Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Memory
Memory Çeviri Türkçe
69 parallel translation
A Enterprise dirige-se para Memory Alpha, um planetóide preparado pela Federação só como biblioteca central contendo a história cultural e o conhecimento científico de todos os membros da Federação.
Enterprise, Memory Alpha yolunda, Federasyon'un merkezi kütüphane olarak oluşturduğu yapay bir gezegen. Bünyesinde tüm Federasyon üyelerinin uygarlık tarihi ve bilimsel birikimini barındırıyor.
Veio supervisionar a transferência do novo equipamento directamente da Enterprise para Memory Alpha.
Yeni araçların Atılgan'dan direkt olarak Memory Alpha'ya transferini yönetmek için gemide bulunuyor.
- É de Memory Alpha?
- Memory Alpha mı?
Durante a turbulência, Memory Alpha contactou.
Bozukluk boyunca, Memory Alpha irtibat kuruyordu.
Na rota actual, atingirá Memory Alpha como nos atingiu.
Şu anki rotasında, Memory Alpha'ya çarpacak, bize çarptığı gibi.
Tenente, avise Memory Alpha da proximidade do fenómeno.
Teğmen, Memory Alpha'ya o olayın yakınlarda olduğunu haber verin.
Memory Alpha não tem escudos.
Memory Alpha'nın kalkanları yok.
Sr. Spock, quantas pessoas há em Memory Alpha?
Mr. Spock, Memory Alpha'da kaç kişi var?
- Está a deixar Memory Alpha, Capitão.
- Memory Alpha'dan ayrılıyor, Kaptan.
Os sensores não mostram sinais de energia em Memory Alpha.
Algılayıcılar Memory Alpha'dan enerji belirtisi almıyor.
A tempestade deixou Memory Alpha.
Fırtına Memory Alpha'yı terk etti.
Estão sob ataque selectivo, como os ocupantes de Memory Alpha estiveram.
Memory Alpha sakinleri gibi seçici bir saldırıyla karşı karşıyalar.
O ataque a Memory Alpha e a altura em que quase a perdemos.
Memory Alpha'ya ilk saldırı ve onu neredeyse kaybedeceğimiz saldırı.
Podem matá-la e a nós, como mataram em Memory Alpha.
Memory Alpha'ya yaptıkları gibi seni ve bizi yok edebilirler.
Aprenderá, como as pessoas de Memory Alpha aprenderam?
O da Memory Alpha'dakilerin öğrendiği gibi mi öğrenecek?
Siga para Memory Alpha.
Rotayı Memory Alpha'ya çevir.
Não é para ires a Memory Lane ou para comprares um lustre.
"Mesele, hatıraların dar yollarında takılıp kalman ya da eve lamba alman değil..."
Just as far as memory reaches
* Hatırlayabildiğim her yerde *
Numa loja de discos usados em Turk Street, chamada "Memory Lane".
- Türk Caddesi'nde "Anılar Geçidi" diye bir eski plak dükkanından aldım.
Carregas no botão "shift", depois o botão de "memória"
Şimdi shift tuşuna bas. Tamam mı? Sonra memory tuşuna basıyorsun.
My blood runs cold, my memory has just been sold.
Kanım donuyor Hafızam satıldı
A nossa primeira actuação será da aluna do 1º ano, Cynthia Bodnar, e a sua mãe, Jane, que interpretam a canção "Memory", do espectáculo da Broadway, Cats.
Sahneyi ilk önce birinci sınıftan Cynthia Bodnar ve annesi Jane alıyor, ve ünlü müzikal "Memory" yi canlandıracaklar, Cats.
E agora, Tracy Colelli, do jardim da infância da Irmã Anne, que vai interpretar, com os seus pais, "Memory" de Cats.
Ve şimdi Tracy Colelli, Rahibe Ann'in ana okulundan, ve ailesiyle Cats'in "Memory" sini canlandıracak.
... "Memory", do Cats.
... "Memory" Cats'den.
Eu tenho que ir à Memory Lane... te encontro às 3, no antigo orfanato, certo?
Ben Memory Lane'de biraz gezineceğim. Seninle saat 3'de buluşuruz, tamam mı?
Por Uma Modelo Mais Nova, Minha Sacaninha Galesa ", eu vou ter de vos cantar "Memory".
Diye bir şarkı yazana kadar sizlere yalnızca "Memory" şarkısını söyleyeceğim.
