English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Malibú

Malibú Çeviri Türkçe

691 parallel translation
Para que tu fiques com os 20.000 do Malibú.
Malibu için 20 bin doları alabilmen için.
Todas, excepto a Capela Nudista de Malibú.
Tamamı, Malibu'daki çıplaklar kilisesi hariç.
Conduzo um Chevy Malibú azul.
Mavi bir Chevy Malibu'm var.
- Estacionado em Malibú?
- Arabada terk edildin?
Encho a piscina ou abro a casa de Malibu e ficas com o mar só para ti.
Senin için havuzu doldurturum veya Malibu'ya gideriz, okyanus senin olur.
Estou a pensar renegociar o empréstimo da casa de Malibu.
Malibu'daki evi yeniden ipotek ettirmeyi düsünüyorum.
- Estou a pensar renegociar...
- Malibu'daki evi yeniden...
Malibu.
- O gece Malibu'ya gittim.
Acharam as últimas dez páginas ao largo de Malibu, numa garrafa de vodka.
Son on sayfayı denizde bir içki şişesinde buldular.
Portanto, chamas àquela casa em Malibu, que o Wally te deu, "nada".
Wally'nin sana verdiği Malibu'daki eve de, sen hiçbir şey diyorsundur.
O Wally deu-te, efectivamente, a casa de Malibu.
Wally, sana Malibu'daki evi verdi.
Houve um homicídio em Malibu e querem que eu o investigue.
Malibu'da birkaç cinayet işlenmiş. O davaları araştırmamı istiyorlar.
A patrulha da auto-estrada encontrou uma rapariga num carro.
Otoyol Polisi. Bir kız otomobille kayalıklardan aşağı Malibu Kanyonuna uçmuş.
Despenhou-se no desfiladeiro de Malibu. Morreu.
Ölüsünü bulmuşlar.
Se fores depressa, certamente que chegas à esquadra do xerife... em Malibu, em 15 minutos.
Gaza basarsan yaklaşık elli beş dakikada Malibu'daki şerif karakoluna varabilirsin.
Nós sabemos a que horas Terry Lennox saiu de Malibu Colony... e sabemos mais ou menos a que horas chegou aqui.
İşte burada, al bunu. Şimdi, Terry Lennox'un Malibu Colony'yi ne zaman terk ettiğini ve saat kaç civarında buraya geldiğini biliyoruz.
É melhor dar-me seu morada. Malibu Colony.
Malibu Colony.
Leia como a deixou lavada em lágrimas, no estúdio, naquele belo fim-de-semana de Verão e foi à pesca em Malibu, onde, bêbedo, boiou em direcção ao pôr-do-sol para sempre.
Güzel bir yaz günü, onu gözyaşları içinde stüdyoda nasıl bıraktığını.. ... Malibu'ya balık tutmaya gidişini, oradan sarhoş olarak, günbatımına doğru sonsuza yüzüşünü okuyun
Mas há 12 anos, quando o barco de pesca do Cumberland foi encontrado desfeito nas ondas de Malibu, o cinema já estava em crise.
Yaklaşık 12 yıl önce, teknesi Malibu'da paramparça bulundu film işinde kayalar üzerinde sörf yapıyordu.
não falo com os demais e quando estou só, penso que me agradava regressar a minha casa em Malibu.
diğerleriyle konuşamıyorum. Ama kendi kendime evime... Malibu'daki evime dönebileceğimi söylüyorum.
As ondas em Malibu e em Zuma são fantásticas na Primavera, acredita em mim.
Malibu'daki dalgalar ve Zuma, baharları öyle fantastik oluyor ki.
Ao pé do mar estão 24 graus, as ondas estão óptimas, de Malibu à praia de Newport, e o próximo trecho é para todos os surfistas lá fora!
Deniz kıyısı 24 derece, Malibu'dan Newport Beach'e kadar dalgalar iyi, Bu parçamız dışarıdaki tüm sörfçüler için!
Johnny de Malibu.
- Johnny Malibu'dan. Sağlam sörfçülerdir.
450 acres. Devias ficar com aquele sítio em Spanish Fork em vez dessa casa em Malibu.
Bence şu Malibu evi yerine Spanish Fork'taki yeri almalıydın.
Oh, em Spanish... Qual é o problema com a casa de Malibu?
Malibu evinin nesi varmış?
Uma casa de praia em Malibu.
Okyanusta, Malibu'da bir sahil evi.
Vamos almoçar no "I Love Sushi" em Malibu a toda a hora.
Malibu, "I love Sushi" de öğle yemeğine çıkacağız.
Estão no porta-bagagens do seu carro, um Chevy Malibu.
Şimdi onları, Chevy Malibu marka arabasının bagajında gezdiriyor.
Não sei, tenho muito que fazer, com o Malibu, e isso.
Bilmem ki, Malibu ile filan, bayağı çok işim var.
20 000 dólares por um Chevy Malibu?
Bir Chevy Malibu için 20 bin dolar mı?
Chevy Malibu de 64, 20 000.
64'lü Chevy Malibu, 20 bin.
Por que procuras o Malibu?
Malibu'yu neden arıyorsun?
Um Chevy Malibu.
Bir Chevy Malibu.
O Chevy Malibu!
Chevy Malibu!
O Malibu!
Malibu!
Onde está o Malibu?
Malibu nerde?
- Pergunta-lhe pelo Malibu.
- Ona Malibu'yu sor.
Acaba de acontecer algo de muito pouco cristão, roubaram o carro a uma senhora de idade, um Chevy Malibu.
Şu anda hiç de hoş olmayan bir şey oldu, yaşlı bir bayanın arabası çalındı, bir Chevy Malibu!
Onde está o Malibu?
Malibu nerede?
Ele tem uma casa de praia.
Oda arkadaşımın Malibu'daki evindeyim şu an.
Em Malibu?
Malibu'da mı?
O que é Malibu?
Ne Malibu'su?
Então quer mudar o castelo para Malibu... que, presumo, está na direção Oeste... dos Estados Unidos.
Anladım, kaleyi Malibu'ya taşımak istiyorsunuz ki tahminimce, Birleşik Devletler'in batı köşesine.. ... güzelce kurulabilesiniz.
- Por que? Escutaram que esse tal Jim Brogan... quer levar o castelo para Malibu.
Jim Brogan denen adamın şatoyu Malibu'ya taşıyacağını duydular.
Outro relatório estima o tornado na zona de Malibu, mas não foi confirmado.
Kasırganın diğer ucuda Meladown alanında yere iniyor fakat bu bilgi daha doğrulanmadı.
- Sim, senhora, em Malibu.
- Evet, efendim, Malibu'da.
Em Malibu.
Demek Malibu'da.
Vais conhecê-lo no Clube de Ténis de Malibu.
Onunla Malibu Tenis Kulübü'nde buluşacaksın.
A chave da casa dele em Malibu e as instruções para o sistema de alarme estão nessas bolsas transparentes.
Malibu yalısının anahtarı ve alarm sisteminin direktifleri bu boş bölümde.
- Porquê? Sabes como chegar a Malibu?
- Malibu'ya nasıl gidilir biliyor musun?
Preciso de regressar à casa do Walter em Malibu.
Walter'ın Malibu'daki evine tekrar gitmeliyim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]