English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Franklin

Franklin Çeviri Türkçe

2,269 parallel translation
Franklin...
Franklin...
Franklin, atende a porra do telefone!
Franklin, aç şu lanet olası telefonu!
Franklin?
Franklin?
Franklin.
Franklin!
- Não é um macaco, é um símio!
- O sıradan bir maymun değil. - Franklin...
- Franklin... É só por uns dias, até eu achar um santuário.
Sadece birkaç günlüğüne, ben uygun bir yer bulana kadar.
- É só o que preciso.
Franklin olmaz!
- Franklin, não! Não é minha a responsabilidade. É propriedade da empresa.
Bu benim sorumluluğumda değil, şirkete ait bir şey.
Franklin, ponha a máscara!
Franklin, maskeni tak!
- Franklin sabe, onde está ele?
- Franklin bunu biliyordu. Nerede o?
Dr. Rodman, é o Franklin.
Dr. Rodman, benim Franklin!
Sr. Franklin, é a Dottie!
Bay Franklin, benim Dottie!
Sr. Franklin?
Bay Franklin?
O Franklin morreu de uma infecção viral.
Franklin virüsün yol açtığı bir enfeksiyondan öldü.
- Olá. O Tom Franko do "The Journal", vai ligar-te dentro de cinco minutos, dei-lhe este número.
Selam. 5 dakika sonra Journal'dan Tom Franklin arayacak.
Estas oportunidades são raras, Franklin.
Böyle fırsatlar zor bulunur Franklin.
Meus senhores, qual é o futuro da Franklin, Reader Yates?
Beyler, Franklin, Reader Yates'in geleceğinde ne var?
A Beyoncé é cantora, Franklin.
Beyoncé bir şarkıcı Franklin.
A vida é demasiado curta, especialmente para o Franklin.
Hayat çok kısa, özellikle Franklin için.
Franklin, há quanto tempo trabalho para ti?
Franklin, kaç yıldır senin için çalışıyorum?
É uma missão de misericórdia, Franklin.
Merhamet misyonuna çıktım Franklin.
Franklin.
Merhaba Franklin.
SUBSIDIÁRIA DA FRANKLIN, READER, YATES POPPER
BİR FRANKLIN, READER, YATES POPPER YAN KURULUŞU
És o Adam Franklin do Acampamento Weehawken.
- Kampta tanışmıştık Adam Franklin.
Adam Franklin!
Adam Franklin!
Franklin!
Franklin!
Alguma vez encontraste fantasmas famosos, como o Ben Franklin, o Napoleão, ou coisa assim?
Ben Franklin ya da Napolyon gibi ünlü hayaletlerle tanışmış mı?
O Cam foi contratado pela escola básica de Franklin para director interino de música.
Cam geçici olarak Franklin Ortaokulu'nun müzikal yönetmeni oldu.
- Vamos, Franklin!
Bastır, Franklin!
E de seguida, o símbolo da escola básica de Franklin vai aparecer no palco se o Reuben alguma vez a acabar de pintar.
Sonra muhteşem Franklin Ortaokulu'nun amblemi açılacak tabii Reuben boyamayı bitirirse.
É, mas as notas de 100 dólares deviam ter Benjamin Franklin.
Evet, ama yüzlük banknotta Benjamin Franklin olmalı.
Contudo... se passarem por um armazém industrial na esquina da rua 158 com a Franklin, acho que não seria perda de tempo.
Yine de 158. Cadde ve Franklin köşesindeki kırmızı tuğlalı binaya giderseniz de zamanınızı boşa harcamış olmazsınız bence.
Também nos desportos, no softball feminino, Karen Franklin lançou o que não teria nenhum impacto se não fosse o poderoso bastão de Lacy O'Connell de Malibu.
Ayrıca sporda, kızz voleybol takımından fırlatıcı Karen Franklin ve Malibu'dan smaçör Lacy O'Connell.
O nosso bom amigo Ben Franklin!
Dostumuz Ben Franklin'de!
Oh-oh. O Franklin não está em Filadélfia?
Franklin, Philadelphia'da değil miydi?
Dr. Franklin, o seu novo engenho a vapor está aqui.
Dr. Franklin, yeni buhar motorunuz geldi.
Dr. Franklin, com o devido respeito ao brilhante inventor do... forno, tenho que falar consigo.
Dr. Franklin, muhteşem bir icat olan sobanın mucidine saygısızlık etmek istemem ama sizinle biraz konuşabilir miyiz?
Ben Franklin, meu companheiro de liber... Chaleiras!
Ben Franklin, benim sevgili bağ- -cı arkadaşım.
Todas as unidades, existe um problema que desconhecemos. Na Rua Franklin 187.
Tüm birimlere, 187 Franklin Sokağı'nda Pine'ı geçince bilinmeyen bir sorun var.
Temos um vendedor chamado Jasper Franklin.
Jasper Franklin adında bir tedarikçimiz var.
Acreditas que Jasper Franklin pode ter intenções terroristas?
Sizce, bu Jasper terörist amacı güdüyor olabilir mi?
Algures na Franklin.
Franklin tarafında bir yerde.
São da ponte Ben Franklin.
Ben Franklin köprüsünden.
Bem, não é um mau modelo... Frequentou a Franklin School, Princeton, foi sempre a melhor da turma, fez imenso trabalho de caridade, e... curiosamente nos dias que correm e com a idade dela, não foi protagonista de filmes sexuais ou escândalos.
Kötü bir örnek değil Franklin Okulu, Princeton hep sınıf birincisi, tonlarca hayır işi ve günümüzde pek bulunmayan özelliği seks videosu ve skandalları yok.
Liguei-me à net e vi um miúdo de 12 anos a cantar "Respect", de Aretha Franklin, e pensei : "Isto é muito bom".
internete girdim ve 12 yaşında ki bir çocuk Aretha Franklin'den, Respect'i söylüyordu. Çok hoş demiştim.
Sem a marca de água de Franklin, sem micro impressão, sem tinta opticamente variável, muito mais fácil de duplicar, e ainda é dinheiro corrente.
Franklin filigranı yok, mikro baskı yok. Optik değerli mürekkep de yok, kopyalanması daha basit ve hala geçerliler.
Tal como o Franklin.
Franklin gibi.
Tenho visto e falado com o Dr. Franklin muitas vezes, na ponte. Então, foi isso que lhe aconteceu?
Köprüüstünde Dr. Franklin'i defalarca gördüm ve onunla konuştum.
- O senhor... Benjamin Franklin fala muito mais alto que a agente Stukowski.
Bay Benjamin Franklin, Ajan Stukowski'den çok daha gür konuşur.
- Ben Franklin.
Ben Franklin.
Estúpido Franklin!
Salak Franklin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]