Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Krista
Krista Çeviri Türkçe
273 parallel translation
Como está a Krista?
Crystal nasıI?
Krista, aqui.
Haydi! Haydi!
- Quem a encontrou?
- Kim bulmuş? Krista Palmer.
- Krista Palmer. Aparentemente é uma estrela do mundo da patinagem.
Buz pateninde gelecek vaat eden bir yıldız.
Krista, sabe de alguém que a quisesse magoar?
Krista, ona zarar verebilecek biri var mı?
A Krista deu à Mackenzie o treino da abertura dela, ontem à noite.
Krista dün gece Mackenzie'ye antrenman sırasını vermiş.
Krista é a minha heroína!
"Krista, sen benim kahramanımsın."
- Sim. Porquê? Enviou mais de cem postais à Krista, onde cortou as suas fotografias... e colocou-as na foto, ao lado dela.
Krista'ya kendisinin ve onun resimlerini kesip bir arada yapıştırarak hazırladığı yüzlerce kartpostal göndermiş.
Você gosta de Krista Palmer um pouco mais do que o normal, Frank?
Krista Palmer'a biraz fazla mı hayrandın, Frank?
Confundiu a Mackenzie com a Krista?
Mackenzie'yle Krista'yı bu yüzden mi birbirine karıştırdın?
Nunca magoaria a Krista.
Krista'ya zarar vermeyi asla istemem.
Isso quer dizer que estávamos errados.
Asıl hedef Krista değil, Mackenzie'ymiş.
A Krista nunca foi o alvo, a Mackenzie é que era. Se descobrirmos quem escreveu isso... encontramos o assassino da Mackenzie.
- Yani bunları yazan kişiyi bulursak Mackenzie'nin katilini bulmuş oluruz.
Agora, aos negócios. Krista Knudsen.
Biraz iş konuşalım.
Deixe-me chamar a minha assessora, Krista Brooks...
Ama Krista Brooks'u çağırmama izin ver.
Chamas a Krista?
Krista'yı acele yollar mısın?
Rachel, a minha irmã Krista.
Rachel, kardeşim Krista.
Além da minha velha e da Krista?
Annem ve Krista varken mi, dostum?
Está ali a minha mãe e a Krista, mano.
Hey, oğlum, işte annem ve Krista orada.
- Esta é a minha namorada, Krista.
- Bu kız arkadaşım, Krista.
Que fazes aqui, Krista?
Burada ne işin var, Krista?
Sejamos realistas, Krista.
Gerçekçi olalım, Krista.
Tens falado com a Krista?
Krista ile konuştun mu?
A única coisa que tens de fazer é pedir á Krista que contacte o fornecedor lá fora.
Tek yapacağın Krista'yı benim dışarıdaki adamımla buluşturman.
E se a Krista for apanhada a trazer essa merda?
Krista o boku getirip, yakalansın mı?
- Krista, ouve...
- Krista, dinle.
- É Krista Wells?
- Krista Wells siz misiniz?
Krista Barista, põe na minha conta e junta uma bolacha com pedaços de chocolate branco e nozes.
Hey, yo, Barista Krista, benim hesabıma yaz ve bir de beyaz macadizzamia fındıklı kurabiyesi ekle.
Sim, eu andava com a Crystal Walker.
Evet, Krista Walker'la görüşüyorduk.
- Krista.
- Krista.
- Krista James, este e o Daniel Jackson. - Olá.
- Krista James, Daniel Jackson.
A Krista vive no apartamento ao lado.
- Krista yan taraftaki dairede yaşıyor.
Krista.
Krista. Krista.
Vá lá!
Haydi, Krista.
- A Krista pediu que fosses embora.
Krista sizin gitmenizi istedi.
- Nao entendo a Krista.
- Krista'nın davranışlarını anlamıyorum.
- Krista, quem e?
- Krista, kim o?
O que se passa entre mim e a Krista nao e da tua conta.
Bu Krista ile benim aramdaki bir şey ve seni hiç ilgilendirmez.
Krista.
Krista.
O namorado da Krista foi encontrado morto na casa dela.
Krista'nın erkek arkadaşı dairesinde ölü bulunmuş.
Tal como a Krista.
Krista da öyle.
- Krista, eu...
- Krista...
Krista?
Krista?
Carmen, a Krista e o Paul.
Carmen, bu Krista ve bu da Paul.
Arranjamos a bainha da Krista e começamos de novo na outra.
Yani hiç kafana takma. Krista'nınkinin kenarını düzelteceğiz ve ötekinde de en baştan başlayacağız.
A Krista é um pesadelo cheio de boa disposição.
Ve Krista, küçük, laubali bir kabus.
Pareces tão feliz por seres pai do Paul e da Krista mas nunca tiveste tempo para seres meu pai.
Paul ile Krista'nın babaları olarak çok mutlu görünüyorsun ama benim babam olmak için zaman bile ayırmadın.
Acho que a Krista Palmer devia ser o nosso alvo.
Bence asıl hedef, Krista Palmer'dı.
Cristal?
Krista?
A Krista recusa-se a ir.
Krista onu görmeyi reddediyor.
- Vai ficar parecida com a Krista? - Sem dúvida.
- Yani, Krista gibi görünecek mi?