Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Média
Média Çeviri Türkçe
4,303 parallel translation
É a ponta de uma arma da idade média chamada de estrela da manhã.
"Morning Star" denilen bir ortaçağ silahının çivisi.
Ele disse que este homem sabe tudo sobre armas da idade média.
Bu adamın ortaçağ silahları hakkında her şeyi bildiğini söyledi.
Em média, o ouvinte do programa do Ryan King tem... 47 anos, vive em casa dos pais e é careca. A sua ideia de algo divertido é repetir algo que ouviu numa publicidade. Bebe demasiado e tem problemas...
Ortalama, Ryan King Show dinleyicileri 47 yaşlarında, anne-babasıyla birlikte yaşayan, kel espri anlayışı daha önce bir reklamdan gördüğü bir şeyi tekrarlamak olan çok içki tüketen ve cinsel güvenirlik sorunları olan bir kesim.
Ambos mortos com um tiro na nuca, com uma arma de média velocidade.
İkisi de düşük kalibreli bir mermiyle başlarının arkasından vuruldu.
Stanley, o dono do bar está abaixo da média, mas acho que há alguma coisa mal com ele.
Bar sahibi Stanley ortalamanın biraz üzerinde ama... -... onda bir şey olabileceğini sanıyorum.
Sabemos que está a controlar os média.
Ama medyayı kullandığını biliyoruz.
As bagas verdes foram usadas na Idade Média para tortura.
Ham olanları orta çağda işkence için kullanıIırdı.
Sua vida média é de menos de 20 segundos e depois de uma hora obtemos isto.
Yarılanma süreleri 20 saniyeden az ve bir saat içinde bunu elde ediyoruz.
Não compreendo este sistema de botões da classe média!
Orta tabaka insanların düğme sistemini anlayamadım!
Em média 6 % avariam.
Zaten aletlerinn % 60'ı bozuk oluyor.
É basicamente como a Idade Média.
Orta çağ dönemi gibi.
Sim, mas estes níveis estão acima da média.
- Evet. Ama bu seviye alışılmışın dışında.
Em média, o que diria?
Ortalama olarak kaç diyelim?
Qual é sua média de acertos esse ano?
Geçen sezon yüzden kaçtı?
Este indivíduo é um assassino de polícias, e tu estás preocupada com a tua média de condenações?
Bu eleman polis katili, sense ; kendi kariyerini düşünüyon?
Em média, as mulheres ganham 80 % do que ganham os homens. Isso é assunto público.
Ülkedeki ortalama kadınlar, ben bir dolar kazanırken 80 sent kazanıyor.
Estou a falar do catolicismo a sério da idade média.
Belalı ortaçağ Katolikliğinden bahsediyorum.
Altura média.
Orta boylu.
A taxa média de sucesso de um atirador treinado a atirar num alvo a 15 metros, em condições ideais, é de 99 %.
Eğitimli bir nişancının uygun şartlar altında 15 metredeki bir hedefe isabet oranı % 99'un üzerindedir.
Diria que feita durante a Idade Média.
Orta Çağ'da yapılmış bile olabilir derim.
Sabem, na Idade Média, as pessoas refugiavam-se na igreja para escapar à peste bubónica, mas isso fez a praga espalhar-se ainda mais depressa.
Biliyor musunuz, ortaçağda insanlar hıyarcıklı vebadan korunmak için kiliselere sığınırlardı. Ama bu vebanın yayılmasını hızlandırdı.
Os alunos desta escola são filhos de camponeses pobres, da classe média-baixa, ou de combatentes do exército revolucionário.
Bu öğrenciler fakir çiftçilerin, düşük sınıftakilerin ya da devrim ordusundakilerin çocukları arasından seçiliyordu.
Isto tornou-se viral, os média estão a exibir.
Bu internette bayağı yayıldı. Medya da gösteriyor.
Pela ausência de uma falange média, acredito que é parte de um polegar humano.
Orta parmak kemiği olmadığına göre insan iskeletine ait bir baş parmak sanırım.
Os pedidos dos média tem de ser enviados ao nosso departamento de relações públicas.
Basın açıklaması için halkla ilişkiler görevlimizle görüşmeniz gerek.
A média de cada teste padronizado que fez em conjunto, sem incluir a sua nota no Conselho de Medicina, onde você copiou.
Başka kişilerle birlikte girdiğin her standartlaştırılmış sınava dayalı buna sağlık kurulu sınavları dahil değil çünkü onlarda kopya çektin.
A verdade é que fuma em média, nove cigarros numa semana no parque, quando acha que ninguém está a ver.
