English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Grammy

Grammy Çeviri Türkçe

210 parallel translation
Ela deve ganhar um Grammy, está pronta pra voar por conta própria.
Grammy'ye aday oldu. Kendi başına uçmayı öğrenmeli.
Johnny, eu não quero falar sobre isso agora.
Grammy Ödülleri'ndeki masanda kaç kişilik yer istiyorsun bilmek istiyorlar. - Johnnie, konuşmak istemiyorum bunu.
E agora, para anunciar o Grammy deste ano... para a melhor performance feminina... aqui estão Rita Coolidge e Tony Orlando!
Bu yılın en iyi kadın şarkıcısı Grammy Ödülü'nü vermek için sahnede Rita Coolidge ve Tony Orlando.
O grammy vai continuar depois deste comercial.
Grammy Ödülleri reklamlardan sonra devam edecek. - Burakowski de kim?
Você é o que a vovó Hall chama "um verdadeiro Judeu".
Sen büyükanne Grammy'nin "Gerçek bir Yahudi" dediklerindensin.
Hoje é a entrega do Grammies.
Grammy ödül töreni var. Ne töreni?
Talvez morra antes e o meu fantasma receba o Grammy.
Belki keşfedilmeden ölürüm, hayaletim Grammy alır.
Avozinha?
Grammy?
Ainda não, avó.
Hayır, henüz değil, Grammy.
Se és realmente o Michael Jackson... quem ganhou os últimos quatro Grammys?
Eğer gerçekten Michael Jackson`san söyle bakalım son 4 Grammy ödülünü?
Em 1979, tive realmente uma depressão... quando o meu álbum "Off the Wall", teve apenas uma fraca nomeação para os Grammys.
1979`da, gerçekten depresyona girdim... Off the Wall albümüm.. ... o berbat Grammy ödülünden bir tane almıştı.
O 1º album a solo de Tina ganhou 4 prémios Grammy, incluindo Disco do Ano.
Tina'nın ilk solo albümü yılın plağı dahil dört Grammy ödülü kazandı.
Grammy diria, "Bem poderia ser um homem morto."
Onu asla uyandıramazdınız. Büyükannem "ölmüş bile olabilir" derdi.
Pobre Grammy. Durante semanas, insistia : "Tá a dormir, tá a dormir."
Zavallı büyükannem haftalarca "Kestiriyor, kestiriyor" diye inat etmişti.
OGrammy para melhor música soul, ou álbum de grupo vocal vai para Vozes Afinadas!
Ve Grammy enstrümansız müzik grubu dalında........ The Be Sharps!
Viste os Grammys, Lisa?
Lisa, Grammy ödüllerini seyrettin mi?
Não, é um Grammy.
Grammy`miş.
E agora, com a nomeação para o Grammy, vai disparar como um foguete.
Ve şimdi Grammy adaylığıyla, tıpkı bir füze gibi.
Vim dizer-te que o Pete não poderá estar em L.A. para os Grammy.
Pete'in Los Angeles'taki Grammy Gecesi'ne gelemeyeceğini söylemeye.
Ela veio para os Grammy.
- Grammy ödülleri için geldi.
Os Grammy?
Grammy ödülleri mi?
Se outra pessoa levar o prémio nós damos cabo dela.
Grammy'yi başkası alacak olursa... gidip pataklarız.
E o Grammy vai para...
Ve Grammy ödülünün sahibi...
Quer ver o meu Grammy?
Grammy ödülümü görmek ister misin?
Não tinha nada de mal com ele... até eu ter doze anos de idade... e aquele palhaço de merda sem talento se tornar famoso... e começar a ganhar Grammys.
İsmim hiç problem oluşturmuyordu... ta ki ben 12-13 yaşımdayken... bu yeteneksiz palyaço meşhur olup... Grammy Ödülleri'ni alana kadar.
E também esta canção, "veinte Anos", que gravei no álbum que ganhou o Grammy, sei-a desde criança...