São as "Memory Gospel Dancers".
"İlahî Hafıza Dansçıları."
Quanto mais aprenderes acerca da vida do Don mais perto ficarei de recuperar a minha memória.
Daha sen, DON'UN hakkında yaşamı öğrenmelisin the doser I'll get to regaining my memory.
"Em Setembro de 1998, uma equipa de coveiros no cemitério Sunset Memories em Salisbury, Pensilvânia, pôs a descoberto restos mortais humanos em avançado estado de decomposição."
- "Eylül 1998." - "Pennsylvania da Sunset Memory Mezarlığı'nda mezar kazıcı bir grup tamamen ileri derecede bozulmuş insan kalıntıları bulmuş."
Kyle XY T01E08 - "Memory Serves" - Tradução :
- Kyle XY - 8.Bölüm "Memory Serves"
" Memory Spy, programa de memória da lnternet.
"Hafıza casusu. İnternet geçmişi yazılımı."
Memory Spy. "
Hafıza casusu. "
Então, G.I. Mick, Porquê a viagem à Memory Lane?
Eee, küçük asker Mick, anılar arasında bu küçük gezintinin nedeni ne?
Vai cantar Memory dos Cats
"Kediler" müzikalinin "Anılar" şarkısını söylüyor.
Depois eu disse : "Conhece o livro'The Memory of Running'?"
Ben de... "Atletin Hatırası adlı kitabı biliyor musun?" diye sordum.
Desculpa, será que o teu equipamento tem entrada para cartões de memória?
Kusura bakma kardeş. Senin bu müzikal setupının içinde acaba USA memory stick girişi var mı? Var beyefendi.
Chamou-lhes Boat Memory Jemmy Button, e Fuegia Basket.
Çocuklara Boat Memory, Jemmy Button ve Fuegia Basket isimlerini verdi.
Boat Memory morreu de varíola, mas os dois mais pequenos, aprenderam as maneiras e os seus horários tão bem que foram convidados a conhecer o Rei e a Rainha.
Boat Memory çiçek hastalığından öldü, fakat diğer iki küçük, duaları ve zaman çizelgelerini mükemmel şekilde öğrendiler ve Kral ve Kraliçe'nin huzuruna davet edildiler.
Lar de idosos
Memory Lane Huzur Evi
He says, " Son, can you play me a memory?
* "Oğlum, bir hatıra çalar mısın" diyor bana *
The Vampire Diaries - S02E04 "Memory Lane"
Vampir Günlükleri Sezon 2 Bölüm 4-Hafıza Şeritleri
Fala, e mancha a memória da sua mulher.
Speak it, and see memory of beloved wife forever tainted.
Mas não hoje. Nem amanhã, que vou terminar meu projeto para o Conselho.
Ama bu gece ya da yarın gece olmaz çünkü Memory Matron projesini bitirmem gerekiyor.
Ela vai escolher a representante do Conselho Feminino.
Mobile Koyu Memory Matron'larının başkanını o seçecek, tamam mı?
O Conselho Feminino e nossa líder, Delia Ann Lee, apoiam a restauração da ponte no riacho Jumping Frog.
Memory Matron'ları ve saygıdeğer Delia Ann Lee zıplayan kurbağaların üzerindeki köprünün yenilenmeye ihtiyacı var.
Acho que está me preparando para assumir o Conselho, assim como minha mãe fez.
Sanırım, Memory Matron'larının başına geçmemi istiyor aynı annemin yaptığı gibi.
E quando o Conselho a nomear representante, todo esse trabalho vai valer a pena.
Memory Matron'ları seni tanıdığında bütün bu çabalarının karşılığını alacaksın.
Sinceramente, Lemon, abençoada seja, mas se não consegue controlar seu noivo, como vai comandar o Conselho Feminino?
Dürüstçe söylüyorum, Lemon, temiz bir kalbin var. Ama nişanlını kontrol edemiyorsan nasıl olurda Memory Matron'ları gibi önemli bir organizasyonu kontrol edebilmeyi umarsın?
O Conselho Feminino tinha uma reunião com você sobre a restauração da ponte no riacho Jumping Frog.
Memory Matron'larının haftaya seninle toplantısı vardı ve Fall's Creek'teki köprüyü onarmanı isteyeceklerdi.
- Está sobre Memory Alpha.
- Memory Alpha'nın üzerinde.
PEPPERMILL
# The memory stays for always # My heart says