Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Frenchy
Frenchy Çeviri Türkçe
240 parallel translation
Vais trabalhar para mim, Frenchy!
Artık benim için çalışırsın Frenchy.
Mas para ter a certeza, aumento para 2000. Que tal, Frenchy?
Bunu öğrenebilmek için 2000 basıyorum.Ne dersin Frenchy?
- Não podes ter cuidado, Frenchy?
Biraz daha dikkatli olamaz mısın Frenchy?
Deixa-me limpar. Tudo bem, Frenchy.
İzin ver sileyim üstünü.
Os acidentes acontecem.
Önemli değil Frenchy.
Frenchy, eles não acreditam em mim.
Bana inanmıyorlar.
Mrs. Frenchy, estava a tentar não ouvir os tiros que estão a dar lá fora.
- Bayan Frenchy, ben de çenemi kapalı tutmaya çalışıyordum. Silahların sebep olduğu gürültü patırtı...
- Entre. - Estão à tua espera, Frenchy!
- Seni bekliyorlar Frenchy.
Frenchy, eu sou mesmo o xerife?
Gerçekten de yeni şerif ben miyim?
- Eu cubro, Callahan!
- Seni uyarıyorum Callahan! - Yapma Frenchy.
- Frenchy, não sou o Callahan.
Ben Callahan değilim.
- Por favor, Frenchy.
- Lütfen Frenchy!
- Eu volto já, Frenchy.
- Geri döneceğim Frenchy.
- Não é assim, Frenchy?
Yendim mi Frenchy?
Frenchy, ganhei?
Seni yendim mi Frenchy?
Frenchy, não posso.
Yapma Frenchy, veremem.
- As calças para cá.
- Yapma Frenchy!
Frenchy!
Frenchy! Frenchy!
A Frenchy é que manda na cidade de Bottleneck.
Botlleneck'in gerçek patronudur Frenchy!
Vá lá, Frenchy!
Hadi Frenchy!
Agarra-lhe os cabelos, Frenchy!
Dayan! Bitir işini Frenchy!
Frenchy!
Frenchy!
Vamos, Frenchy!
Frenchy!
Força, Frenchy!
Hadi Frenchy!
- Força, Frenchy!
- Hadi Frenchy!
- Dá-lhe, Frenchy!
- Bitir işini Frenchy!
Vamos, Frenchy! Vamos, Frenchy!
Hadi Frenchy!
Tenho uma garota Que fala à francesa
Frenchy ile konuşmak gerek,
Como vais encarar as pessoas, depois do que aconteceu com o Kent e a Frenchy?
Kent ve Frenchy ile yaşadıklarından sonra hangi yüzle çıkacaksın insanların karşısına?
Diga a Frenchy que vim tratar de assuntos oficiais. Sim, senhor.
Bayan Frenchy'i, kendisini resmi olarak... görmek istediğimi söyleyebilir misiniz?
Mrs. Frenchy, o homem da água está aqui, com assuntos oficiais.
Bayan Frenchy! İtfaiyeci geldi! Resmiymiş!
Mrs. Frenchy, querida, sabe aquele vestido azul?
Frenchy, tatlım, o mavi elbiseyi biliyorsun değil mi?
- Aonde vai, Mrs. Frenchy?
- Nereye gidiyorsun Bayan Frenchy?
E se dançássemos, Frenchy?
Benimle dans eder misin Frenchy?
Frenchy...
Frenchy!
- Sim, Mrs. Frenchy?
- Buyrun Bayan Frenchy!
Mrs. Frenchy deseja falar consigo agora mesmo.
Bayan Frenchy sizi acilen görmek istediğini söyledi.
Adeus, Frenchy.
Hoşçakal Frenchy!
- Nem por isso, Frenchy.
- Pek sayılmaz Fransız.
- Não, Frenchy.
- Hayır Fransız.
Olha, Frenchy, quanto à outra questão.
Bak Fransız, şu öbür meseleye dönersek...
Disse ao Frenchy que não estava interessado.
Fransız'a söyledim, bu işle ilgilenmiyorum.
- E o Frenchy.
- Fransız'ı unutma.
A senhora, o Harry e o Frenchy.
Sen, Harry ve Fransız.
Vais aceitar trabalhar com os homens que aqui estiveram com o Frenchy?
Fransız'la birlikte gelen adamların teklifini kabul mü edeceksin?
O Frenchy não te ajuda sem teres de fazer isso?
Bu işe hiç girmesen Fransız sana yardım etmez mi?
- Esta é a Frenchy.
- Nasılsınız hanımefendi?
Vamos, Frenchy!
Hadi Frenchy!
Força, Frenchy!
Bekler misin?
Tenho uma garota Que anda à francesa
Frenchy ile gitmek gerek,
- A Frenchy!
Frenchy!