Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Dennis
Dennis Çeviri Türkçe
3,248 parallel translation
- E roubou, Dennis?
- Evet, sen mi yaptın, Dennis?
Dennis, ainda que seja uma mentira.
Dennis, bir yalan olsa bile.
Lamento, Dennis, mas... estava preocupada que o Dennis estivesse a ter um caso com a Julia.
- Üzgünüm, Dennis, ama... - Evet, Julia Sublette ile ilişkisi olduğundan endişeliydim.
Não sei o que aconteceu ao Chris Sublette, mas nem Zac nem o Dennis tiveram nada a ver com isso.
- Yani, bak, Chris Sublette'e ne oldu bilmiyorum, ama Zac veya Dennis ona hiç bir şey yapmadı.
O que o Zac disse sobre você e o Chris Sublette é verdade?
- Dennis, Zac'ın sen ve Chris hakkında söylediği şey doğru mu?
Dennis Kiel, 58 anos, é de Los Angeles.
Dennis Kiel. 58 yaşında, Los Angeles'lı.
Dennis Victor.
Dennis Victor.
Aquele que você e o Dennis Victor estão a esconder.
Sen ve Dennis Victor'un sakladıklarıyla.
O Marx e o Dennis Victor não deram os números a ninguém.
Marx ve Dennis Victor kimseyle rakamlarını paylaşmazmış.
A empresa é dirigida por Dennis Timmons.
Dennis Timmons isimli biri tarafından yönetiliyor.
O Dennis Melky.
Dennis Melky.
É como o Dennis, o Pimentinha, só que não nos faz rir todos os dias.
Afacan Dennis'e benziyor, tek farkı bizi güldürmemesi.
na lavandaria?
- Bunu unutur mu sanıyorsun? - Çamaşırhanedeki Dennis peki?
Refere-se ao Dennis Markowski?
- Dennis Markowski mi?
Olá, Dennis.
Selam, Dennis.
Em troca, esperamos que todas as acusações sejam retiradas e o Dennis sai em liberdade e recebe imunidade total.
Bütün iddiaların geri alınmasını, Dennis'in özgürlüğüne kavuşmasını... ve dokunulmazlık almasını istiyoruz.
Por isso, instale-se, Dennis.
Yani yerleş, Dennis.
Sim, falei com o Dennis, e ele vai falar bem de ti para dirigires a estação de Pequim.
Pekin istasyonunun başına geçmen için tavsiyede bulunacak.
E, Dennis, vais ficar encarregue de tratar do guarda que está a guardar o reboque. Jimmy, vais ficar a observar do restaurante.
Dennis, sen de yük vagonundaki korumanın icabına bakacaksın.
Dennis!
Hey, Dennis!
O miúdo, Dennis?
Yoksa Dennis veledi miydi?
- Maria, Dennis, Krista, Sven.
- Maria, Dennis, Krista, Sven.
Dennis. Dennis?
Dennis, bakar mısın?
Falta uma das máquinas, Dennis.
Hiçbir şey yok.
Há 150 na lista e 149 aqui no depósito.
Makinelerden biri kayıp Dennis. Listede 150 makine olduğu yazıyor ama depoda 149 makine var.
- Dennis, estou a implorar.
- Dennis, yalvarırım...
O teu pai é Dennis Reed?
Baban Dennis Reed mi?
Então o Dennis Reed convenceu o filho a entregar-se?
Evet, Dennis Reed oğlunu teslim olmaya ikna etti.
Dennis Kaminski.
Dennis Kaminski.
Antes de contratar o Raul Ramirez, tentou outro homem, um Dennis Kaminski.
Kocanız kendisini vurması için Raul Ramirez'le görüşmeden önce Dennis Kaminski isminde başka bir adamı denedi.
Olá, Dennis.
Hey, Dennis.
Dennis, não.
Dennis, olmaz.
Olá, Dennis.
Merhaba, Dennis.
Bem-vindo a casa, Dennis.
Evine hoş geldin, Dennis.
Estamos a falar de pinheiros, Dennis, não é heroína.
Noel ağacı bunlar, Dennis. Eroin değil.
Estás no meu território, Dennis.
Benim bölgemdesin, Dennis.
É só que... Adoro-os, Dennis.
Ben... seviyorum onları be Dennis.
Dennis, por que estás comigo?
Dennis, neden benim yanımdasın?
Vai ser um bom mês, Dennis.
Güzel bir ay olacak, Dennis. Hey, hop, hop!
Dennis, vá... não, não.
Dennis, gel...
Dennis, não.
Dennis, hayır.
A cidade de Nova Iorque pelo Natal, Dennis.
Noel zamanı New York, Dennis.
Dennis, anda lá.
Dennis, yapma.
Dennis, fartei-me de te avisar.
Dennis, seni bin kere uyardım.
Obrigado por vir, Dennis.
Geldiğin için teşekkürler Dennis.
- Há um plano?
Evet, Dennis'le konuştum.
- Dennis Girard.
- Girard, Dennis.
Dennis Girard.
- Dennis Girard.
Dennis.
Hayır, hayır Denis.
Dennis...
Dennis.
Dennis!
Dennis!