Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Montmartre
Montmartre Çeviri Türkçe
84 parallel translation
- Rua Montmartre! - Av.
- Montmartre Caddesi.
Montmartre.
Montmarte.
Montmartre e o "Moulin Rouge", o "Bal Tabarin"... e as mulheres.
Montmartre, Moulin Rouge, Bal Tabarin ve kadınları.
- Hotel Lausanne, em Montmartre.
- Hotel Lausanne, Montmartre'da.
Tens 300 francos? Vou a Montmartre.
- Üstünde 300 frank var mı?
Preciso de dinheiro para comer.
Montmartre'a gidiyorum.
Tenho uma exposição particular, amanhã, numa esquina de Montmartre.
Yarın, Montmartre'da bir köşede özel bir gösterim yapıyorum.
Já pintaste um quadro de Montmartre e não foi um grande sucesso.
Montmartre yolunu yaptın bile. Ve başarılı da olmadı.
O meu rico aleijado de Montmartre.
Montmartre'daki zengin sakat bu.
Ele disse aos donos de todos os donos de tabernas em Montmartre : "Se alguma coisa lhe acontece, dou-vos um bom aperto."
Ona bir şey olursa bir daha Montmartre bölgesinde meyhane açamazsın, diye beni tehdit etti.
Diz-te alguma coisa, o'L'Age d'Or', em Montmartre?
Montmart'da "Altın Çağ" adında bir yer duydun mu?
Nada de hotel, nada de registo... e nada de aparecer em Montmartre.
Otele kaydolmak yok. Ve Montmartre civarında dolaşmak da.
Eis, como lha contarão em Montmartre, a curiosa história de :
Garip hikayemiz işte burada, Montmartre'da başlar.
Montmartre é ao mesmo tempo o Céu e... o Inferno.
Montmartre, bir yanıyla cenneti, bir yanıyla cehennemi andırırken,
Porque raios rondas por Montmartre?
Montmartre'da ne yapıyorsun?
Se fosse a ti não ficava por Montmartre, não tarda, acabas no passeio.
Sonunda bir kaldırım prensesi olmak istemiyorsan, Montmartre'da böyle başı boş takılmamalısın tatlım.
Montmartre 88-88.
MON 88-88.
Escutem, conheço um restaurante em Montmartre com um lindo jardim. Vamos lá? Sim.
Dinle, Montmartre'de harika bir bahçesi olan bir restaurant biliyorum, Gidelim mi?
Paris, Montmartre, Folies Bergère, Casino de París.
Paris, Montmartre, Folies Bergère, Casino de Paris.
Tenho uma amiga em Montmartre!
Montmartre'de bir arkadasim var!
Não, em Montmartre não.
Hayir, Montmartre olmaz.
- Ouves, Montmartre não!
- Montmartre olmaz, duydun mu?
Cinço anos mais tarde emprega-se num café de Montmartre, o Deux Moulins.
Beş yıl sonra, Amélie Montmartre'de bir kafe'de garson olmuştu.. .. "İki Değirmen"'de.
Pequeno-almoço num café, e dançar duma ponta á outra de Paris. Ópera ás cinco, ver os guardas e ouvir a Marselhesa, ir a Montmartre ver o fogo de artifício, e depois cear, champanhe e, sabe, viver.
Önce bir kahvede kahvaltı, sonra Paris'in her yerinde dans edeceğiz, operaya gideceğiz, sonra Marseillaise marşı, sonra havai fişekler, sonra akşam yemeği, yaşayacağız işte.
Um cliente meu tem um hotel em Montmartre.
Bir müşteri. Montmartre'de bir oteli var.
Podem ouvir-se os canhões Prussianos em Montmartre.
Prusyalıların top sesleri Montmatre'a kadar geliyor.
Agora pode trabalhar na Rive Gauche e em Montmartre anonimo.
Artık Left Bank ve Montmartre'da kimse sizi tanıyamaz.
- Visitaremos Montmartre!
