Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Hakan
Hakan Çeviri Türkçe
151 parallel translation
Poderoso Khan, a cidade é vossa!
Ey ulu hakan. Şehir bizimdir!
Por ordem de Hulagu, el Khan Soberano dos Mongois,
Tüm Moğolların Hakanı ve Bağdat Fatihi, Hülagü Han'ın Emriyle,
Por ordem de Hulagu, el Khan Soberano dos Mongois, a cada día, 100 cidadãos serão torturados até à morte, enquanto a cabeça do Califa não for trazida perante o grande Khan.
Halifenin başı Hakanımıza getirilene kadar, her gün yüz vatandaş ölene kadar işkence görecektir.
- É só pedir-me, Califa... arranjarei um encontro com Khan
Eğer izin verirseniz Halifem, Hakan'la aranızda bir toplantı ayarlayabilirim.
Se falharmos, o povo morrerá sob os pés de Khan.
Eğer başaramazsak insanlarımız Hakan'ın topukları altında ölecekler.
10.000 peças de ouro pelo corpo de Ali Babá, e a destruição do Bando de Ladrões.
Ali Baba'nın başı ve haramilerin yok edilmesi için on bin altın. Moğol Hakanı ve Bağdat Hükümdarı Hülagü'nün emriyle.
- A noiva do poderoso Khan?
Ulu Hakan'nın nişanlısı! Allah tarafından!
Sim, 10.000 peças de ouro. Acham que Khan deixaria a sua noiva, por esta zona, sem seus açougueiros vigiando-a de perto?
- Hakan'ın nişanlısını, katillerinin koruması olmadan kılıçlarımızın altına atacağına inanıyor musunuz?
O grande Khan protege-a muito zelosamente, lady Amara.
- Büyük Hakan şimdiden sizi kıskançlıkla koruyor, Leydi Amara.
Você que já viveu na côrte de Bagdad, Como é realmente o Khan?
Sen Bağdat sarayında yaşadın. Söyle bana Hakan neye benziyor?
Morrerias se o grande Khan tivesse escutado o que disseste.
Eğer sözlerin ulu Hakan'ın kulağına gidecek olursa fena halde kırbaçlanırsın!
- Mas a ordem do Khan?
- Ama Hakan'nın emri!
- Que classe de mulher se casará com Khan?
Hakan'la evlenecek olan, nasıl bir kadın?
Quem se atreveria a roubar a noiva do grande Khan?
Ulu Hakan'ın nişanlısını kaçırmaya kim cüret edebilir?
O povo verá o que acontece aos que desafiam ao Khan.
Hakan'a karşı gelenlere ne olduğunu herkes görecek!
Poderoso Khan, Soberano do mundo.
Ulu Hakan! Dünyanın hakimi!
Saiba, poderoso Khan, que a paz e a felicidade voltará a Bagdad, quando o meu nobre sangue se unir ao dos Mongóis.
Bilin ki, Ulu Hakan'ın, asil ailemin kanı Moğollarınkiyle karıştığında, Bağdat'a bir kez daha barış ve mutluluk gelecek.
Quando vires os corpos de quem enfrentou Khan, saberás o que é rebelar-se.
Hakan'a karşı gelenlerin işkence görmüş vücutlarına bakarsan isyan etmenin ne olduğunu anlarsın.
Amara... para seu bem, fui um escravo dos caprichos do Khan.
Amara, iyiliğin için Hakan'ın kaprislerinin kölesi oldum.
Khan o chama, Príncipe Cassim.
Hakan sizi çağırıyor, Prens Kazım.
Mas como saberei que não foi o Khan quem te enviou?
Ama seni Hakan'ın göndermediğini nereden bilebilirim?
Então entregará esta mensagem ao poderoso Khan.
O zaman mesajımı Ulu Hakan'a ileteceksin. - Hakan?
Cassim deverá estar em sua casa.
Hakan Kazım'ı kendi dere boyuna getirmeli.
Enquanto estiver viva, o Khan ouvirá os nossos pedidos.
Seni canlı tuttuğumuz sürece Hakan bizi dinlemek zorunda.
Estranho o destino da guerra opôr um ladrão junto à amada de Khan.
Savaşın garip talihi, bir hırsızı Hakan'ın sevgilisiyle yan yana oturtuyor.
Me é curioso saber porque alguém tão bela e jovem, e casará com alguém tão cruel como Khan.
Bu kadar güzel, bu kadar genç birinin acımasız Hakan'la neden evlenmek isteyeceğini çok merak ediyorum.
Se me matar, Khan enviará soldados para matá-los.
Eğer beni öldürürseniz Ulu Hakan sizi öldürmeleri için...
Há anos que ele manda soldados para matar-nos, e ainda aqui estamos.
-... askerlerini yollar. - Ulu Hakan yıllardır askerlerini yolluyor ama henüz bizi öldüremedi.
- Levem-na de volta a Khan, com vida.
Onu Hakan'a geri götürün... canlı olarak.
Tem piedade, poderoso Khan. Misericórdia.
Acıyın, Ulu Hakan!
Poderoso Khan, tens riqueza e poder.
Ulu Hakan! Gücünüz ve servetiniz var!
Enviarei soldados para capturar o escravo traidor.
Ulu Hakan, hain köleyi getirmeleri için askerleri yollayacağım. Onu durdurmayın.
Grande Khan, muitos convidados entram na cidade, trazendo ricos presentes para lhe cair em graça.
Ulu Hakan, birçok misafir sizin takdirinizi kazanmak için... -... şehre pahalı hediyelerle giriyor.
Presentes para o poderoso Khan.
Ulu Hakan için hediyeler.
- Azeite perfumado para Khan.
Hakan için yağ.
Poderoso Khan! Haidar, Príncipe do Samrah!
Ulu Hakan, Haydar, El Samrah Prensi!
Não. Espere, poderoso Khan.
Hayır, bekleyin Ulu Hakan.
Estou farto de dizer que a Haka só resulta se fizerem como deve ser.
Size defalarca söyledim, ilk hareketi doğru yapamazsanız bu hakanın hiçbir anlamı kalmaz!
Os atores secundários são Fikret Hakan,
Bu akşam Lale sinemasında!
Danyal Topatan, Figen Han, Hüseyin Zan. A Technicolor apresenta...
Yan rollerde Fikret Hakan, Danyal Topatan, Figen Han, Hüseyin Zan.
Jan Eriksson para Hakan Eriksson.
- Dikkat et, ortaya dikkat et! - Şimdi USA hattına girdiler.
Vai e finta Hakan Eriksson.
- Hadi Buzzy! - Pavelich alıyor.
O Phil Rizzuto tinha : "Credo!"
Ercan taner 2 kez tekrarlar, Hakan attı... Hakan attı.
O poderoso Khan lhe dará uma enorme recompensa.
Ulu Hakan seni mükemmel bir şekilde ödüllendirecek.
E sua promessa?
- Hakan... sözünü tutmadı.
Grande Khan, por anos o servi.
- Ulu Hakan yıllardır size hizmet ettim.
Vê, poderoso Khan?
Gördünüz mü Ulu Hakan? Hala size faydalı olabiliyorum.
- Então porque se casa com o Khan?
Öyleyse neden Hakan'la evlenecek?
FIM
ÜÇ SALAKŞÖRLER ( TONGUÇ-EMİR-HAKAN )
Ahlberg pela asa para Hakan Eriksson na abertura.
Büyük bir yara alabileceği çok kritik bir maçın sonuna geliniyor. Johnson kımılda! Jimmy!
Revisto por fr _ 46
HAKAN