Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Neeko
Neeko Çeviri Türkçe
34 parallel translation
Eu quero chegar ao fim, mas quero fazé-lo em equipa, tipo como o Neeko está a fazer, estás a ver?
Sonuna kadar gitmek istiyorum ama bunu takım hâlinde yapmak istiyorum Neeko'nun yaptığı gibi. - Sana bir şey söyleyeyim mi?
sabes que o Neeko é um atleta profissional?
Neeko'nun profesyonel bir atlet olduğunu biliyorsun, değil mi?
E depois, ela apareceu naquele estado, então o Johnny deve estar provávelmente, neste momento, a recear pela própria vida porque o Sam e o Neeko foram atrás dele.
Ve öyle de görünüyordu yani Johnny şu an hayatından endişe ediyordur çünkü Sam ve Neeko peşinden gitti.
Neeko!
Neeko!
Neeko, Pára!
Neeko, kes şunu!
Espera, Neeko, olha isto.
Bir dakika Neeko. Bu bir delik.
Neeko, acho que nevou ontem à noite.
- Neeko, bence dün gece kar yağdı.
Que autoridades, Neeko?
- Ne yetkisi Neeko?
Neeko, temos que regressar.
Neeko, geri dönmeliyiz.
Neeko, nós.. Temos de regressar.
Neeko, geri dönmeliyiz.
Annie! Neeko, elas não estão aqui.
- Neeko, burada değiller.
- Eu não tenho medo de ti, Neeko.
- Senden korkmuyorum Neeko.
- Neeko.
- Neeko. - Ne?
Neeko, vigia aquela.
Neeko, sen de diğerine.
Eu não sei porque a Sabina e o Neeko estão a ignorar o que lhes estou a dizer.
Sabina ve Neeko'nun onlara dediklerime niye aldırmadıklarını bilmiyorum.
Eu sei, Neeko.
- Biliyorum Neeko.
Está bem? Acalma-te, Neeko.
Sakin ol Neeko.
Neeko! - Neeko, o que estás a fazer? - Não!
Neeko, ne yapıyorsun ya?
O Neeko e a Sabina.
- Neeko ve Sabina.
Obrigado, Neeko.
Teşekkürler Neeko.
O meu é Neeko.
- Ben de Neeko.
Eu fui com o Neeko, a Irene, e a Victoria para encontrar aquele "X", onde quer que aquilo esteja ou seja lá o que for.
Neeko, Irene ve Victoria ile birlikte şu'X'i bulmaya gittik. Nerededir ya da neye benziyordur bilmiyorduk.
Neeko, espera.
Dursanıza. Neeko, bu şey...
Neeko. O que se passa?
- Neeko, neler oluyor?
Mas o Neeko tem sido um bom lider até agora,
Ama Neeko şimdiye kadar çok iyi bir liderlik sergilemişti.
Neeko, o nosso presidente, decidiu fazê-la regressar ao acampamento, à cabana.
Başkanımız Neeko, onu kampa, kulübeye geri götürmeye karar verdi.
Quando eu mostrei ao Neeko e à Carolina que ainda havia alguma, sabes, comida com mau aspecto, aqui... havia arroz que talvez ainda pudesse ser comido.
Neeko ve Carolina'ya hâlâ biraz kötü gözüken yiyecekler olduğunu gösterdiğimde belki yenebilecek pirinç vardı.
Neeko, preciso falar contigo um segundo.
- Neeko, bir saniyeliğine konuşalım?
Ele parecia muito chateado, e muito chateado com o Neeko por nos ter feito manter toda a comida no celeiro.
Harbi kızmış gibiydi ve Neeko'ya yiyecekleri barakada tuttuğu için kızmıştı.
Eu tipo que percebi que talvez o que o Neeko disse era verdade.
Neeko'nun söylediği doğru olabilir.
Então, eu estou com um pouco menos de medo acerca do tigre. Eu só queria que o Neeko tivesse nos contado antes sobre os altifalantes.
Bu yüzden kaplanlardan pek korkmuyorum ve keşke Neeko hopârlörlerin olduğunu bize daha önce söyleseydi.
Neeko, eu só me livrei de cinco concorrentes de uma só vez.
Neeko, az önce tek atışta 5 yarışmacıdan kurtuldum.
- Aonde, Neeko?
- Nereye varan yol?