"Veinte Años" u da... Grammy Ödüllü bu albümde yer alan şarkıyı... küçüklüğümden beri bilirim.
Tome lá um Grammy.
Al sana Grammy.
Continuam a não me dar nenhum Grammy.
Bana hala Grammy vermediler.
Não comeces já a sonhar com "Grammies".
Grammy kazanmadı. Hadi, Rach.
Simpsons Boogie, Lovely to Love Your Lovin', Simpsons Christmas Boogie, tornaram-se discos de platina e varreram os Grammys.
Simpsons Boogie... Sevmeni Sevmek Sevilesi ve Simpsons Noel Boogie adlı albümler mega platin seviyesine ulaşıp Grammy'leri sildi süpürdü.
- Ganhaste um Grammy.
- Sen bir Grammy kazandın.
- As opiniões de Sr. Simpson não reflectem as dos produtores, que não consideram um Grammy um prémio de verdade.
Bay Simpson'ın fikirleri yapımcılarla aynı değildir, onlar Grammy'i bir ödül bile saymazlar.
- Um Grammy.
- Grammy.
- Ensaias a derrota nos Grammys? - Não.
- Grammy'i kaybetme provası da mı yapıyorsun?
Nos Grammys ganho sempre.
- Hayır, Grammy'i hep kazanırım ben.
Também podia ser um Grammy.
Grammy de olabilirdi bu ödül.
A misteriosa e inexplicável... No espectáculo, a jovem cantora, Wendy, poderá vir a ser... Ganhou 3 prémios Grammy, ontem à noite...
Açıklanamayacak şekilde- - Magazin haberlerinde genç şarkıcı Wendy ilerde meşhur- - Dün gece üç adet Grammy kazandı- -
Se acharem quem mexeu na bebida, acham o violador.
Tıpkı pırlantaları ve Grammy ödülleri gibi.
Vão atrás do James Brown amanhã nos Grammy.
Şimdiki hedefleri James Brown yarın akşamki Gramny Ödüllerinde.
E agora, quero apresentar um verdadeira lenda da música que vai cantar algumas das suas canções galardoadas com Oscar, Tony e Emmys.
Şimdi sizlere takdim edeceğim kişi... gerçek bir müzik efsanesi. Oscar, Grammy, Tony ve Emmy... ödüllü şarkılarıyla...
Acho que arranjamos um Grammy!
Sanırım kendimize sahibiz bir Grammy!
Senhoras e senhores, o vosso aplauso para o aclamado artista de rap e nomeado a um Grammy, Tupac.
Bayanlar ve baylar, ünlü rap sanatçısı ve Grammy ödülü adayı Tupac'ı alkışlayalım lütfen.
Sabe, pensei que Deus só ajudava atletas profissionais e vencedores de Grammy.
Önceleri Tanrı'nın sadece profesyonel atletlere ve Grammy ödülü kazananlara yardım ettiğini düşünürdüm.
Têm os Grammy de Latim.
Hey, Latin Grammy'leri de unutmayın.
E parabéns pela nomeação ao Grammy.
Evet, ah, Grammy adaylığın için de tebrikler.
Nos 40 anos que se seguiram Ray continuou lançando sucessos, ganhando Grammys e lotando concertos tornando-se num dos artistas mais amados do mundo.
Sonraki 40 yıl boyunca Ray, hit plaklar yapmaya, Grammy'ler kazanmaya ve kapalı gişe konserlere devam etti.
Estou bem!
- Ben iyiyim. - John Norman Howard Grammy kazanan karısı Esther Hoffman'ın sahnesini çaldı. Onu götürün.
- A quê?
- Grammy.
Olha, avó, é o M...
Ah, bak, bak, Grammy, bu... bu...
Também os juízes dos Grammy.
Grammy'nin jüri üyeleri de öyle.
Aquí está ele nos Grammys.
Burada Grammy töreninde.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]