- Montmartre'a gideriz!
- Foi espancado em Montmartre e ficou inválido para sempre.
Paris'in Lamont bölgesinde dövülmüştü. ve hayatı boyunca sakat kaldı.
Quando eles aqui viviam, Montmartre era uma aldeia no campo.
- Biliyor musunuz, onlar burada yaşarken, mademoiselle, Montmartre sadece bir kır kasabasıydı.
la de Montmartre até à baixa.
Montmartre'den, şehrin merkezine kadar yürürdüm.
E frequentava muito um café em Montmartre com o Jean-Jacques.
Hep Montmartre'de bir kafeye takılırdım. Jean.Jacques ile beraber.
Na colina, perto de Paris, estava o bairro de Montmartre.
Paris yakınındaki tepede Montmartre köyü vardı.
"Cinco anos depois, Amélie é" "garçon num café de Montmartre..."
5 yıl sonra Amelie, Monmartre'daki bir kafede garsonluk yapıyordu.
"Encontro amanhã, às 17 : 00. Carrossel de Montmartre, perto da cabine. Leve uma moeda de 5 francos."
Yarın saat 5'te, Monmartre Meydanı'nda telefon kulübesinin yanında ol. 5 Frank getir.
Num quarto de criada minúsculo, em Montmartre.
- Montmartre'de küçük bir tavan arasında.
Uma vez, enchi a bagageira do carro com as minhas últimas obras, peguei fogo ao carro e deixei-o descer as ruas de Montmartre.
Bir seferinde arabamın bagajını son çalışmalarımla doldurmuş, arabayı ateşe vermiş ve Monmarte sokağından aşağıya bırakmıştım.
A mãe dela era uma rapariga da ópera, no coro de Montmartre!
Güvenilir kaynaktan öğrendim. Annesi "Montmartre" korosunda bir opera kızıymış.
Paris, Montmartre Outubro de 1935... loucas de dor e de alegria.
Paris, Montmartre. Ekim 1935 Senin neyin var?
Você vai filmar Montmartre para nós... e mostrar para todos.
Daha bizi Montmartre'de çekip adamlara izlettireceksin.
O creme de Montmartre.
Montmartre'nin en popüler kişisi.
Deixei muitas mensagens... e como disseste que hoje estavas em Montmartre... e eu vejo o Sacré Coeur de onde estou, queria só dizer-te que penso em ti.
Sana bir sürü mesaj bıraktım. Bugün Montmartre'a gideceğini söylemiştin. Bulunduğum yerden Sacré Coeur'ü görebiliyorum.
À esquerda em Saint Claude, à direita em Montmartre, atravessamos a ponte, apanhamos o avião e nunca mais veremos a Polícia de Nova Orleães, prometo.
Köprüyü geçip, jete bineceğiz. Bir daha da New Orleans Polisi'yle karşılaşmayacağız. Söz veriyorum.
E vai sair do Hotel Montmartre?
Montmartre Otelinden ayrılmayı düşünüyor musunuz?
Estão a fazer obras à noite ao pé do Montmartre, para não perturbar o trânsito diurno.
Gündüzleri trafiğe mani olmamak için geceleri Montmartre yakınlarında inşaat çalışmaları yapılıyor.
Os pastos de Montmartre a Norte, a exposição colonial de.
Montmartre Meraları.
Estou na Academia de Pintura de Montmartre.
Montmartre'de resim akademisine gidiyorum.
Academia de Pintura de Montmartre?
Montmartre'de resim akademisi mi?
Há gente muito boa na Academia Montmartre.
Montmartre Akademisi'nde çok iyi insanlar vardır.
Aqui : Montmartre 88-88.
Montmartre 88-88.
"Amanhã ás 5, Carrocel de Mont - martre, traga moeda de 5 francos."
"Ertesi gün, aksam 5'te Montmartre Carousel'deki, telefon kulübesinin yaninda 5 Franklik demir para getir"