Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Frames
Frames Çeviri Türkçe
45 parallel translation
Pode andar seis frames para trás, por favor?
Altı kare geri alabilir misiniz, lütfen?
Grava a boca de "o" durante dois "frames".
Şimdi iki karelik bir o-ağzı koy.
em vez de nitrano Ele misturou essa emulsão com o rolo de 35mm, mas este filme tinha, as frames alteradas
nitrat baz içeren, bilirsin... bu karıştırıldı bu duygularla ve 35mm'lik filme koyuldu, fakat bu film sahnelerle anlam kazandı, zayıf orjinal kameralara rağmen
Volta 10 frames por segundo.
Saniyenin onda biri kadar geri gel.
Estudei todos os frames de todos os programas.
Programdaki her kareyi inceledim.
Cinco "frames", menos de um quarto de segundo.
Beş kare.Saniyenin dörtte biri bile değil! Daha kesin konuşur musunuz!
Você pode voltar atrás alguns frames?
Birkaç görüntü geri alabilir misiniz?
Espera, espera. Recua algumas frames.
Birkaç kare geri al.
Retrocede alguns frames.
Birkaç kare geriye sar.
São três frames.
Toplam 3 frame var.
Em vez disso, libertaram cinco frames de uma câmara no Heliporto, mesmo que em nenhum dos frames aparecesse um 757.
Aksine, helikopter alanının karşısındaki bir kameradan... 5 saniyelik görüntü yayınladılar, hiçbir karede bir Boeing 757 görünmemesine rağmen.
Não te deu problemas? E as 500 frames no "Suzy a Misógina"?
Elbette oldu : "Kadın Düşmanı Suzy'nin 500 karesi!"
Agora pausa... e volta atrás uns frames.
Seçilmiş Başkan'ın konvoyu az önce güvenli bir sığına doğru giderlerken saldırıya uğradı.
- Quero que verifiques todos os frames.
Her bir kareyi gözden geçirmeni istiyorum.
Avança a 30 "frames" por segundo.
Saniyede 30 kare hızda devam et.
Vai aparecer durante 4 frames.
Dört kare boyunca görünecek.
Os filmes têm 24 frames por segundo,
Bir saniyede 24 kare vardır.
Avança 3 frames.
3 kare ilerle.
Ok, vou programar para 60 frames por segundo.
Tamam, saniyede 60 kare olarak ayarladım.
- E? Controlo de frames sem interrupções o que quer dizer que não foi alterado.
- ve bir yerde kesiliyor, yani tahrifat var.
Volta para trás um ou dois frames.
Bir ya da iki kare geri git.
Irão viajar com EVA booster frames.
EVA destek üniteleriyle uçacaksınız.
Ainda é cedo, mas também conseguimos estes frames de uma das câmaras de segurança do NCIS.
Söylemek için erken ama bu görüntüleri NCIS güvenlik kamerasından aldık.
Há atrasos e frames desaparecidos.
Birisi kameraları bozdu. Kare sayısı düştü ve arada zaman farkı var.
- Quatro frames por segundo. Ou cinco.
- Saniyede dört ya da beş kare.
Tens de cortar 6 ou 7 frames, ela pisca, mas está morta.
Öldükten sonra göz kırptığı altı-yedi kareyi çıkarmanız lazım.
Ela correu 10 centímetros em quatro segundos, mas nós estamos a filmar a 500 frames por segundo, que é 20 vezes o tempo normal.
4 saniyede 10 cm gitti... ama saniyede 500 kare çekiyoruz... yani 20 kat hızlı.
Apanha todas as filmagens que tens dele no escritório. Todos os frames.
Tamam, onun ofisinde geçen tüm görüntüleri çekin- - her bir kareyi.
Encontrei exactamente 300 frames a base de nitrocelulose na cópia do filme, fabricado em meados de 1952.
1952'den önce çekilmiş. Nitroselüloz * tabanlı tam 300 adet resim karesi buldum.
Quando ele penhorou a câmara vintage e todos os seus filmes, incluindo a lata que tinha 300 frames da Darcy Blaine.
Bu arada eski kamerasını emanetçiden aldı. Ve bütün filmleri de çekti içinden. Darcy Blaine ait 300 kare resim dahil.
Os registos telefónicos mostram que ele lhe ligou há 6 semanas quando percebeu que sua colecção de filmes caiu nas mãos do Jack Witten, incluindo os 300 frames, que prova... que isto era uma mentira.
Telefon kayıtlarına bakılırsa o, Jack'in filim....... koleksiyonunu fark edince onu elinden almak için sana 6 hafta önce ulaştı. Buna 300 karelik resim filmi de dahil. İşte bu da kanıtı.
Se ela apalpava as cartas, ou fazia algum truque com os dedos, ela estava a fazê-lo entre "frames" do vídeo.
Elinde hileli kartlar yokken ve el çabukluğu da olmadığına göre kadın video kayıtlarını düzeltmiş olmalı.
Dane's Frames.
Dane Çerçeve.
Estava a fotografar e há alguns frames com elas no fundo.
Onlar arka plandayken bir kaç poz çekmiştim.
O que é que sabe de Semântica de Frames?
Çerçeve Çağrımı Teorisi'nde durumun nedir?
Estão a convertê-lo para 24 frames?
Kaliteyi 24 frame'e mi düşürüyorlar?
Pare aí. Recue alguns frames.
- Evet, biraz ileri sar.
Vamos filmar isto a 48 frames por segundo, portanto vais ter de te mover como... Como se estivesses a ser levantado.
Saniyede 48 kare kullanacağız bu yüzden sen de sanki havada asılıymış gibi yürüyeceksin.
Tens de apagar esses frames, e encontrar tudo o que puderes acerca do Sammy DiPietro.
O sahneleri kesip çıkarman ve Sammy DiPietro hakkında olabildiğince fazla şey bulman gerek.
E estamos a falar sobre dois frames ainda com imagens, mas...
Yani birkaç çerçeve içindeki hareketsiz görüntüden bahsediyoruz.
Há dados do filme condensados nos frames.
Hareketsiz görüntülerde yoğunlaştırılmış video verisi var.
vamos filmar o fundo sem ninguém... depois vamos filmar a fonte com um obturador bem fechado... para imagem ficar bem definida, como nos anuncios de água... aí trazemos a multidão, filmamos de todos os três ângulos... e, enquanto as pessoas estão a andar... vamos acelerar a camara de 24 para 96 frames por segundo.
Şonra çeşmeyi çok kısık bir dekIanşör iIe çekeceğiz. Aynen su rekIamIarında çok temiz gözüktüğü gibi. Şonra kaIabaIık geIecek.
Podes recuar alguns frames na gravação?
Görüntüyü bir kaç kare geri alabilir misin?
Podes recuar 10 "frames"?
Biraz geriye gelir misin?
Comecei a melhorar as frames.
Grafiklere bakıyordum da.