Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Mum
Mum Çeviri Türkçe
1,495 parallel translation
Eu comi uma vela vermelha.
Evet, koca kırmızı bir mum yedim.
Tenho velas, incenso, até tenho Lauryn Hill...
Birkaç tane mum ve tütsü almalıyım.
O meu pai vai soprar 1 milhão de velas.
Babam birazdan bir milyon mum söndürecek.
- Nós não temos velas.
- Mum yok.
- Sim. Vou levar-lhes umas velas.
Onlara birkaç tane daha mum götüreceğim.
Aquele iluminado à luz de vela.
Yok, küçük mum ışıklı yer.
Ficas ainda mais bonita à luz de vela.
Tanrım, bu mum ışığında çok güzel görünüyorsun.
Bom para começar, demos um passeio na praia, depois houve um jantar à luz das velas, e depois disse-me que eu tinha uns olhos lindos.
Önce sahilde ayışığında yürüdük ve mum ışığında akşam yemeği yedik sonra da bana çok güzel gözlerim olduğunu söyledi.
Ficas chateado, vais para o teu quarto, desligas as luzes, acendes uma vela e então... vais para aquele lugar emocional, onde ficas :
Üzülürsün, odana çekilirsin, tüm ışıkları söndürürsün bir mum yakarsın ve nasıl desem bir şekilde o derin duygusal ana kendini kaptırırsın.
A senhora já viu uma mariposa diante de uma vela?
Hiç mum etrafında dönen bir pervane gördün mü?
Onde quer que ela ia, a desgraça acompanhava-a. Quando segurava uma vela, a vela apagava-se.
Bir mum yaktı, yaktığı mum söndü.
Não é permitido acender velas aqui.
Burada mum yakmamıza izin yok.
Ela acende as velas na casa de banho.
Kız, banyoda mum yakmayı seviyor.
Muito melhor do que eu.
Ona bir mum tutmak değildir.
- Vamos buscar as velas.
- Tamam, mum başlayalım.
O Horrendo Homem Nu acendeu um monte de velas.
Çirkin Çıplak Adam bir sürü mum yaktı.
Champanhe, jantares à luz das velas, passeios ao luar, na praia.
Şampanya, mum ışığında yemekler, sahilde ay ışığında yürüyüşler.
Um fósforo. Uma vela.
Kibrit, mum.
Agora vou à cozinha encher a banca com água e procurar outra vela.
Şimdi mutfağa gidip musluğu suyla dolduracağım, ve bir mum bulup geleceğim.
A acender umas velas.
Biliyorsun, bir kaç mum yakıyorum.
Está bem, mas nada de velas, ouviste?
Tamam, ama mum yok, tamam mı?
É por isso que a minha mulher e eu usamos velas.
İşte bu yüzden karım ve ben mum kullanıyoruz.
Comprei estas velas.
Kahretsin. Mum aldım.
A Teyla disse às crianças atosianas que as velas ofereciam protecção.
Teyla, Athosyalı çocuklara mum ışığının onları koruyacağını söylemiş.
Queres tratar das velas? É isso?
Mum konusunda benimle tartışmak İster miydin.
Queria comprar velas e papel higiénico para esta latrina.
Bana mum lazım. Ve tuvalet kağıdı s.çma kovasına.
Com esta vela iluminarei o teu caminho na escuridão.
Bu mum ile karanlık yollarda ışığın olacağım.
Com esta vela...
Bu mum ile...
Esta vela...
Bu mum...
Esta vela...
Bu mum.
Vamos recomeçar da parte da vela.
Mum kısmından alalım.
Com esta vela vou...
Bu mum ile, ben...
Acende as velas, Sue.
Onlara bir mum götür, Sue.
# Longas noites, luz das velas, # # podem-me arranjar uma pissa? #
Geç saatler, mum ışığı, Bir erkek bulabilir miyim?
Oh, a cera
Oh, mum
- Está...
- Mum -
A tua vela está apagada
Mum söndü
Velas é um tremendo clichê.
Mum yakmak çok klişe.
Quem é a favor das velas?
Herkes mum taraftarı mı?
Foi acender velinhas e o marido que morra à fome? !
Anneniz orada mum yakarken erkeği aç mı kalacak?
Eu comprarei as velas.
Mum alırım.
Aqui, Pradilla Ortiz obriga-nos a imaginar o vento, ao mostrar-nos o seu efeito no fumo, na vela, e no véu de Doña Juana.
Burada, Pradilla Ortiz bize rüzgarı, duman, mum ateşi ve Doña Juana'nın peçesindeki etkilerini göstererek zorla hayal ettiriyor.
E quando esta vela se acender a casa inteira se encherá de luz.
.. mum yandığı anda, bütün oda ışıkla dolar.
Tenho muitas velas, caso o problema se alastre.
Sigortalar iyi görünüyordu. Böyle sorunlara karşın elimde bol miktarda mum bulundururum.
Vou buscar as velas.
Mum getireyim.
Jantar a luz das velas.
Mum ışığında yemek.
Vela.
Mum.
Apaga-a como se fosse uma vela.
Mum gibi söndür.
Tem aqui cera vermelha.
Biraz kırmızı mum buldum.
Cera.
Mum.
Não tem velas?
Mum yok mu?