Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Oki
Oki Çeviri Türkçe
52 parallel translation
- Ele fez a Dança Oki-Doki?
- Oki-Doki dansını yaptı mı?
Olha, é o Oki-Doki.
Bakın! Bu Oki-Doki!
Oki-Doki!
Oki-Doki!
- Adoro-te, Oki-Doki.
- Seni seviyorum Oki-Doki!
- Oki, faz a Dança Oki.
- Oki, Oki Dansı'nı yap.
O Oki-Doki empurrou-me!
Büyükanne! Oki-Doki beni itti!
- Vamos levá-lo, Oki.
- Onu götürelim Oki.
O Oki está a libertar o esófago posteriormente com os dedos.
Oki özafagusu dışarıdan parmaklarıyla ortaya çıkarıyor.
O Oki corta o esternoclidomastóideo em direcção à cápsula carótida.
Oki sternokleidomastoitten kartoid kılıfa doğru keserken...
O Oki é fabuloso.
Oki inanılmaz.
Força, Oki.
Sıra sende Oki.
Até agora, temos o que parece ser uma série de crimes sem vítimas.
Bu sadece, stresden kaynaklanan bir konuşma dostum. Şu ana kadar elimizde olanlar yani, bana görünen oki, bir seri kurbansız suç var...
Isso é que é um bom rapaz, Okay.
Bu iyi bir çocuk, Oki.
É o Okay.
Oki geldi.
Ele está contente que tu estás te sentindo melhor.
Oki, kendini iyi hissettiğine memnun.
- Ya.
- Oki.
Oki.
# 3 Oki.
Oki?
Oki?
Oki...
Oki.
Rapazes nº3, Oki, e nº20.
Erkekler. # 3 Oki.
A Yuko presenciou aquilo que aconteceu com o Oki.
Oki'yle olan şey... Yuko görmüş.
O que aconteceu com o Oki foi um acidente.
Oki'yle olan şey bir kazaydı.
Bem, parece que vou ter de fazer isto à maneira antiga.
Peki görünen oki bunu eski yöntemlerle yapmam gerekecek.
A minha sobrevivência, parece, depender de estabelecer uma relação com os nativos deste planeta, a começar por ti.
Görünen oki yaşamım bu senden başlayarak gezegende yaşayan halka güvenmeme bağlı.
Parece que precisámos de verificar.
- Görünen oki daha yakından bakmalıyız.
- E escrevem. - O quê? !
- Görülen oki, yazmışlar.
Claro!
Oki doki.
- Vamos ficar oki-doki!
- İyi olacağız.
- Não, não vamos ficar oki-doki.
- Hayır, iyi olmayacağız.
Oki-doki!
Tamamdır!
Parece que ele é um orgulhoso defensor do "Fantasy Fone".
Görünen oki adamımız fantazi numaralarının ateşli bir taraftarı.
- Oki Doki!
- Anlaşıldı.
- Tudo bem.
- Oki doki.
Okey-dokey.
Oki-doki.
- Sim, senhor.
Oki doki.
- Sim, senhor!
Oki doki!
Está bem!
Oki-doki.
Pronto, disparas uma dúzia de tiros, mostras-lhes que sabes usar uma 9 mm, depois vamos para o clube e fazes o discurso, sim?
İki düzineyi bir defada harcayacaksın, bu 9lukla başedebileceğini göstereceksin, ve sonrada klüpde salına salına yürüyeceğiz... Ve "oki" demekten de vazgeçer misin?
C-c-c-c-c-oncordo-o-o-o.
Oki-doki.
Está quase Drª. Hunt, já vai ser libertada.
Oki doki Dr. Hunt, son bir şey daha, ve göz açıp kapayıncaya kadar bitecek.
Não acredito! Está bem.
Oki doki.
- Granda moca. - Vamos ver a nossa próxima categoria.
Oki doki, gelsin sıradaki kategori.
É fácil.
Oki-doki?
Ele costumava ir pescar com um amigo dele, Oki.
Kankası Oki'yle eskiden balık tutmaya giderlerdi.
Está bem.
Oki doki.
- Okey-dokey, ok.
- Oki doki, tamam.
- Okey-doke.
- Oki-Doke.
- Sou eu.
Oki doki.
Rapazes nº3, Oki, e nº20, Motobuchi, e raparigas nº6, Yukiko, e nº7, Kusaka, quatro ao todo.
Erkekler. # 3 Oki. Erkekler # 20 Motobuchi.
Muito bem.
Oki doki.