Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Odie
Odie Çeviri Türkçe
195 parallel translation
Raios, Odie! Se o 450 é enorme, temos de arranjar outra solução.
Kahretsin Odie. 450 çoksa başka bir şeyler düşünmeliyiz.
Destrói-o, Odie.
Parçala onu, Odie. Hadi!
Ela tem de estar limpa.
Tertemiz olması lazım Odie. - Tertemiz.
Fita isoladora? O Odie espetou-me isso aí.
- Evet, Odie sardı oraya.
É uma questão de engenharia!
Her şey mühendisliğe bakıyor, değil mi Odie?
Odie, agora... é má altura.
Odie, şu anda müsait değilim.
- Howard, preciso de ti aqui.
- Howard, buraya gelir misin? - Bir saniye, Odie.
Tem lá calma.
Odie! Sakin ol tamam mı?
- Odie, estás a receber bem?
Odie beni duyabiliyor musun?
O manche e as manetes de potência estão um brinco!
Mükemmel Odie! Tekerleklerde hiç bir sarsıntı yok.
Olha, Odie, o avião voa mesmo.
Odie, uçabiliyor. Kutlarım.
Parece que sim, mas estou a ser puxado para a direita.
Çalışıyorlar ama beni geri çekiyorlar Odie.
Constrói-o, Odie.
Yapın, Odie.
Que tal te parece o ruído?
Sesi nasıI geliyor, Odie?
- Deixa-me ouvi-lo!
Motorları duyayım Odie!
Quem primeiro usar tecnologia a jacto nos vôos comerciais, safa-se.
Jet teknolojisini ticari uçaklarda ilk kim kullanırsa köşeyi dönecek. Odie fen konusunda ne biliyorsun?
Ele chama-se Odie.
Adı Odie.
Este é o Odie.
Bu Odie.
- Anda, Odie.
Haydi Odie.
Esta é a tua nova casa, Odie.
Burası yeni evin, Odie.
Não estou a brincar, ó Yodel Odie.
yapmıyorum, Odie.
Anda lá, Odie.
Haydi Odie.
Odie, sai de cima do balde.
Odie, kovanın üstünden kalk.
Luca, este é o Odie.
Luca, bu Odie.
O Luca vai almoçar o Odie.
Luca, Odie'yi yiyecek.
Se não fosse o Odie, serias o osso de borracha do Luca.
Odie olmasaydı, Luca seni çiğ çiğ yerdi.
O Odie é um herói.
Odie bir kahraman.
O Odie continua a ser um imbecil.
ben aksini söyleyene kadar salaktır.
O Garfield está a dançar com o Odie.
Garfield Odie'yle dans ediyor.
O Jon vai levar o Odie ao encontro com a Liz e deixou-te para trás.
Jon, Liz'le buluşmaya giderken yanına alıyor ama seni bırakıyor.
- Bem, deves sentir-te mal com isso, ser abandonado pelo Jon, e ele levar o Odie.
Kötü hissediyor olmalısın. Jon seni burada bıraktı Odie'yi aldı.
Odie, anda cá.
Odie, haydi.
Odie, queres uma festinha?
bak burda ne var?
Odie, vem cá.
Odie, buraya gel.
Obrigado, Sr. Chapman, o Odie é o meu animal de estimação.
Teşekkürler Bay Chapman, Odie benim evcil hayvanım.
Uma salva de palmas para o Odie.
Odie'yi alkışlayalım.
O nosso vencedor de hoje, um cachorro bailarino chamado Odie.
Bugün, dans eden köpek Odie kazandı.
Vou-me vingar do Odie amanhã.
Yarın kendimi Odie'ye affettireceğim.
- Pobre Odie.
- Zavallı Odie.
- Como o Odie?
- Odie gibi mi?
Só estou a ligar para saber se o Odie esteve aí.
Odie'yi gördünüz mü diye sormak aradım.
Estou a telefonar para saber se viu o Odie. Acho que ele fugiu.
Odie'yi gördünüz mü diye soracaktım.
Ele dá pelo nome de...
Odie diye çağırınca...
- O Odie fugiu. - O quê?
- Odie kaçtı.
Ele dá pelo nome de "Odie".
"Odie" diye çağırınca gelir.
Sabemos que detestavas o Odie e querias que ele desaparecesse.
Odie'den nefret ettiğini onu kovduğunu biliyoruz.
Para isso lançaste o Odie no mundo cruel.
Yatağın için Odie'yi zalim dünyaya attın.
"Odie, comeste a minha lasanha?"
Nasıl?
Já estou farta de homens.
"Odie, diz çöküp benim artıklarımı yiyebilir misin?"
- Odie, percebes de ciência? - Um pouco.
Az bir şeyler biliyorum.
- Boa noite, Odie.
İyi geceler Odie.