Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Olympus
Olympus Çeviri Türkçe
162 parallel translation
Não é importante para ti o que eu levo vestido ao baile Olympus.
Olimpus Balosunda ne giyeceğim senin için önemli değil sanıyorum.
Se me servir, vou levá-lo ao baile Olympus.
Eğer bana uyarsa, Olimpus Balosunda giyeceğim.
Um vestido vermelho ao baile Olympus?
Olympus Balosunda kırmızı elbise mi? Ama neden?
Sabes que não podes ir ao baile Olympus de vermelho.
Olympus Balosunda kırmızı giyemezsin, bunu biliyorsun.
- Para o baile Olympus?
- Olympus balosu için mi?
- Não podes ir ao Olympus de vermelho.
- Olympus Balosun'da kırmızı giyemezsin.
Buck, vais levar-me ao baile Olympus.
Buck, beni Olympus Balo'suna götürüyorsun.
Voltarão a tempo do Carnaval e do baile Olympus.
Mardi Gras ve Olympus Balosu'na kadar dönmüş olursunuz.
Bem-vindo ao Olimpo, Capitão Kirk.
Kaptan Kirk Olympus'a hoş geldin.
Podíamos atacar do Olimpo e destruímos.
Olympus'tan hamle yapabilir ve mahvedebilirdik.
Desça do Monte Olimpo.
Tamam artık Olympus Dağından in aşağı.
Um jovem deus vindo do Olimpo... Mas está cercado de estúpidos desconfiados, mesquinhos, imbecis.
Olympus'tan inmiş genç bir tanrı, ama çevresi aptal, kuşkucu, sefil gerzeklerce kuşatılmış.
Estou certo que um dia serás um deus do Olimpo e eu apenas um rei morto.
Bir gün ben, yalnızca ölü bir kralken eminim sen, Olympus tanrılarından biri olacaksın.
O Olimpo.
Olympus.
Deixa-me mostrar-te como vais chegar até ao Olimpo.
Olympus'a nasıl çıkacağını sana göstereyim.
Sinto-me tão só lá em cima no Olympus.
Olimpos'un zirvesinde çok yalnızım.
Monte Olimpo e não me fodas a paciência senão meto-te um relâmpago na peida!
Olympus Dağı'ndaki Apollo'nun babası... Benimle dalga geçip durma. Yoksa Zeus'un yapacağı gibi şimşekleri popondan içeriye sokarım, tamam mı?
Agora acumulai pó sobre mortos e vivos até fazer uma montanha... mais alta que o celeste cume do Olimpo!
Atın şimdi toprağınızı bu dipdiri, ölü kızın üstüne. Atın bir dağ oluncaya dek, yeşil Pelion'un mavi Olympus'un göklere değen başına varıncaya dek!
Muito exótico. Foi com uma Olympus.
Çok egzotik.
Interessante, a minha é Minolta.
- Benim "Olympus" umla. - Çok ilginç.
O maior foi baptizado Olympus Mons.
Aralarından en büyüğüne Olympus Dağı adı verildi.
Lembro-me do Olympus Mons sair pela primeira vez das nuvens.
Olympus Dağı'nın Mariner 9'da bulutların arasından ilk çıktığı anı hatırlıyorum.
Estamos à beira de um dos maiores vulcões da Terra.
İşte şimdi bu, Dünya'nın en büyüklerinden olan volkanın yanındayız. Ve aslında Olympus Dağı'yla kıyaslandığında bu minicik kalıyor.
É minúsculo quando comparado com o Olympus Mons. Uma viagem da cratera central do Olympus Mons até à sua borda é de 480 quilómetros.
Olympus Dağı'nın merkez kraterinden en aşağısına kadar gitmek 428 kilometrelik bir yolculuk anlamına gelir.
Características como o Valles Marineris e o Olympus Mons crescem continuamente há bilhões de anos.
Valler Marineris ve Olympus Dağı gibi dev cisimler milyarlaca yıI boyunca aynı yerde sürekli bir şekilde büyüyorlardı.
- Bem-vindos ao Olympus.
Olympos'a hoş geldiniz...
Podemos criar Olimpo na Terra.
Dünya üzerinde Olympus'u yaratabilirdik.
Tentei dar-te o Olimpo.
