English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Nissan

Nissan Çeviri Türkçe

96 parallel translation
Black Nissan Maxima. 1990.
Yataktan 2 : 30'dan önce çıkmam, bir daha sakın erken geleyim deme.
Deixa eu trocar uma idéia com os caras. Rápido. Estou com uma fome do caralho!
- 1990 model siyah Nissan Maxima.
- O Nissan Z vence este.
- Patrick. - Nissan Z en iyisidir.
A indústria automobilística americana fez esta nação... e dizer que a Nissan é qualquer coisa é tolice.
Amerikan oto... Dinle beni Patrick. Amerikan otomobil sanayi bu büyük ulusu inşa etmiştir.
- Um Nissan, não um Kanemitsu.
- Nissan dedim, Kanemitsu değil.
Conduzia um 280Z preto ou um Lotus com portas asas de gaivota e pode ou não ter uma águia flamejante na capota.
Siyah bir Nissan sürüyordu. Kaportada alev deseni var ya da yok. 60 bin dolarlık, altın kaplama kapılı özel yapım bir araba.
- No carro do teu pai, certo? - Sim.
- Babanın Nissan Lincoln'unun içindeydik, değil mi?
Dizia "Nissan." Nissan.
"Nissan" demişti. Nissan.
- Nissan é um carro.
- Nissan bir araba markası.
Tens a certeza de que era um Nissan Torrino?
Nissan Serena olduğundan emin misiniz?
Só há duas empresas de aluguer de automóveis em Londres que alugam Nissans a gasóleo.
Londra'da dizel Nissan kiralayan sadece iki tane araba kiralama şirketi var.
As próximas 20 pessoas a comprar Orange Smoothie recebem um complementar Nissan Sentra.
Portakallı meşrubat alan ilk 20 kişi Nissan Sentra kazanacak.
Um par de motores Nissan SR20, já davam jeito,
Birkaç Nissan SR20 motoru bayağı kar getirir.
Tal como o tipo que sai do stand com um Nissan Sentra no bolso?
Altında Nissan Sentra'yla araba galerisinden çıkan adam gibi mi?
Trata só do Nissan.
Başlarım Nissan'a.
Um Nissan XTerra com matricula e selo da California, mas está limpo.
- Nissan Xtrerra. Kaliforniya plakalı ama adam sürekli kaçıyormuş.
- Um Nissan Maxima, preto.
- Siyah Nissan Maxima.
Não regressou à casa de acolhimento no domingo à noite. Foi visto pela última vez na esquina da Av. Baltic com a Mosholu Parkway, a entrar num Nissan preto que está registado em seu nome.
Pazar gecesi koruyucu aile evine dönmedi ve en son Baltic Caddesi ile Mosholu Parkway'in köşesinde senin adına kayıtlı olan siyah Nissan'a binerken görülmüş.
Nissan Skyline!
Nissan Skyline!
Um Nissan 350Z embateu contra o separador central na direcção sul.
Bir Nissan 350Z, güney gişelerine giderken orta refüje çarpmış.
Faz parte da filosofia de tripla segurança da Nissan.
Nissan'ın üçlü güvenlik felsefesinin bir parçası.
Olha, imagina, se o carocha não tivesse buzinado... eu nunca teria encontrado este Nissan!
Tamam, düşün bir, bu korna ötmeseydi, bu Nissan'ı bulamazdım!
Quanto quer pelo Nissan?
- Nissan ne kadar?
As autoridades têm andado à procura do que testemunhas oculares dizem ser um Nissan Maxima.
Yetkililer görgü tanıklarının iddiaları doğrultusunda lacivert bir Nissan Maxima arıyordu.
É capaz de ser o Nissan azul que procuram.
Aradıkları lacivert Nissan olabilir.
Japonês de "Nissan Sentra", certo, Bates?
"Nissan Sentra" nın Japoncası, değil mi Bates?
Bates roubou um Nissan Sentra.
Bates bir Nissan Sentra çaldı.
- Nissan Versa.
- Nissan Versa.
Nissan Versa.
Nissan Versa.
- Nissan...
- Nissan- -
Sim, num Nissan Versa.
Evet, Nissan Versa ile.
Um Nissan Versa!
Nissan Versa!
Está um Nissan Stanza preto no parque de estacionamento com as luzes ligadas.
Park alanında ışıkları açık kalmış siyah bir Nissan Stanza var.
Trabalho na Yamagato e viemos até cá. Conduzimos sempre este carro, um Nissan Versa azul.
Evet, buradaki Yamagato'da çalışırken, sonra buraya uçuyoruz ve arabayla her yeri dolaşıyoruz.
Está estacionado lá fora.
Mavi Nissan Versa. Dışarıya park ettik.
Conduzes uma carrinha pickup Nissan, não é?
Bir Nissan kamyonet kullanıyorsun değil mi?
- Um Nissan do último modelo.
- Son model Nissan.
Recomendo que comecem pelas oficinas locais. Vejam se alguém se está a tentar livrar de um Nissan. Verifiquem os casos de roubos de automóveis nos últimos seis meses.
Pezuela'yı içeri tıkmak,... hayatıma devam edebilmem için tek güvencem olacak.
Daí eu usar a caçadeira quando vos ouvi a chegar. Já pedi desculpa, está bem? Os responsáveis estão à procura de uma Nissan 300 prata.
Gerçeği öğrenmek için şüpheliyi yanıltmaya yönelik kullanılan standart bir sorgulama taktiğidir.
Vou deixá-los à vontade e fazer companhia à tua mãe.
Gümüş Nissan 300 içeri park edilmiş durumda.
Estamos num Nissan preto.
Siyah bir Nissan'dayız.
Um Nissan 240 de 1998, com uma modificação ilegal.
- Yasa dışı modifiyeli 1998 model Nissan 240.
Porque nós fazemos as investigações na carrinha Nissan Quest da mãe.
Çünkü araştırmamızı Rahibenin Nissan Quest minibüsünde yapıyoruz.
Um Nissan.
Bir Nissan.
Um Nissan.
Nissan.
Isto é um alerta inter-agências para todas as juridições. Procurem um Nissan com a matrícula BD915O.
Plakası BD915O olan Nissan marka aracı arıyoruz.
A Nissan tem sido nossa parceira na corrida, desde há muitos anos.
"Nissan, yarış konusunda yıllardır pazarlama ortağımızdı."
"A Nissan é cocó."
Nissan pisliktir... "Nissan pisliktir."
- Você é cheio de conversa.
Nissan ile bu arabayı kıyaslamak şaka gibidir. - Saçmalıyorsun J.T.
Estou...
Nissan satmaya çalışan biri var mı bir bakın.
CULPA DESPREZÍVEL
Ama bu reklam kampanyası Nissan SUV için.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]