Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Dollhouse
Dollhouse Çeviri Türkçe
151 parallel translation
A casa de bonecas.
Dollhouse.
E se as prendermos todas dentro da casa de bonecas...
Bu yüzden hepsini dollhouse içinde tuzak eğer...
E, se estivermos no verdadeiro casarão e elas na casa de bonecas...
Ve dollhouse iken biz gerçek malikâne ise...
Bem-vinda à casa de bonecas.
Dollhouse hoş geldiniz.
Não me digam que estamos presas na casa de bonecas.
Bana biz dollhouse sıkışmış söyleme.
Casa de bonecas?
Doğru, ve ben Christy, gelen olduğunu sanmıyorum ama siz bir dollhouse var Peki, bu dile "dollhouse"? Dollhouse?
Depois, à medida que crescemos, ele aumenta a nossa volta, um emaranhado de complicações e decepções.
Dollhouse'un önceki bölümlerinde... Gerçek seni istiyorum. Ben de.
Mencionei a palavra "Dollhouse" por aí, e meu pessoal me olhou como se eu fosse turista.
Ama sen sevinmemişsin.
Agente Ballard, foi designado para o caso chamado Dollhouse 14 meses atrás.
14 ay önce Dollhouse adı verilen bir projeye atandınız, Ajan Ballar.
Depois de tudo isso, - acha que Dollhouse existe mesmo?
Tüm bu olanlardan sonra Dollhouse'un var olduğuna gerçekten inanıyor musun?
Dollhouse.
"Dollhouse."
- Dollhouse.
"Dollhouse."
- Dollhouse.
Dollhouse.
Seu cérebro está um pouco...
Kafayı yemişsin- - Tamam, Dollhouse.
Tudo bem, Dollhouse.
Lanet, Dollhouse.
Descubra quem está ligado à Dollhouse, deixo os Borodin em paz e nunca mais me verá.
Dollhouse'la kimin ilgilendiğini bulursan Borodinler kimse dokunmaz ayrıca beni de bir daha görmezsin.
Anteriormente em Dollhouse...
Dollhouse'ın önceki bölümlerinde.
Dollhouse.
- Dollhouse.
Está bem. Dollhouse.
- Tamam Dollhouse.
Dollhouse, porra.
Lanet Dollhouse.
Acha que a Dollhouse realmente existe?
Dollhouse'un var olduğuna gerçekten inanıyor musun?
Por que não nos elucidas em como tudo isto conduz à Dollhouse.
Bu olayın nasıl da Dollhouse'a bağlı olduğunu bir anlatsana.
É rico, digno... mas talvez tenha um lado estranho que não quer que ninguém veja, por isso vai à famosa Dollhouse e contrata uma bonita senhora para vincar a jogada e depois esquecer tudo.
Zengin ve saygı duyulan biri ama belki de kimsenin görmesini istemediği acayip bir yönü vardır... Bu yüzden dünyaca ünlü Dollhouse'a gidip işini görmesi için kendine güzel bir kız kiralamış sonra da tüm olanları unutmuştur.
A Dollhouse envia uma das suas induzidas beldades para eliminar um grupo de raptores?
Dollhouse beyni yıkanmış kızlarını gönderip fidyecileri mi halletmiş.
Bem-vindo à Dollhouse, Sr. Langton.
Dollhouse'a hoş geldiniz, Bay Langton.
Dollhouse.
Dollhouse.
Não, não. Já te disse, não sei nada da Dollhouse.
Söyledim ya Dollhouse hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Anteriormente em Dollhouse...
Dollhouse'da daha önce.
- Dollhouse.
- Dollhouse.
Não sei nada da Dollhouse.
Dollhouse diye bir şey bilmiyorum.
Comecei a falar na palavra "Dollhouse", e o pessoal olha para mim como se eu fosse um turista.
Dollhouse nedir diye etrafımdakiler sorunca bana turistmişim gibi baktılar.
O FBI tem pena e dá-te o único trabalho que não podes estragar, porque não existe.
FBI sana acıyıp mahvedemeyeceğin bir dava vermiş. Çünkü ortada Dollhouse bir şey yok.
Não me parece que a Dollhouse exista.
Dollhouse diye bir yerin olduğunu hiç sanmıyorum.
O que sabes sobre a Dollhouse?
Dollhouse hakkında ne biliyorsun?
Documentos Testemunhais Entrevistas DOLLHOUSE Quando ouve as palavras "Casa das Bonecas" ( Dollhouse ), pensará certamente em meninas a brincar às bonecas.
"Dollhouse" kelimesini duyduğunuzda aklınıza muhtemelen evcilik oynayan küçük kızlar gelir.
Tendo surgido no fim dos anos 80, a Dollhouse é uma das mais duradouras lendas urbanas de Los Angeles.
80'lerin sonlarına doğru ortaya atılan "Dollhouse" Los Angeles'ın en uzun süren şehir efsanelerinden biri.
Mas o que é interessante sobre esta lenda urbana, é o leque alargado de reacções que encontramos dos cidadãos comuns à ideia de uma Dollhouse.
Bu şehir efsanesiyle ilgili asıl ilginç olan ise Los Angeles halkı arasında "Dollhouse" fikrinin geniş bir yelpazede yankı uyandırması.
E histórias de uma equipa especial do FBI a investigar a Dollhouse foram negadas categoricamente.
FBI timinin Dollhouse hakkındaki araştırmaları tamamen reddedildi.
E tu continuas a pensar que ele contratou a Dollhouse para a resgatar.
Ve sen hâlâ kızını geri almak için Dollhouse ile anlaştığını düşünüyorsun.
Joel Mynor. E o Joel Mynor está na tua lista de potenciais clientes da Dollhouse.
Ve John Mynor potansiyel Dollhouse müşterilerinden biri.
Quem quer que ela seja, a Dollhouse enterrou-a.
O her kimse Dollhouse onu gömdü.
Fale-me da casa das bonecas ( Dollhouse ).
Bana "Dollhouse" tan bahset.
Você estava à frente de uma equipa do FBI para desmascarar a Dollhouse, e trabalhava no duro, procurava indícios, partia umas cabeças, mas era apenas trabalho.
Yani sen "Dollhouse" u ortaya çıkaracak FBI Timi'nin başındasın ve çok sıkı çalışıyorsun, izleri sürüyorsun, kafa patlatıyorsun ve bu sadece bir iş.
A Dollhouse é real.
Dollhouse gerçekten var.
Tenho de acabar com a Dollhouse.
Dollhouse'ı dağıtmam gerek.
Você está bem. E se não valer a pena me salvar?
İlk üç ay iki haftada bir kontrol için Dollhouse'a geleceksiniz.
E ouviu falar da Dollhouse? Principalmente como piada, mas um cara me disse que pegavam pessoas na rua que eram hipnotizadas e faziam coisas das quais não se lembravam. Algumas vezes.
Victor beni hatırlar.
Vivemos na Dollhouse, e por isso somos bonecos e as pessoas que brincam conosco são criancinhas.
Bunu ona yapamazsınız!
DOLLHOUSE :
Çeviren : congman İyi seyirler.
Dollhouse.
Dollhouse, Dollhouse.
Dollhouse S01E06 "Man On The Street"
DOLLHOUSE Sezon 1 Bölüm 6