Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Mari
Mari Çeviri Türkçe
245 parallel translation
- Uma certa Marina Mari, atriz.
Evet, onu tanıyorum. Daha önce gördüm.
Mari, é a sua vez.
Giorgio'yu.
Prazer, Mari.
Mühendis.
O meu mari...
Kocam...
Maria! Dona Lúcia! Venham cá!
Mari Bayan Lucia gelin gelin gelin!
Mari! Não venhas tarde.
Maria, geç dönme.
Marie, querida.
Mari tatlım.
Marie querida, não tenha medo.
Mari tatlım, sakin ol, sakın korkma.
Do que te ris, Mari?
Neden gülüyorsun, Mary?
Parece que a Mari está pegando cartões da metade do mundo civilizado.
Sanki Mari medeni dünyanın yarısından kart alıyor.
"Mari Collingwood".
"Mari Collingwood."
- Mari Collingwood, apresse-se!
- Mari Collingwood, acele et!
Mari, tome cuidado hoje a noite.
Mari, bu gece dikkatli ol.
É a garota que toma conta dos cavalos lá no Johnson, não é ela, Mari?
Johnson yerinde atlara bakan kız, değil mi, Mari?
Mari me disse que você é de Manhattam.
Mari, Manhattanlı olduğunu söyledi.
Ora, Mari.
Hadi, Mari
- Você não tem, né, Mari?
- Sende yok, değil mi, Mari?
As chances são que Mari volte logo logo.
Mari'nin akşam yemeğinden önce dönme şansı yüksek.
Isto não vai encontrar Mari Collingwood.
Bu, Mari Collingwood'u bulmamızı sağlamaz.
Desculpe, Mari.
Üzgünüm Mari.
Não, Dr. Collingwood, nada da Mari ainda.
Hayır, Doktor Collingwood, hâlâ Mari'den haber yok..
Mari ainda tem um carro.
- Mari'nin arabası var.
E tem o quarto da Mari também.
Ve bir de Mari'nin odası.
Mari.
Mari.
Mari Carmen, Para que serve o coração?
Mari Carmen, kâlp ne işe yarar?
Explorador de montanhas e planícies.
Dağların ve savanların kâşifi Mari!
Invoco-lhe, oh Mari, Deus da Selva, Mari todo-poderoso, Mari onipotente.
Bütün engelleri kaldır ve Nianankoro'yu elime ver.
Seque as lagoas para que eu rastreie seus leitos.
Savanların efendisi Kudretli Mari...
Oh Mari, Deus de areias e rochas, rompa o céu e a terra,
Mari, sen ki kumların ve kayaların ilahısın gökleri ve yeri un ufak et.
Oh Mari, Deus da caça, Deus das areias, Deus das rochas, Faça vibrarem os céus! Faça tremer a terra!
Bu savanı yok et ve yerinde ulu bir ağaç bitir.
Mari, martelo mágico! Ponha abaixo a porta!
Mari, tılsımlı sırık!
Mari dos mil braços, Mari todo-poderoso, tombe a puerta.
Nianankoro içerideyse bu kapıyı paramparça et.
Mari onipotente, Mari, Deus da selva e das sete terras.
Her şeyi bilen, kudretli Mari, bana onun yerini göster. Yedi kat gökte olsa dahi onu bana bul.
Mari todo-poderoso, Mari onipotente. Seque as lagoas para que eu rastreie seus leitos.
Kudretli Mari, gölleri kurut.
Mari que tudo vê,
Sen her şeyi görensin.
Oh Mari, Deus das savanas! Mari todo-poderoso!
Mari, her şeyi bilen kudretli ilahımız!
Oh, você, Mari! Mari, Deus das areias e das rochas!
Kayaların ve kumların ilahı Mari!
Oh, Deus da selva, Mari todo-poderoso!
Savanların tanrısı, Yüce Mari!
Mari, procure em grutas, vales e planaltos!
Mağaraları ve platoları ara!
Oh, Mari, herança dos bambaras! Mostre-me o caminho!
Bambaraların ortak mirası Mari bana yolu göster.
Judith Merike, deixou o hospital sozinha ás 6 : 18 da manhã do dia 1 ° de janeiro
Judith Merrick kendini Mari County Hastanesinden sabah 6.18 de taburcu etti...
Patricia, sou Luis Mari...
Patricia, beni tanımadın mı? Luis Mari...
No laboratório Mari-Tech, no sul da cidade.
Güneyde, Mari-Tech laboratuvarlarında.
Sem Mari, sem o Juli, sem a Sanyika.
Mari, Juli, Sanyika. Hepsi gitmiş.
- Aqui é Mari Carmen.
- Ben Mari Carmen.
Vejamos, Mari Carmen.
Bir bakalım, Mari Carmen.
Mari Carmen, seu marido não vai conseguir um trabalho por um bom tempo. Pelo menos 5 anos.
Mari Carmen, kocan uzun bir süre iş bulamayacak.
Eu sou o José Maria.
Ben Jose Mari.
Mari, todo-poderoso!
Kudretli Mari!
Oh, Mari todo-poderoso!
Mari, yine sana sesleniyorum!
- Eu? Pode ir a Mari...
- Mari gitmeli.