English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Jumping

Jumping Çeviri Türkçe

119 parallel translation
Uma vez por mês, levas seis mulheres desalojadas a saltar com um elástico preso às pernas, do alto do Edificio Federal na rua Miracle Mile.
Ayda bir kez, evsiz altı kadını Miracle Mile'daki Cal Fed binasına bungee jumping'e götürüyorsun.
- Saltei com um elástico?
- Bungee jumping mi?
Saltar com corda bungee é um desporto demasiado perigoso.
Bungee-jumping çok tehlikeli bir spor.
Saltar com corda bungee?
Bungee-jumping?
Saltos de corda sem corda. Isso pode ser perigoso.
İp olmadan "bungee jumping" yapmak, tehlikeli olabilir.
O bungee jumping.
Bungee jumping.
Para mim, se o bungee jumping é um desporto, então também o são os testes de aterragens forçadas.
Bence eğer bungee jumping bir sporsa, kazadaki test mankenleri de spor yapıyor.
Mas apenas um tinha um Ciera prateado e foi fazer bungee jumping com gaze à volta do pescoço.
Evet, ama içlerinde gümüş Ciera'sı olan ve bir gaz borusuyla bungee jumping yapan sadece bir tane var.
Tenho espasmos por ter feito bungee jumping nos Alpes.
Kasılmalar var Alplerde banji atlayışında oldu.
- É como o bungee jumping!
- Aynı banji atlayışı gibi!
- Nunca fiz bungee jumping!
- Banji atlayışı yapmadım!
Promete-me que nunca vais fazer bungee-jumping ao México. Não têm boas regulações.
Meksika'da bungee jumping yapmaya gitmeyeceğine söz ver.
Como no "bungee jumping", só que sem a corda.
Ama halat olmadan atlarsın.
Bungee jumping.
Oh, oh! Bungee jumping.
Sou, a fazer bungee jumping.
Evet, yüksekten atlama.
Alguém te pendurou num elástico de Bungee-Jumping?
Biri sana akü kablosu mu bağladı?
Há quem faça "bungee jump".
Kimileri bungee jumping yapar.
Será tal e qual como bungee jumping.
Bungee jumping gibi.
E eu domino a parte do início do Jumpin'Jack Flash.
Jumping Jack Flash'ın da introsunu çok iyi çalardım.
Que é isso? É fazer bungee jumping por Jesus?
Nedir o, İsa için bungee atlayışı mı?
fantasias desportivas, ou "Olha, mãe, eu voo"... que cobre tudo, do bungee jumping até sobrevoar o Grand Canyon.
Hepsi var : spor fantezileri, uçma fantezileri... ... banji atlayışından, Grand Canyon üzerinden uçmaya kadar.
Começou a experimentar coisas novas, coisas loucas... a alugar motocicletas e... bungee jumping, queda livre.
Yeni şeyler denemeye başladı, çılgın şeyler... motorsiklet kiralamalar, ve... bungee jumping, hava dalışı yapmalar.
Nada de bungee jumping.
Bungee jumping yok.
- Bungee, luta de jacarés.
- Bungee jumping, timsah güreşi.
E isto foi quando a Melissa foi fazer "Bungee Jumping".
Bu da Melissa bungee jumping yaparken.
Só gosta de falar de'bungee jumping'.
Sevdiği tek şey bungee jumping hakkında konuşmak.
Fazes'bungee jumping'?
Bungee jumping yapar mısın?
E fazemos'bungee jumping'saltando de uma grua enorme.
-... büyük vinçten atlıyoruz.
Eu faço mesmo'bungee jumping'.
Gerçekten de bungee jumping yapıyorum.
Não fomos fazer "bungee jumping"!
- Dave! - Bungee jumping yapmaya gitmedik.
- Base jumping.
- Bunjee jumping.
E quem raio é esse tipo?
Ve bu "Jumping Jack Flash" de kim?
Bungee jumping na piscina de ondas?
Havuzda Bungee Jumping.
E ela também gosta de Judo, andar a cavalo, Origami, e de uma coisa chamada "Base Jumping".
Aynı zamanda judodan, at sürmekten, origamiden ve üs atlaması denilen bir şeyden hoşlanıyor.
Um novo namorado com cabelo comprido que faz bungee jumping e surf.
Uzun saçlı, sörf yapan. Bungee jumping'e giden bir sevgili mesela.
Bunging Jumping?
bungee jumping? Lütfen.
Queda livre?
Bungee jumping mi? Örümcekler!
Estão a fazer bungee jumping?
Bungee jumping mi yapıyorsunuz?
Bungee jumping.
Ve bungee jumping.
Tu gostas de bungee jumping, senhor?
Bungee jumping sever misiniz, Efendim?
E porque... a porta se abre nas curvas à esquerda, te ofereço um pouco de "bungee jumping".
Kapının sola dönüşlerde açılması yüzünden sana bir ip vereceğim. - Tamam.
Bem, espreitámos vários programas de aventura, e coisas como bungee jumping e sky diving.
Değişik, heyecan verici programlara bakıyorduk. Bungee jumping paraşütle atlama gibi şeyler.
Cai de bicicleta, a trepar às árvores, a fazer bungee jump...
Bisikletten düşerler, ağaca tırmanırlar, bungee jumping yaparlar.
Se ela tivesse fugido para fazer "base-jumping", ou viver com macacos não estaríamos a discutir.
Base jumping yapmak için ya da maymunlarla yaşamak için çekip gitmiş olsaydı bu konuşmayı yapıyor olmayacaktık.
Não têm cinto de segurança. E não deixam que nos amarremos ao assento com cordas de bungee.
Emniyet kemerleri yok ve bungee jumping ipini bağlamama izin vermiyorlar.
Tentaste amarrar-te ao assento com cordas de bungee?
Kendini otobüste bungee jumping ipiyle bağlamaya mı çalıştın?
Estou nesta maldita terra de saltos de bungee e Macdonalds desde os doze anos.
12 yaşından beri Tanrı'nın koruduğu bu "bungee jumping" ve McDLTs ülkesindeyim.
Solte-se do cabo, e voará sobre o muro e pousará embaixo da ponte.
Kabloda 7 metre "bangee jumping" kordonu var.
Não.
"Bungee jumping" halatı.
Meu Deus!
Jumping Jiminy!
Ele tem uma namorada.
Out on the street the traffic star jumping

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]