Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Greta
Greta Çeviri Türkçe
615 parallel translation
Conte outra vez sobre a calcinha de Greta Garbo.
Garbo'nun pantolonuyla ilgili hikayeyi bir daha anlatsana.
Eis a nossa Greta Garbo.
İşte burada, bizim Greta Garbo'muz.
Alguém terramoto pré-histórico abriu uma greta no fundo do mar e a agua caiu aqui pela fissura. Depois a fissura tornou-se a fechar.
Tarihin başlangıcından önce gerçekleşmiş depremler büyük denizin tabanını yarmış,... ve böylece suların bir kısmını buraya getirmiş olmalı.
- Greta, veste tu.
Greta, bunu giy.
Despachem-se, meninas.
Çabuk olun kızlar! Greta, sonraki sıra senin.
Não seja infantil, Greta.
Çocukluk etme, Greta.
E depois matei a Greta.
Sana bir mazeret sağlamak için de Greta'yı öldürdüm.
- Por que mataste a Greta?
Greta'yı neden harcadın?
Uma greta na pele, ou um golpe pode ser fatal.
Ciltte bir açılma ya da bir kesik ölümcül olabilir.
Greta, pegue na vassoura.
Greta, bir süpürge al. Camları süpür.
Greta, venha!
Greta haydi!
Aqui e agora, com a mais penetrante rapidez, vou abrir o trinco e entrar na greta dela.
İşte en acil durumda kapanın önündeki tokayı çözerim.
A Greta e a Diana.
Greta ve Diana.
A Greta Garbo nem te faz sombra.
Greta Garbo yanında halt etmiş!
Como dizia a divina Greta Garbo, "quer ficar só".
Belki de Greta Garbo'nun ilahi boyutuna geçmiştir.
Mas sabe Deus de que fonte a Srta. Greta OhIsson aprendeu esse vocabulário inglês absurdo para se acreditar.
Ama Bayan Ohlsson'un gerçek olamayacak kadar komik bir dilbilgisini nereden almış olabileceğini tanrı bilir.
Cheguei a depender tanto de Greta McCraw.
Ben buraya Greta McCraw'a güvenerek geldim.
Primeiro faz uma greta, depois um corte transversal usando o método da cunha.
Önce yarık açacaksın, tek vuruş yöntemiyle çaprazlamasına kıracaksın.
- Se é um conde polaco, sou a Greta Garbo.
- Polonyalı bir kontsa, ben de Greta Garbo " yum.
Bem, Greta, seja ele o que for, acho-o divinal.
Bana sorarsan Greta bilmem kim, o muhteşem.
Como a Greta.
Greta gibi.
Pobre Greta.
Zavallı Greta.
A Greta. Costumava vir aqui às vezes ajudar-me.
Bazen buraya gelir ve yardım ederdi.
Com esse casaco parece a Greta.
Bu paltoyla aynı Greta'ya benziyorsun.
E eu quero-o preso, pela Greta.
Ben de yakalanmasını istiyorum. Greta için.
A Greta Garbo costumava maquilhar-se mesmo ali.
Greta Garbo makyaj malzemelerini oradan alırdı.
Mas claro, tu provavelmente não sabes quem é a Greta Barbo
Elbette sen Greta Garbo'nun kim olduğunu bile bilmezsin.
Greta?
Greta?
Sim, e além da Greta, temos a Janet Gavno, Pola Negri... e as irmãs Gish.
Evet, Greta dışında, Janet Gaynor, Pola Negri ve Gish kardeşler var.
"Greta" é um palavrão, mas "segurança" não.
'Yarık'pis bir kelime, ama'emniyet'değil.
Greta, querida... está na hora de ires dormir.
Greta, hayatım... Şimdi o güzel uykuna dalmanın vakti geldi.
A Greta tem o corpo perfeito para modelo.
Greta'nın vücudu mankenliğe çok uygundur.
Greta, estão a dar-te a oportunidade da tua vida.
Greta, senin için çok büyük bir fırsat bu.
Ele é um amigo da Greta.
Oh, o Greta'nın sadece bir arkadaşıydı.
Nada senão o melhor para a Greta.
Greta daha iyisine layık.
Eu quero dizer-vos uma coisa sobre a Greta.
Sizinle Greta hakkında konuşmak istiyorum, çocuklar.
Tenho muita pena, mas a Greta morreu hoje.
Gerçekten çok üzgünüm ama Greta bugün öldü.
Ela deve ter adormecido enquanto estava na mesa.
Greta, yemek masasındayken uyuyakaldı.
Mas apanhou o Dan e a Greta enquanto eu estava acordada.
Ama Dan ve Greta'yı ben uyanıkken öldürdü.
Eu amava a Greta, muito.
Greta'yı seviyordum, hem de çok.
Estás triste por causa da Greta.
O Greta için çok üzgün.
A Greta e o Dan estavam lá.
Grtea ve Dan oradaydı.
O Barley tem que mandar a Katya parar de imitar a Greta Garbo.
Barley artık Katya'ya, "Lanet Greta Garbo" olmadığını söylemek zorunda.
Por favor, Greta.
Lütfen bana Greta deyin.
Confundi-te com a Greta Garbo por um minuto.
Bir an için seni, Greta Garbo sandım.
Está numa greta.
Yarığın içinde.
Consegui metê-la no carro, não sei como. - E a Greta fez o resto.
Geriye de Greta kalmıştı.
Primeira, segunda, terceira e quarta...
Peggy... şimdi de Greta...
Greta, sirva-o, por favor.
Greta, çabuk, getir istediklerini.
Greta!
Greta!
Greta.
Greta.