English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Dent

Dent Çeviri Türkçe

328 parallel translation
- Professor Dent...
- Prof. Dent...
Recibo da Dent Laboratories.
Dent Laboratuarlarının makbuzu.
- Queria falar com o Professor Dent.
- Profesör Dent'le görüşebilir miyim?
O Professor Dent está aí?
Profesör Dent orada mı?
E o Professor Dent disse que eram pirites de ferro sem valor.
Profesör Dent bunlar için değersiz demir parçaları demişti.
- Quem está na frente, Coronel? A 27ª infantaria Blindada.
- Şu anda önümüzde kimler var Albay Dent?
Dent, alerte o QG.
Dent, karargahı alarma geçir.
'O seu nome é Arthur Dent, um descendente de símio com 1,80m,'e alguém pretende construir uma estrada por cima da sua casa.'
İsmi Arthur Dent, 1,82 boyunda, maymun soyundan geliyor, ve evinin ortasından geçecek olan bir yanyol yapımını engellemeye çalışıyor.
Vá lá, Mr. Dent... não nos pode vencer, sabe disso.
Bırakın artık, Bay Dent, kazanamayacağınızı biliyorsunuz.
Mas, Mr. Dent, os projectos estiveram disponíveis no Gabinete de Planeamento durante estes nove meses!
Ama, Bay Dent, planlar, dokuz aydır yerel planlama ofisinde!
Mr. Dent... Faz ideia do dano que este bulldozer sofreria se o deixasse passar por cima de si?
Bay Dent... eğer bu dozer üzerinizden geçse, ne kadar zarar görür, biliyor musunuz?
'é a suspeita que o descendente de símio Arthur Dent tem'de que um dos seus amigos mais próximos não descende de um símio,'mas é, sim, originário de um pequeno planeta'algures na vizinhança de Betelgeuse.
"Hiç", maymun soyundan gelen Arthur Dent'in, en iyi arkadaşlarından birisinin maymun soyundan gelmediğinden, ama Betelgeuse civarındaki bir gezegenden geldiğinden ne kadar şüphelendiğini ifade ediyordu.
'A falha de Arthur Dent nesta suspeita'reflete o cuidado que o amigo pôs em se misturar na sociedade humana,'após um início periclitante.
Arthur Dent'in bundan şüphelenmemesi, arkadaşının on beş sene önce oldukça keyifsiz bir şekilde buraya geldikten sonra, halkın arasına ne kadar iyi karıştığını ifade ediyordu.
Mr. Dent já se acalmou?
Bay Dent'in aklı başına geldi mi?
Mr. Dent deixará de estar deitado na lama... - Na condição de que o substitua.
Bay Dent çamurda yatmaktan, eğer siz onun yerine yatarsanız, vazgeçecek.
- Em vez de Mr. Dent?
Bay Dent'in yerine?
Para que possa levar Mr. Dent até ao pub?
Bunun karşılığında siz de Bay Dent'i bara mı götüreceksiniz?
E nada de deitar a casa de Mr. Dent abaixo enquanto ele não está cá.
Bir de o yokken sinsice evi yıkmak yok.
'Arthur Dent também tinha outras coisas com que se preocupar.'
Arthur Dent'in de kafasında başka şeyler vardı.
Sid, veja Dick Dent.
- Hey Sid, Dick Dent burada.
- Quem é Dick Dent?
Dick Dent'de kim?
Usa os teus contactos na companhia para obter informações sobre um tal Maxwell Dent.
Bana bir iyilik yap ve şirketindeki bağlantıları kullanıp Maxwell Dent adında biri hakkında bilgi bul.
- Com o Dent e o Thomopolis?
- Dent'la Thomopolis'in yanındaki mi?
- Roubaste a carteira ao Dent?
- Dent'i çarptın mı?
É o contabilista do Dent, Sidney Bernstein.
Dent'in muhasebecisi, Sidney Bernstein.
Terá registos de tudo em que o Dent está metido.
Dent'in yaptığı tüm işlerin onda kaydı olacak.