Gerçek şu ki kimsenin izlemediğini düşündüğünde otoparkta haftada 9 adet sigara içiyorsun.
Em média, os americanos gastam mais de 50,000 horas durante a sua vida à espera de camarão.
Amerikanlar yaşamları boyunca ortalama 50.500 saatlerini karides bekleyerek geçiriyorlar.
A investigação revelou que os pénis mais pequenos expandem-se mais quando eretos, os pénis maiores expandem-se menos, ou seja, a maioria das ereções ficam numa pequena média estatística.
Araştırmamıza göre daha küçük penisler sertleştiğinde daha çok büyüyor, daha büyük penisler ise daha az büyüyor, yani çoğu ereksiyonun istatistiki açıdan farkı az.
Georgetown. 20 média ".
Georgetown, 4.3.
O Olho de Sauron é a analogia quase perfeita para os media modernos.
Sauron'un Gözü, modern medyanın neredeyse kusursuz bir tasviri.
O meu cliente foi falsamente marcado pela Coroa como um entusiasta de porn extrema, isto agora já passou tudo para a media online, de onde será tudo recolhido pela imprensa, que marcou o meu cliente com o rótulo de torturador, pervertido, necrofilíaco,
Müvekkilim, Dr. Crown tarafından hatalı bir biçimde "şiddetli porno" müdavimi olarak lanse edildi ve şu an yazılı ve görsel medyada dahi konuşuluyor. Müvekkilim işkenceci, sapık ve ölü tecavüzcüsü gibi lekelendi.
Os media não sabiam, que o Adam Rain, andava a fazer marionetes humanas, mas, de alguma maneira o Replicador sabe.
Medya Adam Rain'in insan kukla yaptığını bilmiyordu ama taklitçi bir şekilde biliyor.
Levavam uma vida de classe média numa zona de classe baixa.
Ortalamanın altında bir bölgede yaşamaya çalışan ortalama adamlar.
Ótimo! Trato dos novos media.
Ben de yeni medyayı idare ederim.
A Lisbon precisa de ajuda para lidar com os media.
Lisbon'in basinla ilgilenme konusunda yardima ihtiyaci var.
O que é que os media estão...
Basin ne yapiyormus?
A Lisbon precisa de ajuda para lidar com os media.
Lisbon'ın basınla ilgilenme konusunda yardıma ihtiyacı var.
O que é que os media estão...
Basın ne yapıyormuş?
E se o assassino se alimenta dos media, isso o incentivará a agir novamente.
Ve eğer katil halkın ilgisinden besleniyorsa bu onu tekrar cinayet işlemesi için cesaretlendirir.
Precisamos de uma estratégia dos media.
Medya stratejisi belirlemeliyiz.
- Amostras de rochas, e media as composições minerais e químicas.
- Kaya örnekleri toplayıp mineral ve kimyasal içeriklerini ölçüyordu.
Nada mais de mulheres de classe média.
Orta sınıf kadınlar yok.
Comecemos por este, uma nuvem de media social para animais de estimação.
Önce şuna bakalım. Hayvanlar için eşleştirilebilir sosyal medya bulutu. - Etkilendim.
Apareço nos media, ocasionalmente.
Ara sıra medya platformlarına çıktığım oluyor.
Em 2010, o'Rancho Skinwalker'atraiu a atenção dos'media'depois de uma série de fenómenos inexplicáveis incluindo o desaparecimento do filho do rancheiro de oito anos de idade.
2010 yılında, bir çiftçinin kaçırılan çocuğu ile başlayan ve bir dizi geniş çaplı, gizemli olayın yaşanmasıyla son bulan garip bir vaka, medyada "Skinwalker Çiftliği" olayı olarak haber yapıldı.
Trabalho no laboratório dos'media'no MDE.
MDE'nin araştırma bölümünde çalışıyorum.
Os media pressionaram sobre o perfil do assassino e o Relações Públicos pediu que explicasse.
Medya seri katil teorimizi duymuş, Halkla İlişkiler de Jennifer'den ortalığı yatıştırmasını istedi.
Seria melhor se conduzíssemos as nossas análises sem a interferência dos media.
Bu noktada, analizimi medya işe karışmadan yürütmeyi tercih ederiz.
" Onde o rio sagrado Alph corria Por cavernas que o homem não media
Alph'in, o kutsal ırmağın... Uçsuz bucaksız mağaralardan geçerek...
A segurança dobrou, assim como a presença dos media.
Güvenlik detayları medyadaki gibi basit görünmüyor.