Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Martinez
Martinez Çeviri Türkçe
835 parallel translation
- Martinez.
- Martiniz.
A sua mulher falou-me sobre o seu ombro, Señor Martinez.
Karın bana kolundan bahsetti, Señor Martinez.
É o senhor Martínez.
Senyor Martinez.
- Não vá, Sr. Martínez.
- Gitmeyin, Bay Martinez.
A equipe vencedora é Rudy Martinez e Ray Poole.
Kazanan takım Rudy Martinez ve Ray Poole.
Assim que se indigna, senhor Martinez.
Kızmış olduğunuz nedir Bay Martínez?
O Tenente Coronel Bain não fez um bom trabalho e por isso o trocaram por Philip Michael Santore, aquele do qual falava o senhor Martinez.
Albay Bain, dişe dokunur bir iş yapmadı. Ve bu sebepten onu değiştirdiler.
Hotel Martinez.
Hotel Martinez.
Devem recordar-se que Carsini era um piloto de carros amador, que ganhou mini-corridas, mini-troféus, mas que se recusou a profissionalizar-se, porque gostava mais do desporto do que do dinheiro.
Geçmişte anımsayabileceğiniz üzere, Carsini amatör bir araba yarışçısı idi, bir çok yarış, bir çok da ödül kazanmıştı, fakat o profesyonel olmayı reddediyordu, çünkü kendisini paradan çok spor düşkünü olarak görüyordu. Dr. Martinez'e sorduk
L-65, Eugenio Martinez.
L-65, Eugenio Martinez.
Eugenio Martinez, aliás Gene Valdez.
Eugenio Martinez, Gene Valdez olarak biliniyor.
Garantiu que 4 dos tipos presos eram de Miami. Gonzalez, Martinez, Sturgis e Barker.
Yakalanan adamlardan dördünün Miami'den olduğunu söyledi Gonzales, Martinez, Sturgis ve...
Lembras-te do Martinez?
Martinez'i hatırlıyor musun?
O Martinez lixou-te, banhudo!
Seni Martinez yarattı şişko domuz.
Martinez.
Martinez -
Lembre-se, Martinez...
Unutma, Martinez... -
Quando voltarem aos States, dêem esta bola... ao Dennis Martinez, da minha parte.
Amerika'ya döndüğünüzde, bu topu Dennis Martinez'e verir misiniz? - Dennis Martinez, tamam mı?
Mas melhor é o Dennis Martinez.
Dennis Martinez benim eski arkadaşımdır.
Diga ao Martinez que melhorei a lançar a bola em curva. Que tenho uma boa esquiva.
Dennis Martinez'i gördüğünde, ona kavisli topun çok daha iyi olduğunu söyle tamam mı?
A situação piora quando ela conhece Luis Martinez... um toureiro cobarde... por quem ela se apaixona.
Ruth, Luis Martinez adlı vasat ve korkak bir matadorla... tanışıp da ona âşık olunca... durum daha bir vahimleşir...
Mesmo a querer impressionar... Martinez exibe seu pânico habitual na arena.
Martinez, Ruth Zelig'i etkilemek istese bile... arenada her zamanki gibi panikler.
Martinez leva o crédito pela morte, corta a orelha do touro e... apresenta-a à sua amante, cheio de bravata.
Martinez boğayı öldürme... ve kulağını kesip alma şerefine erer. Kulağı âşığına hediye etme cesaretini kendinde bulur.
Eles lutam furiosamente... e ele descobre Martinez escondido no armário.
Kudurmuşçasına kavga ederler, ve Martinez saklandığı... dolapta bulunur.
Também me disse que o Martinez, aquele que me atirou com a mesa, requereu uma carta de condução de cá.
Ayrıca kafama masayı vuran, şu Martinez denen adamın ehliyet için başvurduğunu söylediler.
Pareceu-me ver aquele miúdo, o Martinez, a sair pelos fundos.
Az önce Martinez veledinin arkadan çıktığını gördüm.
Não há aqui ninguém registado com o nome de Martinez nem Moya.
- Martinez ya da Moya adına kayıt yok.
Por que não verificamos a morada que o Martinez deu para requerer a carta de condução de Miami?
Neden Martinez'in Florida ehliyet başvurusundaki adresi kontrol etmiyoruz?
Consuela Martinez.
Consuela Martinez.
Está preso pelo assassínio de Page Forrester e Consuela Martinez.
Page Forrester ve Consuela Martinez'i öldürme suçlarından sizi tutukluyorum.
Diga ao General Martinez... que ainda sou o embaixador neste país por mais um dia.
General Martinez'e de ki bu ülkede büyükelçi sıfatıyla bir günüm daha var.
Oi, sou Angella Martinez.
Merhaba. Ben, Angella Martinez.
Ouvi ele falando com a Sra. Martinez agora há pouco.
Ben ofiste birkaç dakika önce Bayan Martinez ile konuşurken duydum.
Srta. Martinez?
Bayan Martinez!
Srta. Martinez?
Bayan Martinez.
Em Martinez's, querias crucificar toda a gente que raptasse jovens raparigas.
Martinez'in yerinde konuşurken, genç kızları kaçıranlar çarmıha gerilmeli demiştin.
Martinez!
Martinez!
Martinez, ajuda-me!
Martinez, bana yardım et.
E o Loco Martinez tem 8 processos de furto a carros.
Loco Martinez'in 8 oto hırsızlığında parmağı var.
Quero falar com Loco Martinez.
Loco Martinez'i arıyorum.
Em 1792, um tal José Longuinez Martinez, ao atravessar o Pueblo de Los Angeles, três léguas para oeste, encontrou um grande lago de piche, com muitas poças com bolhas a formarem-se continuamente.
1792'de, José Longuines Martinez diye birisi, Pueblo de Los Angeles'tan geçtiği sırada sürekli olarak kabarcıkların çıktığı havuzlarla dolu büyük bir zift gölü buldu.
A Martinez da Argentina cai.
Arjantinli Martinez düştü.
E finalmente, à minha esquerda, o Prof. Pablo Martinez acabado de chegar da Universidade da Philadelphia.
Ve son olarak, solumda, prof. Pablo Martinez Philadelphia Üniversitesi'nden henüz döndü.
No pódio... o dono e treinador é Anthony Martinez...
Kazanan 1 numaralı "Büyülü Uçuş", sahibi ve eğiticisi Anthony Martinez
Achas que derrotam o Martinez?
Martinez'i yenebileceklerini düşünüyor musun?
E sai Ramón Martínez.
Martinez geliyor...
, Martínez contra Johnson
Martinez, Johnson'a karşı...
Deus! Quer prender-me, Tenente?
Beni tutuklayacak mısınız, Teğmen Martinez?
Feliz aniversário, Héctor.
- İyki doğdun, Hector! Hey, Martinez, dışarı gel!
Refere-se ao Martínez?
- "Kimse," yani Martinez?
- Aqui diz Carmen Martínez. - Sou actriz e cantora.
— Carmen Martinez yazıyor burada...
Não, mas as estatuetas no saco do Rivers são semelhantes às que encontrámos no laboratório que explodiu. E o Martinez levou-nos mesmo até ele quando saiu do ginásio do Moya.
Ve Martinez bizi Moya'ların spor salonundan Direkt olarak ona götürdü.