Sana Olympus'u vermeye çalıştım.
És frágil mas se calhar parei cedo demais.
Olympus'taki tüm Tanrılar gibi sen de kolay lokmasın. Diğerlerini öldürdüm, biliyorsun Ares ama belki artık bunu bırakırım.
Vingámos a morte dos olimpianos.
Olympus Tanrıları'nın intikamını aldık.
Aqui era o Olimpo.
Burası Olympus'tu.
SerialKiller SirMartini
OlympuS
Olá, Agência de Viagens Monte Olympus.
Olympus Dağı Seyahat acentesi. Yardım edebilir miyim?
Vejam, o Olympus Mons!
Şuna bakın! Olympus Dağı!
Eu lhe dei uma chance única de me fazer uma oferta por este lindo apartamento de quatro quartos no Mt. Olympus e você me deixa plantado aqui por duas horas e agora está me dizendo que ainda está vin... - Alô?
Olympus'daki bu güzel dört odalı ev için önce sana teklif verme fırsatı tanıyorum sonra beni iki saat burada bekletiyorsun ve almaktan vaz...
Stan, aquele apartamento no Mt.
Stan, Mt. Olympus'daki dört odalı ev işi olmadı.
- O que estou dizendo é que tenho uma linda casa de 3400m2 no Mt. Olympus.
Elimde Mt Olympus'da 340 metrekarelik güzel bir ev var.
Olympus na esquina da Hercules e, merda não, Achilles.
Olympus'daki Herkül ve dalga geçmiyorum, Achilles sokağının köşesindeki eve bağlı.
Meu carro financiado misturado com o empréstimo a curto prazo para cumprir o pagamento da segunda hipoteca, misturado com minha pensão número 3 misturada com cada moeda, diabos eu tenho me ocupado com minha propriedade no Mt.
Yeniden finanse ettiğim araba, ikinci ipoteği kaldırmak için aldığım kısa vadeli kredi ve üçüncü nafakamla karışık ve bunlar da Mt. Olympus'daki eve yatırdığım her kuruşla karışık.
Fico feliz que tenha tocado no assunto do Mt. Olympus.
Olympus'daki evden bahsetmene sevindim.
Vista alguma coisa, e me encontre no Mt.
Yiyecek getir, Mt. Olympus'da buluşalım.
Olimpo.
"Olympus"
Para preservar a paz, o Olimpo também criou a E-S.W.A.T, uma força policial de elite com jurisdição mundial.
"Ayrıca barışı sağlama almak için," Olympus ES.W.A.T takımını da oluşturdular... " "... dünya çapında yargılama yetkisi olan seçkin bir birlik "
Como Primeira Ministra do Olimpo... defendo fortemente, uma rede de segurança global.
"Olympus'un başbakanı olarak..." "... küresel emniyet ağını şiddetle savunacağım "
O que irá deixar todas as câmaras de vigilância do mundo... tal como também todos os satélites de comunicações, sob o controlo do Olimpo.
"Bu tüm dünyanın gözetimini, uydular ile haberleşmede olduğu gibi..." "... Olympus'un kontrolü altına almayı zorunlu kılacaktır. "
Este assunto será a nossa prioridade máxima no mês que vem... no Olimpo.
"Bu konu, önümüzdeki ay Olympus..." "...
E sou a Nike, a chefe dos Gabinetes do Olimpo.
Ben de Nike, Olympus personelinin şefi.
Se o Olimpo fosse boicotar os nossos produtos, outros países fariam o mesmo.
Eğer Olympus ürünlerimizi boykot edecekse, diğer ülkeler de sizi takip eder.
Para o bem da humanidade, é urgente que vocês todos... coloquem os satélites dos vossos países sob o controlo do Olimpo.
İnsanlığın iyiliği için, hepinizi ülkelerinizin uydularını Olympus'un kontrolü altına vermeye çağırıyorum.
SerialKiller ( 75.32 % ) wizilliam ( 18.83 % ) zedagambia : ( 5.84 % )
OlympuS
SunShine ( 37.46 % ) SerialKiller ( 7.17 % ) zedagambia ( 28.99 % ) bruno _ miguel ( 17.26 % ) coalsoul ( 1.95 % ) RaposaNegra ( 7.17 % )
OlympuS