Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Mountain
Mountain Çeviri Türkçe
766 parallel translation
Cavalheiros, este é Alchesay, Chefe dos Apaches da'White Mountain'... Satanta dos Mescaleros... e o feiticeiro dos Chiricahua... Chamado Jerome na nossa lingua, mas em Espanhol, Gerónimo.
Beyler, bu Beyaz Dağlar Apaçilerinin başı Alchesay Mescalerolardan Satanta ve de Chiricahualı şaman bizim dilimizdeki adıyla Jerome, İspanyolcasıysa Geronimo.
Montanha-Branca.
White Mountain.
Horário de Nova Yorque ou o horário das Rochosas?
Standart doğu saatinde mi yoksa Rocky Mountain saatinde mi?
Perce, eu conheço um sítio a cerca de 160km a nordeste chamado Thighbone Mountain.
Perce, 160 km kuzey-doğuda bir yer biliyorum, Thighbone Dağı.
- Vamos ao Blue Mountain Grill.
- Blue Mountain Grill'e gidelim.
Outro valente soco de Clay... e o corte sobre o olho esquerdo de Mountain Rivera volta a abrir.
Clay'den ağır bir darbe daha. Dağ Rivera'nın sol gözündeki yara tekrar açılıyor.
Mountain afasta-se, dando espaço, mas Clay esmurra com a esquerda.
Dağ geriliyor, ama Clay bir sol daha çıkarıyor.
Um gancho súbito de Mountain empurra Clay contra as cordas.
Dağ'ın ani kroşesi Clay'i iplere doğru itiyor.
Um tipo como o Mountain pode explodir a qualquer momento.
Dağ gibi biri her an patlayabilir.
Mountain, ouve, estás bem, compreendes?
Dağ, dinle, sen iyisin, anlıyor musun?
Mountain, atenção.
Dağ, dikkatli ol.
Estás bem, Mountain.
Sen iyisin Dağ.
Mountain, consegues ouvir-me?
Dağ, beni duyabiliyor musun?
Mountain, onde estás?
Dağ, neredesin sen?
Mountain!
Dağ!
Tens de desistir, Mountain.
Bırakmalısın Dağ.
Tens de encarar isso, Mountain.
Kabul etmelisin Dağ.
Mountain, o Maish acabou de ligar.
Dağ, telefondaki Maish'ti.
A qual vais primeiro, Mountain?
Önce hangisine gideceksin Dağ?
- Mountain!
- Dağ!
O Mountain Rivera não era nenhum parvo.
Dağ Rivera bir serseri değildi.
O Mountain Rivera foi quase o Campeão do Mundo de Pesos Pesados.
Dağ Rivera neredeyse Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu olacaktı.
Não o Mountain.
Dağ bunu yapmaz.
- Então, diz-me tu o que é para o Mountain.
- O zaman Dağ'a uygun olan şeyi sen söyle.
O Mountain perdeu mais do que ganhou.
Dağ bu hesaptan borçlu çıkar.
Refere-se ao Mountain.
Dağ yani.
Mountain.
Hey Dağ.
Mountain.
Dağ.
Beba com prazer, Mountain.
İçelim açılalım Dağ.
Porquê, Mountain?
Neden o Dağ?
Vem aí um táxi, Mountain.
Şurada bir taksi var Dağ.
- Não, Mountain, por favor.
- Hayır Dağ, lütfen.
Claro que se sente, Mountain.
Tabii Dağ.
Onde está o Mountain?
Dağ nerede?
Mountain, quero apresentar-te o Sr. Perelli.
Dağ, Bay Perelli'yle tanışmanı istiyorum.
Mountain, vem cá.
Dağ, buraya gel.
Mountain, é como o Maish diz.
Dağ, Maish'in dediği gibi.
Foi um prazer ver-te, Mountain.
Seni görmek güzeldi Dağ.
Mountain?
Hey, Dağ!
Mountain, não devias estar algures às 22 : 00?
Dağ... saat 10'da bir yerde olman gerekmiyor muydu?
Por que se embebedou, Mountain?
Neden sarhoş oldun Dağ?
Mas, Mountain, quero que acredite que pode ser diferente.
Ama Dağ... farklı şeyler olabileceğine inanmanı istiyorum.
Não sei, Mountain.
Bilmiyorum Dağ.
Mountain.
Ah Dağ.
- Dê-me a minha chave. - O Mountain já está lá em cima.
- Anahtarımı ver.
Teria feito alguma diferença, Mountain?
Ne fark ederdi ki Dağ?
Fico a dever-te, Mountain.
Sana borçluyum Dağ.
O que dizes, Mountain?
Ne diyorsun Dağ?
Espera, Mountain!
Dur Dağ!
Mountain?
Dağ?
Para baixo, por favor. Mountain?
Asansör iniyor.