Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Laté
Laté Çeviri Türkçe
117 parallel translation
Seu viralata late?
Köpeğin niye havlıyor?
Saia do caminho, velho Dan Tucker, está muito atrasado para vir para o jantar
Get out the way, old Dan Tucker You're too late to come to supper
Mr. Late de Luxo.
Bay Lüks Yat.
O meu nome escreve-se late de Luxo, mas pronuncia-se Throatwobbler Mangrove.
Adım Lüks Yat yazılıyor ama Throatwobbler Mangrove okunuyor.
Mr. Late de Luxo, este nariz é falso.
Bay Lüks Yat, burnunuz gerçek değil.
Os vencedores receberão uma quantia adicional, um prémio que poderão recusar, e uma quantia especial por uma participação no Alinhamento da Noite.
Kazananlara ek bir ücret satabilecekleri bir ödül ve Late - Night Lineup'a katılmaları için özel ücret verilecek.
- Raymond late de Luxo. - O meu nome não é esse.
Bu akşam stüdyoda ülkenin önde gelen cilt uzmanlarından Raymond Lüks Yat var.
Desculpe, Raymond late de Luxo.
Pardon, Raymond Lüks Yat.
Escreve-se "Raymond late de Luxo", mas pronuncia-se "Mangue Excêntrico".
Hayır. Yazılışı "Raymond Lüks Yat" ama okunuşu Throatwobbler Mangrove.
Uma mudança de última hora.
There's a late scratch there.
Ouça, continua a ser muito importante na televisão e no "Late, Late Show".
O, tv'de hala oldukça önemli biri.
Não perco um filme dela.
"The Late Show" da, onu hiç kaçırmam.
Ele late.
- Havlar
Late
- Isırır
But it sure is gettin'late
* Geç olmaya başladı ama *
porque late?
Bu neye havlıyor böyle?
E que late podia ser?
Hangi tekne acaba?
É tarde.
Geç kalıyoruz.Hurry up. We're late.
Sempre que carrego no interruptor, aparece o "Late Show".
Düğmeye bastığım her sefer, son görüntüyü alıyorum.
- late Stayton.
Stayton yatı.
Late.
Rough : Kötü mü?
Não percebe?
It's too late.
A propósito, se só chegou agora
# By the way if you walked in late
A propósito, Se só chegou agora
# By the way if you walked in late
Clube de late de Chicago.
Siz de Chicago Yat Kulübü'nü.
I am sorry I'm late.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Descafeinado com leite magro.
Decaf late yağsız sütlü.
É óbvio que ele late mais do que morde.
Havlaması ısırığından daha kötü.
Agora pode ouvir diariamente das 9 às 10... antes do "Late Show", aqui na Classic FM.
Onları siz seçtiniz ve artık her gün saat dokuzla on arasında burada... Classic FM'de dinleyebilirsiniz.
Ele late mais do que morde.
Havlaması ısırmasından daha kötü.
- O late Clube de Nova lorque.
- New York Yat kulübü. - Yatı var mıydı?
A, E... chocolate, cho-co-late.
çikolata, çi-ko-la-ta!
Se ele perguntasse, dirias que o Ryan ia adorar jogar croquet, ou beber martinis no late Clube?
Gerçekten mi? Eğer sorarsa, Ryan kriket oynamaya ya da Yat Kulübü'nde martini içmeye gelir der misin?
2x18 - Its too Late and its too bad Tradução : JLDR © 2006
"ÇOK GEÇ VE ÇOK KÖTÜ"
- O Orny. O Orny vai fazer a sua estreia aqui mesmo, no "Late Show".
Orny ilk sahnesini burada "Late Show." da alacak.
The One Where Rachel is Late
8x21
Chamo-me Jonathan Green e produzo o "Late Night with David Letterman".
Adım Jonathan Green ve David Latterman gece yarısı programının yapımcısıyım.
# Lovers late Lovers wait #
* Aşıklar gecikir, aşıklar bekler *
Quero um moca de amêndoa com natas extra, Katrina.
Katrina, bana bademli bir late yapar mısın lütfen, fazla kremalı?
Estás atrasado.
You're late
Estamos aqui no Clube de late de Manhattan.
Manhattan Yat Kulübü'ndeyiz.
Outro que chega tarde.
Another one that's late.
And now I hope it's not too late.
Ve şimdi çok geç değil umuyoruz.
Not too late for what, exactly?
Tam olarak ne için değil çok geç?
# leave the light on for me # # and I'll try not to be late # Já passa da meia noite.
Gece yarısını geçiyor.
Ok, e isto foi o nosso programa de hoje. Continuem sintonizados com o Late Night Talk com Sinbad.
Bu akşam sürpriz bir konuğumuz var.
"Late Show"? "Angelika"? O que estiver dar.
Angelika'ya rezervasyon mu?
O que achas, o que achas? A little late-night snack with your snack daddy?
Obur kocanla abur cubura ne dersin?
Nunca late com os estranhos.
Yabancılara hiç havlamıyor.
Late para o dono e coloca o rabo entre as pernas com os estranhos.
Sahibine havlayıp yabancılara kuyruk sallayan bir köpek.
No final do Verão, As Garças Azuis têm de escapar aos invernos rigorosos da Mongólia voando para sul para os climas mais quentes da Índia.
In late summer, demoiselle cranes have to escape the harsh winters in Mongolia by flying south to the warmer climates of India.