio'da.
- Defiance -... Insub...
TVRip : verbalkint
Defiance, em Ohio. Acreditam neste nome? E foi em Defiance, entre todas as outras cidades, que saímos vencedores e ganhámos as eleições.
Oyların sayıldığı son yer Ohio'da Defiance adında bir ilçeydi ve çıkış anketlerinin sonuçlarının tersine o ilçeyi, dolayısıyla da seçimleri biz kazandık.
Quantas urnas são designadas para a cidade?
Defiance'a kaç oylama makinesi tahsis edilmişti? 150.
Desde o desacato.
- Defiance'dan beri.
Que cidadezinha ele visitou? Defiance, próximo a Toledo.
Toledo yakınlarındaki Defiance'a.
O cartão de memória que roubei da urna em Defiance.
- Defiance'daki oylama makinesinden çaldığım hafıza kartı.
Anteriormente em Defiance...
Defiance'da daha önce...
Defiance derrotou um exército dessas coisas.
Defiance onlardan oluşan koca bir orduyu alt etti.
Defiance perdeu 41 pessoas.
Defiance 43 de kayıp verdi ama.
Agora chamamos de Defiance.
Şimdi biz ona İsyan diyoruz.
- Defiance!
İsyan!
- Defiance!
- İsyan!
- Defiance!
- İsyan! - İsyan, evet!
Defiance, sim. Eu sei.
İsyan, evet, biliyorum.
Sem a rede de estase, Defiance não tem hipóteses.
Staz ağı olmadıkça İsyan'ın hiçbir şansı yok.
Agora, chamamos de Defiance.
Şimdi biz İsyan diyoruz.
Este homem, Elah Bandik... manchou a honra de todos os Castithan em Defiance.
Bu adam, Elah Bandik İsyan'daki her bir Castithanlının onurunu zedelemiştir.
Este pequeno homem manchou a honra de todos os Castithan em Defiance?
Bu küçük adam mı İsyan'daki bütün Castithanlıların onurunu zedeledi?
- Há 8 anos, quando a Defiance foi fundada, eram mais de mil.
Sekiz yıl önce İsyan kurulduğunda 1000 kişi kadar vardı.
- Não danificava Defiance.
İsyan'a zarar vermeye yeterli değil.
Defiance mudou muito nos últimos 5 anos.
İsyan son beş yılda oldukça değişti.
- Ele precisava de dinheiro para fugir de Defiance e de ti.
Çünkü senden ve İsyan'dan kaçmak için paraya ihtiyacı vardı. - Rafe.
Em Nova Iorque fazias mais por Defiance do que alguma vez poderás fazer aqui, e por muitas outras cidades como esta.
New York'ta burada Defiance için yapabileceğinden çok fazlasını yaparsın. Başka kasabalara da aynı şeyi yaparsın.
- Seja bem-vindo a Defiance. - Tem uma bela cidade.
- Kasabanız çok güzel.
O facto do Comandante Gordon McClintock estar vivo pode ser usado como arma contra a Corporação Votanis.
Binbaşı Gordon McClintock Votan Kolektifi'ne karşı kullanabileceğimiz bir silah olabilir. Defiance taraf tutmaz.
A Defiance não escolhe lados.
Şimdi geri çekil.
A República Terrestre quer entrar em Defiance.
- Dünya Cumhuriyeti, Defiance'ı istiyor.
Convenceu o chefe dela que tu és o problema... e sob um líder mais influenciável...
Patronunu sorunun sen olduğuna dair ikna etmiş durumda. Daha yumuşak başlı bir lider ile Defiance, seve seve Dünya Cumhuriyet'ini karşılayacaktır.
Se saíres de Defiance, deixarás de ser uma ameaça.
Eğer Defiance'tan ayrılırsan, onlar için bir tehdit sayılmazsın.
DEFIANCE ( 2013 ) [ S01E06
Defiance 1x06 Silah Arkadaşları
E o último apuramento que recebemos, não havia mais nenhum depois desse, era de uma cidade chamada Defiance.
Derken, Defiance'dan sonuçlar geldi.
A transição triunfante de Defiance para a era digital.
Defiance County'nin dijital çağa başarıyla geçiş yapması.
Estão a ir na direção da Defiance.
Direk İsyan'a gidiyorlar.
Anteriormente em Defiance...
Defiance'ın önceki bölümlerinde...
O Sukar salvou Defiance e, tu mataste-o.
Sukar Defiance'ı kurtardı ve sen onu katlettin.
- Olá.
- Defiance'a hoş geldiniz.
A Defiance receberia a Republica Terrestre de... braços abertos.
Bu doğru değil.