Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Goodwin
Goodwin Çeviri Türkçe
335 parallel translation
Goodwin...
Goodwin.
- E quanto ao Goodwin?
- Ya Goodwin?
Dr. Goodwin.
Dr. Goodwin.
Conhece o Dr. Goodwin?
Dr. Goodwin'i tanıyor musun?
- Dr. Goodwin.
- Dr. Goodwin.
-... Goodwin.
... Goodwin.
O Dr. Goodwin tentou ajudá-lo.
Dr. Goodwin ona yardım etmeye çalıştı.
O Dr. Goodwin?
Dr. Goodwin?
Onde está o Goodwin?
Goodwin nerede?
E foi o Goodwin quem os fuzilou.
Ve onlara ateş eden Goodwin idi.
O Goodwin era o seu homem?
Goodwin sizin adamınız mıydı?
Há 10 dias um tal Dr. R. A. Goodwin apareceu e pediu autorização para fazer investigação aqui.
On gün kadar önce Dr. R.A. Goodwin diye biri ortaya çıktı ve burada bazı araştırmalar yapmak üzere müsaade istedi.
- O Goodwin não desconfiou?
- Goodwin şüphelenmedi mi?
O Halliwell apanhou o filme primeiro e o Goodwin matou-o.
Sonra filme ilk Halliwell ulaştı ve Goodwin de ona ateş etti.
Se foi o Goodwin, então o Halliwell morreu na tentativa.
İlk ulaşan Goodwin'se o zaman Halliwell onu almaya çalışırken öldürüldü.
Em qualquer dos casos, houve tiroteio no meio da neve e o Goodwin escapou com vida.
Her halükarda, buzun üstünde karşılıklı bir silahlı çatışma yaşandı ve bundan tek sağ kurtulan Goodwin idi.
Ele encontrou a pistola do Goodwin.
Goodwin'in tabancasını bulmuş.
Charles Goodwin, Linda Voss.
Ve Charles Edmund, Linda Voss.
Podemos jogar poker noutro dia. Ir a uma festa? - "Ir a uma festa"?
Goodwin gezide zaten, poker her zaman oynarız.
Goodwin.
Goodwin.
Richard Goodwin. Sou investigador.
Ben, Meclis yolsuzluklar alt komisyonundan soruşturma... memuru Richard Goodwin.
Investigador, Richard Goodwin do Subcomité de Supervisão Legislativa. O preço dos bilhetes da Baltimore e da Ohio para 1954 não estão nos documentos que enviou.
Yolladığınız raporlarda 1954'e... ait Baltimore-Ohio çizelgesine ait kayıtları bulamıyorum.
Mrs. Mitchell? Sou Richard Goodwin. Faço parte de um subcomité Congressional.
Adım Richard Goodwin, kongre alt komisyonu soruşturma memuruyum.
Sou Richard Goodwin.
Hayır, adım Richard Goodwin.
Já sei do Goodwin e está tudo controlado.
- Haberini aldım, ilgileniyorum.
Noland.
Richard Goodwin.
Stempel, chamo-me Dick Goodwin. Pertenço ao Comité de Supervisão legislativa.
Kongre yolsuzluklar alt komitesinde görevliyim.
É o Mr. Goodwin. Pertence ao Congresso.
Bay Goodman, kongre yolsuzluklar alt komitesinden.
Charlie? Dick Goodwin.
Charlie, merhaba, Dick Goodwin.
Goodwin, 1535.
Goodwin, 1535.
Sou Richard Goodwin.
Adım Richard Goodwin.
Sente-se, Mr. Goldwyn... Goodwin.
Lütfen oturun Bay Goodwin, meşgul mü bakayım.
Sou Richard Goodwin, do Subcomité de Supervisão Legislativa.
Richard Goodwin. Kongre yolsuzluklar alt komisyonundanım.
Goodwin, por favor.
- Bay Goodwin, lütfen!
Goodwin, mais alguma questão?
Bay Goodwin, başka sorunuz var mı?
Goodwin escreveu discursos para a campanha de Kennedy.
" Richard Goodwin 1960'ta seçim kampanyasında Kennedy'nin... konuşmalarını yazdı. Sonra da Beyaz Saray'a kapağı attı.
- Ashley Canter?
Ashley Canter? Ashley Goodwin?
Ashley Goodwin?
Hayır.
O senhor encontra uma mulher, que será Ms. Goodwin...
Olay yerine geldiniz ve Bayan Goodwin'in oynadığı kadınla karşılaştınız.
Então, estava eu em casa numa manhã, um bocado deprimido, e vejo a carteiro do Roger Goodwin ali quieta na prateleira.
O sabah dairemde oturmuş halime üzülürken Roger Goodwin'in rafta duran cüzdanı gözüme ilişti.
Ouço uma voz de uma velhinha, "Quem é?", e respondi que estava à procura do Roger Goodwin.
ıhtiyar bir kadın sesi "Kim o?" dedi. Ben de Roger Goodwin'i aradığımı söyledim.
A Georgia trabalha na Goodwin.
- Georgia, Goodwin için çalışıyor.
Ropes, Goodwin, Sullivan.
Ropes, Goodwin, Sullivan.
Temos aula com o Goodwin.
Goodwin'in dersi var.
Tive uma ideia para o trabalho do Goodwin.
Goodwin'in projesi için bir fikrim var.
Este é o Dick Goodwin.
Dick Goodwin.
Dick Goodwin.
Dick Goodwin.
Sou Richard Goodwin.
Kongre yolsuz...
Mr.
Dick Goodwin.
Dick Goodwin.
- Dick Goodwin.
Roger Goodwin.
Roger Goodwin.