Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Luxembourg
Luxembourg Çeviri Türkçe
28 parallel translation
lervar-te-ei ao Luxembourg e à feira de Fontainebleau.
Lüksemburg'a götüreceğim seni. Festivallere gideceğiz.
Place du Luxembourg
Chamboard Caddesi, 27 numara.
E se fôssemos passear pelos Jardins de Luxemburgo?
Bilmiyorum. Luxembourg'a gidelim mi?
"A dificuldade da resposta foi bem vista por Rosa Luxembourg."
Buna cevap vermenin güçlüğünü Rosa Luxembourg da görmüştü.
Pequena borbulha... encontra-te comigo atrás do jardim do Luxemburgo à uma hora... e trás uma grande caixa de madeira.
Küçük sivilce... benimle, Luxembourg'un arkasında saat 1'de buluş... ve uzun bir tahta kutu da getir.
Só que ele raspou 650 milhões de dólares em lucros e os depositou em bancos de Luxemburgo, Panamá e das llhas Caimã.
Fakat elde edilen karlardan 650 milyon dolarını kaçırıp, Luxembourg'da, Panama'da ve Cayman Adalarında hesaplara yatırmış. Bunun için onu öldürdüler.
identificou várias contas bancárias, de Luxemburgo às Ilhas Caimão, usadas para a lavagem de dinheiro em escala jamais vista.
Luxembourg'dan Cayman Adaları'na kadar uyuşturucu gelirleri için kullanılan bir çok banka hesabı açığa çıkarıldı. Eşi ve benzeri görülmemiş bir şey.
- Luxembourg Towers, 7ª Avenida.
- Lüksemburg binası, 7.cadde.
- 24, rue de Luxembourg.
- 24, rue de Luxembourg.
Não, tenho de estar no Luxembourg às 8.
Hayır, 8'de Luxembourg'da olmalıyım.
- Vais aos Jardins do Luxemburgo?
Luxembourg Bahçeleri mi?
Não, a estação de metro do Luxemburgo!
Hayır, Luxembourg metro istasyonu!
Sei lá, no Luxemburgo ou a Suíça.
Luxembourg ya da İsviçre'de belki.
Majestade, as forças do Imperador estão presentemente a cercar as fortalezas de Luxemburgo e de St. Didier.
Majesteleri, İmparator'un kuvvetleri şu anda Luxembourg ve St. Didier Kaleleri'ni kuşatıyorlar.
Demorou demasiado tempo a sitiar a cidade de Luxemburgo - e o exército assolado pela doença.
Luxembourg şehrinin kuşatması çok uzun sürdü, ordusu da hastalıklardan kalbura döndü.
Consegui. Eles estão no Luxemburgo.
Buldum, Luxembourg'dalar.
Apanhámo-la quando invadimos o esconderijo da Amanda, no Luxemburgo.
Amanda'nın Luxembourg'daki evinde yaptığımız baskında ele geçirdik.
Olha o que se passou no Luxemburgo.
- Luxembourg'da neler olduğuna bak.
Fizeste aquilo no Luxemburgo.
- Luxembourg'dakilere sen sebep oldun.
O Dr. Daniel Luxemburgo.
Dr. Daniel Luxembourg.
Sabemos que ela esteve no Luxemburgo há 3 semanas, e em Andaluzia há 6 dias.
Üç hafta önce Luxembourg'da ve üç gün önce de Andalusia'da olduğunu biliyoruz.
Muito bem, o conde está no Luxemburgo, e o Natter diz que é muito íntimo de uma duquesa incrivelmente rica.
Tamam, kont Luxembourg'da ve Geveze diyor ki zengin bir düşes ile çok sıkı fıkılarmış.
Segundo o Natter, a duquesa vai dar um jantar de gala, por isso, tirem a roupa da naftalina e vão para o Luxemburgo.
Geveze'ye göre düşes bir yemek veriyormuş bu yüzden, takımlarınızı çıkartın Luxembourg'a gidiyorsunuz.
As tuas unhas, nos Jardins de Luxemburgo, anteontem.
Ya bu? Dünden önceki gün Luxembourg Bahçelerin'de senin tırnaklarından.
- Akron.
- Luxembourg.
Ao pé do Luxemburgo.
Luxembourg'un hemen yanında.
Aos jardins não, ao Luxemburgo.
Bahçe değil, Luxembourg.
Olá, Nikita.
Merhaba, Nikita. Üzgünüm Luxembourg'da size katılamadım.