Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Hos
Hos Çeviri Türkçe
48,717 parallel translation
Senhor, eu admito que a senhorita Halsey e eu passamos uma noite deliciosa em Bagdá.
Efendim, Bayan Halsey ile Bağdat'ta hos bir gece geçirdiğimizi kabul ediyorum.
Bem-vindo ao Prodigium, Sr. Morton.
Prodigium'a hos geldiniz, Bay Morton.
Bem-vindo a um novo mundo de deuses e monstros.
Tanrilarin ve canavarlarin olduğu yeni bir dünyaya hos geldin.
É fofo teres acordado antes de nós para ir buscar o pequeno-almoço.
- Kahvaltı yapmak için bizden erken uyanman çok hoş.
- Ela chamou-me fofa, Kingston?
- Bana az önce hoş mu dedin Kingston.
- Al, a Linds não gosta de fofura. - Não.
- Al, Linds "hoş" kelimesini kullanmaz.
- Olá. Sejam bemvindos.
- Merhabalar, hoş geldiniz.
Falei dele ao Hermann Göring, e apraz-me dizer-lhe que ele concordou comigo.
Konuyu Hermann Goring'e açtım ve ne hoş ki benimle aynı görüşte.
Dr. Zabinski, bemvindo ao escritório laboral.
Dr. Zabinski, işçi ofisine hoş geldiniz.
Entrem. Bem-vindos.
Hoş geldiniz, buyurun.
Bem-vinda a casa.
Eve hoş geldin.
Bem-vindo à Terra Negra.
Karanlık Diyara hoş geldin.
Que bom que tenhas decidido juntar-te a nós.
Sonunda bize katılman ne hoş.
Ou posso perguntar ao careca. Ele parece bem amigável.
Olmadı kel kafaya sorayım, çok hoş sohbet birine benziyor.
O Hotel e Casino Harrah dá-lhe as boas-vindas a Oklahoma City.
Harrah's Otel ve Kumarhanesi, Oklahoma'ya hoş geldiniz der.
Parece adorável.
Kulağa çok hoş geliyor.
O mais perto fica a 2 horas e não é bom.
En yakın otel iki saatlik yolda ve hiç de hoş bir yer değil.
Bem-vindo de volta!
Aramıza hoş geldin.
Bem-vinda novamente, Danny.
Hoş geldin Danny.
Bem-vindo, irmão.
Hoş geldin kardeşim.
Bem-vindo.
Hoş geldin.
O teu vestido é tão bonito.
Elbisen çok hoş.
- E cheiram bem.
- Ayrıca hoş kokuyorlar.
Smurfina, que agradável surpresa!
Bu ne hoş bir sürpriz Şirine.
Isto foi desagradável.
- Bu pek hoş olmadı.
Bom dia, senhor. Bem-vindo ao Williamsburg Savings Bank.
Günaydın bayım, Williamsburg tasarruf bankasına hoş geldiniz.
- Boa noite. Bem-vindos àquela que é a última cerimónia da rosa.
Son seçim gecemize hoş geldiniz.
Bem-vindo à Value...
Marketimize hoş gel...
Que bela surpresa para ela.
- Ne hoş sürpriz olacak.
Bem-vindo a Moscovo.
Moskova'ya hoş geldiniz.
- Bem-vindo ao The Grand Del Mar.
Grand Del Mar'a hoş geldiniz.
Bem-vindo de volta.
Aramıza hoş geldin.
E bem-vindos ao vosso novo lar.
Yeni evinize hoş geldiniz.
Bem-vindos.
Hoş geldiniz.
Bem-vindo na Edimburga.
Edinburgh'a hoş geldiniz.
Bem-vinda na Edimburga.
Edinburgh'a hoş geldiniz.
Bem-vindos à nova era dos direitos civis, da exploração espacial.
İnsan hakları çağına hoş geldin, uzayın keşfi.
É a parte que eu adoro E eu vou contar para você
Yazıyor bu sayfada, ne hoş
Bem-vinda ao seu novo lar.
Yeni evine hoş geldin.
Sutil.
Hoş.
E quando ela abrir a porta, mostre um sorriso confiante.
Kız kapıyı açtığında ona havalı, hoş bir şekilde gülümse.
É adorável... finalmente conhecê-Ia.
Seninle tanışmak ne kadar hoş.
Que bela música.
Çok hoş bir müzik.
ok, bem vindas a bordo.
Pekala, gemiye hoş geldiniz.
Bem-vindo à minha casa.
Evime hoş geldin.
Foi apenas uma coincidência.
Sadece hoş bir rastlantı.
"Bem-vinda ao Taj Mahal."
"Tac Mahal'e hoş geldiniz" diyecek.
Bem-vinda.
Hoş geldin.
Bem-vinda à Mansão Garrett.
Garrett Köşkü'ne hoş geldiniz.
- Bem-vinda. Entra.
- Hoş geldiniz.
- Bem-vindo, senhor.
- Hoş geldiniz bayım.