Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Notícias
Notícias Çeviri Türkçe
21,020 parallel translation
- Deduzo que não tenha ouvido as notícias?
- Sanırım haberleri duymamışsındır.
- Que se fodam as notícias.
- Haberleri siktir et!
E nas outras notícias...
Ve diğer haberler...
Fala o Carroll, novamente. Há notícias da Abby?
Yine ben, Abby'den haber var mı?
Há notícias do McCarthy?
McCarthy'den haber var mı?
Ainda não tivemos notícias do Flynn.
Flynn'dan haber almadık.
Uma lista de coisas que não fiz caso a biopsia traga más notícias.
Biyopsiden kötü bir şey çıkarsa diye yapmadığım şeylerin listesini çıkarıyorum.
Bom... tenho más notícias para ti, mano.
O halde sana kötü bir haberim var.
Viram as notícias?
Haberleri gördünüz mü?
- Más notícias.
- Haberler kötü.
E têm aparecido nas notícias.
Son zamanlarda haberlere de sık çıkıyorlar.
Pessoal, tenho boas notícias.
Herkes dinlesin, bazı güzel haberlerim var.
Estamos assim tão loucos que isso possam ser boas notícias?
Delilikte öyle bir noktayı geldik ki, bu iyi bir haber mi sayılıyor? Hayır.
Quando não tivemos notícias, participamos.
Ondan haber alamayınca, ihbarda bulunduk.
Tiveste notícias do Gabriel?
Gabriel'den haber aldın mı?
Temos notícias de rebeldes.
Bir asi soygunu olmuştu.
Sei que isto foi difícil para todos vocês, mas tenho notícias excelentes.
Bunlar hep sizin için biliyorum fakat çok güzel haberlerim var.
- Vai dando notícias, está bem?
- Kucaklaşalım, tamam mı?
O quê, isso também está nas notícias?
- O da mı haberde vardı?
Notícias chocantes da noite passada.
Dün gece gelen şaşırtıcı haberlere göre...
Notícias terríveis sobre o seu antigo patrão.
Eski patronunun başına gelenler çok kötü.
É na Bloomberg que os investidores acompanham as notícias de Economia e se o nosso objetivo é tranquilizá-los...
Yatırımcıların haberleri aldıkları yer Bloomberg. - Eğer amacımız yeniden güven vermekse... - Otur şuraya.
Eu vejo as notícias.
Haberleri izledim.
As notícias viajam depressa, não?
Kötü haber tez yayılıyor desene.
É bom que tenhas boas notícias em breve.
Biraz iyi haber versen hiç fena olmaz.
Boas notícias.
Haberler iyi.
Foda-se. Está bem. Eu dou notícias.
Tamam, ben sana döneceğim.
Dá-me boas notícias, Harriet.
İyi haberlerini bekliyorum Harriet.
Já que estamos a dar as más notícias fiz uma mamografia, certo?
Madem kötü haberleri dökülüyoruz... - Bir mamografi çektirmiştim ya hani?
Eu dou notícias.
Sana yazarım.
Vai aparecer nas notícias e tudo.
Haberlere falan da çıkacak.
Sim, eu vi as notícias.
- Evet, haberleri izledim.
Tiveste notícias do Avi?
- Avi'den haber var mı?
Temos boas notícias.
Bir iyi haber daha.
Isto são boas notícias, não achas?
Bu iyi haber, sence de değil mi?
Nas notícias. No tribunal onde conseguiu a absolvição da E Corp de toda a merda que fizeram passar a minha família.
Haberlerde, mahkeme salonunda E Corp'u aklamalarından sonra aileme yaptığınız onca şeyden sonra.
Não tem visto as notícias?
Haberleri izlemiyor musun?
Ao menos há boas notícias para os dois.
En azından ikimiz için de iyi bir haber var.
- Se este esboço vai parar às notícias, considere-o morto. - Isto outra vez, não.
Bunu tekrar yapamayız.
Provavelmente porque a Janice muda para as notícias quando o turno dela começa.
Janice kendi vardiyasında haberleri açıyor. O yüzden olabilir.
Não tenho notícias do meu namorado há dias.
- Hangi konuda? - Erkek arkadaşımdan günlerdir haber alamıyorum.
Sim. Diz-me que temos boas notícias.
Bilgisayar taraması sonuç vermezse düşürülen kart hakkında bir şey öğrenemeyiz.
Queres boas notícias?
Biraz iyi haber duymak ister misin?
- Há notícias de Burlington?
- Burlington'dan haber?
Chloe, tenho boas notícias.
Güzel haberlerim var Chloe.
As notícias dizem que deram mortos à costa, ontem.
Haberlerde dün öldüklerini söylediler.
E depois recebi mais más notícias.
Şimdi e-posta geldi, Aile Kampı iptal edilmiş.
Más notícias.
Kötü haber.
Soube do acidente do Charles Baskerville nas notícias.
Haberlerde Charles Baskerville'in kazasını gördüm.
Más notícias, "Nathan James".
- Haberler kötü, Nathan James.
Parecem ser más notícias.
Görünüşe göre kötü haberler var.