O Dent foi adido cultural na embaixada da RDA nas Honduras.
Dent, Honduras'taki Doğu Alman elçiliğinde kültür ataşesiymiş.
Mas segundo estes registos, parece que está em maus lençóis.
Ama bu kayıtlara bakılırsa Dent'in başı dertte gibi.
Da Dent Petroleum, do clube de tiro.
Dent Petrolcülük, hatta atıcılık kulübü.
- Não será equipamento petrolífero, se acharmos o Dent.
- Dent'i bulursak
O pedido de visto tinha a data de hoje.
Dent'in vize başvurusunda bugünün tarihi vardı.
- E o Dent?
- Dent nerede?
- Emitamos um alerta para o Dent.
- Dent için arama bülteni çıkaralım.
No campo de petróleo do Dent.
Dent'in petrol sahası.
- O Dent está a ficar falido, certo?
- Dent iflas ediyor, tamam mı?
Entala o Cain, mata o Cain, o Cain é o assassino do Alfabeto, o Dent safa-se que nem ginjas.
Cain'i tuzağa düşür, Cain'i öldür, Cain Alfabe katili olur ve Dent paçasını sıyırır.
O Dent não compra equipamento, compra armas ao Thomopolis.
Dent petrol donanımı almıyor, Thomopolis'ten silah alıyor.
Ele compra armas por um milhão e vende-as lá por dez.
Dent burada bir milyona silah alıp orada 10 milyona satıyor.
Aquele vendia-as, e o Dent comprou-as no hipódromo com o dinheiro roubado no Adriano.
Adam bunları sattı, Dent de kendi yarış pistinde çalıntı parayla Adriano'dan geri aldı.
O nosso novo Procurador Geral, Harvey Dent... executará essa promessa.
Yeni bölge sorumlumuz, Harvey Dent bu sözü yerine getirecek.
O Harvey Dent tem andado a farejar uma de nossas firmas.
Harvey Dent büyük şirketlerimizden birinin işlerine burnunu sokuyor.
Gosto dessa gravata, Sr. Dent.
Bay Dent, papyonunuzu beğendim.
Dent, que foi o acusador público de Gotham, foi horrivelmente desfigurado pelo rei do mundo do crime, Boss Moroni.
Gotham eski bölge savcısı Harvey Dent'in yüzüne... babalardan Moroni tarafından asit atılmıştı.
Embora o Batman tentasse salvá-lo, as lesôes no lado esquerdo do cérebro tornaram-no violento... e jurou destruir o Batman a quem culpou de tudo.
Batman'in onu kurtarmaya çalışmasına rağmen... Dent'in beyninin sol tarafındaki zarar onu korkunç bir canavara dönüştürmüştü. Dent bu yüzden Batman'i suçlamış ve onu öldürmeye ant içmişti.
O Yogi Berra, o Lou Piniella o Bucky Dent, o Billy Martin o Dallas Green, o Dick Hauser o Bill Virdon, o Billy Martin o Stump Merrill, o Billy Martin o Bob Lemon, o Billy Martin o Gene Michael, o Buck Showalter...
Yogi Berra, Lou Piniella Bucky Dent, Billy Martin Dallas Green Dick Hauser, Bill Virdon Billy Martin Stump Merrill, Billy Martin Bob Lemon, Billy Martin Gene Michael, Buck Showalter... George, bunu benden duymadın!
Ele só dança comigo.
O sadece benimle dans eder Albay Dent.
Como você é sortudo, Dent!
Şansına tüküreyim, Dent!
Falei com o Juiz Dent e... ele acha que o Supremo Tribunal vai apoiar a minha decisão.
Yargıç Dent'le görüştüm... Temyiz Mahkemesinin benim kararıma uyacağına inanıyor.
Elaine, tens de comprar esta escova de dentes eléctrica a Orident.
Hey, Elaine, şu yeni aldığım elektronik diş fırçasından almalısın. - Oro-Dent.
A Orident.
Oro-Dent.
Orident... a escova eléctrica.
Oh, Oro-Dent, şu elektronik diş fırçası.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]