English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Kataná

Kataná Çeviri Türkçe

182 parallel translation
Yohachi. me dê meu katana.
Yohachi, kılıcımı getir. Dışarı mı çıkıyorsun?
- Uma catana.
- Katana.
O Senhor Toranaga apresenta esta katana, retribuindo a que lhe deu.
Efendi Toranaga bu katana` yı, ona verdiğine karşılık olarak veriyor.
Não se pode obter a espada Katana roubando-a.
Bir katana kılıcına çalarak sahip olamazsın.
Saltei para a cara de aki, trincando e cortando... mas ele atirou-me para o chão... e com um golpe da sua katana, cortou-me uma orelha.
Isırıp tırmalamak için Aki'nin yüzüne atlamıştım ama o beni yere fırlattı ve bir kulağımı Katana'sı ile kesti.
É a última vez que sofreis sob o jugo do General Katana.
General Katana'nın hükmünde son kez acı çekiyorsunuz.
Tu é que começas. E começas pelo Katana.
Sen. Ve sen Katana ile başlayacaksın.
O general Katana está a atacar!
General Katana saldırıyor.
Está a deixar-se levar pelas emoções, general Katana.
Kendinizden geçtiniz galiba, General Katana.
Silêncio, general Katana!
- Sessiz olun, General Katana!
As coisas não mudam, Katana.
Bazı şeyler değişmez, Katana.
Por isso, Katana, vamos lá a ver quem regressa no fim de contas.
Yani Katana, bakalım sonun da kim geriye dönecek?
Tens de ir procurar o Katana.
Gitmeli ve Katana'yı bulmalısın.
Uma ferida? Ódio forte?
Nefretle dolu katana yarası mı?
Como ouvi que há asteróides no Sistema de Katana que... são feitos de pura platina.
Şimdi, atana Sistemdeki şu astroid kulağı ile ilgili duduklarım saf platinyum yapılabilir.
Comparada com uma katana todas as demais espadas são brinquedos.
Bir Katana ile karşılaştırıldığında, Diğer tüm kılıçlar oyuncak gibidir.
A grande katana está cerca de aqui mas deves saber que em nosso país às mulheres se lhes proíbe ter uma katana própria.
Büyük Katana buranın yakınlarında yer alıyor. Ama bilmelisin ki, bizim ülkede, Kadınlar kendine Katana'yı yasaklamış.
Meu maestro deseja brigar contigo pela posse da katana forjada do mais puro mineral, no templo Hakiman.
Efendim, Katana'ya sahip olmak için mücadele etmek istiyor. En saf dövmeye sahip olan Hakiman tapınağın cevheri.
Desafiando-nos pela katana sagrada?
Kutsal Katana için bizi zorlayacak mı?
A katana sagrada.
Kutsal Katana'yı,
Por isso querias que tivesse a katana.
Bu yüzden benden Katana'yı istiyordun.
Harukata pronunciará os encantamentos necessários para dar-lhe à katana o poder contra espíritos malignos.
Kötü niyetli ruhlara karşı. Kutsal Katana güç vermek için, Harukata gerekli büyülü sözleri söyleyecek.
Gabrielle, preciso a katana sagrada para terminar o trabalho.
Gabrielle, işi bitirmem için kutsal Katana'ya ihtiyacım var.
A Katana.
Bu eşsiz bir şey. Katana.
Qualquer um podia ter tirado a Katana do meu escritório.
Katanayı herkes ofisimden almış olabilir.
A fibra que encontraste da Katana, Mac, a fibra que retirei do sobretudo do Greg Thompson. Correspondem.
Katana kılıcında bulduğun lif, Greg Thompson'ın paltosunda bulduğum life uyuyor, Mac.
Talvez ele traga a sua katana para matar alguém e peça batatas fritas para acompanhar.
Belki bize bıçak getirebilir ya da fransız patates kızartması ısmarlayabilir.
- Ela é uma aberração.
- O bir katana!
Tenho um óptimo acordo com alguns comerciantes de Katana.
Katana'da birkaç tüccarla harika bir anlaşmam var.
Consigo também, Katya.
Sizinle de öyle, Katana.
"Fizeste algo com eles e eles não querem que tu te lembres." "Até que eles descubram como levar-te de volta para ao invólucro." "Ou destruí-te."
Onlara öyle birşey yaptın ki hatırlamana izin vermiyorlar, ta ki seni tekrar aralarına katana kadar ya da yokedene kadar.
feridas de queimaduras e catana.
Yanık yarası ve katana yarası.
Não posso desembanhar uma katana.
Kılıcımı çekemiyorum.
Desde lá... Não posso segurar uma katana.
O günden beri kılıcımı çekemiyorum.
Mas ele pensou que seria... uma vergonha, se seu sucessor não pudesse segurar sua katana.
Ama babam ustanın varisinin kılıcını bile çekemeyen biri olmasının utanç vereceğini düşündü.
O meu nome é Katana Labrea.
Adım Katana Labrea.
- O gato Guido.
Katana.
Diz a tradição que a espada Katana Shinobi tem o poder de tomar a vida.
Gelenekler der ki... Shinobu Katana Kılıcı yaşamı alma gücüne sahiptir.
A lenda diz que a Katana Shinobi tanto tem o poder de tirar a vida, como também o poder de curar o espírito. O poder de curar.
Geleneklerimiz der ki Shinobu Katana Kılıcı hayatı alma gücünü ve hayat verme gücünü bir arada elinde tutar.
São o Capitão Átomo, o Raio Negro, a Poderosa, Katana e Major Force.
Bu kişiler, Kaptan Atom Kara Şimşek Power Girl Katana ve Major Force.
A forma básica do molde assemelha-se a uma espada catana, ou uma faca tradicional japonesa?
Temel şekli ; katana ya da Japon hamur bıçağına benziyor mu?
Certo, lá se foi a espada catana.
Pekala, işte katana kılıcı.
Edward, é grande o suficiente para um Clydesdale!
Edward, bu bir katana için bile yeterince büyük!
E a única arma fabricada com este processo é a katana japonesa.
Ve böyle bir işlemden geçirilerek üretilen tek bir silah tipi var. Japon Katana'sı.
Usaram uma katana, a arma predilecta deles.
Silah olarak da katana kullanırlardı.
E começam sempre pelo dedo mindinho, porque é o dedo mais importante no manuseamento de uma katana.
Ve her zaman küçük parmaktan başlarlar. Çünkü bir katanayı kullanabilmek için en önemli parmak odur.
Com uma katana.
Katana ile.
Nem sequer consigo levantar uma katana, quanto mais matar alguém com uma.
Ben, bırakın onunla birini öldürmeyi, bir katanayı kaldıramam bile.
Tens dez dedos e uma katana, e isso faz de ti o meu principal suspeito.
10 parmağın ve bir katanan var. Bu da seni benim bir numaralı şüphelim yapıyor.
Como um refém com uma katana ao pescoço, tens de fazer uma cara bonita para a câmera.
Boğazına bıçak dayanmış rehine gibi kameraya iyi poz vermem gerekiyor.
Que espada é esta?
Bu katana da nedir?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]