English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Pasha

Pasha Çeviri Türkçe

252 parallel translation
Karaga Pasha.
Karaga Paşa.
Harry, este é Karaga Pasha.
Harry. Bu Karaga Paşa. Bir zamanlar Kordofan bölgesinin valisiydi.
- Muito bem.
- Peki. - Pasha!
- Pasha! Ele é meu irmão.
Bu benim kardesim.
Por favor, Pasha!
Pasha, yapma.
Porquê, Pasha?
Neden?
És bolchevique, Pasha?
Bolşevik misin?
És um pedante horrível, Pasha Antipov.
Pasha Antipov, çok kibirlisin.
Pasha! Não sejas pateta.
Saçmalama Pasha.
Não, Pasha.
Hayır Pasha.
- Pasha.
- Pasha.
Não, Pasha.
Olmaz Pasha.
Pasha!
Pasha!
Pasha! Querido...
Pasha, sevgilim!
Pasha querido...
Pasha, sevgilim.
Tens de ir ao hospital, Pasha!
Bir hastaneye gitmelisin.
Não sou tua camarada, Pasha querido.
Hayır Pasha, ben yoldaşın değilim.
É só o Pasha.
- Pasha uğramış. - Öyle mi?
Pasha, este é o sr. Komarovsky.
Pasha, bu Mösyö Komarovsky.
- Casei com Pasha Antipov.
- Ben Pasha Antipov'la evliydim.
Pasha, encontrou alguma coisa?
Pasha, burada ne yapıyorsun?
Que é, Pacha?
Ne oldu, Pasha?
Diz que na guerra da Grécia, quando foi o embaixador francês na corte do Ali Pasha, traíra-o com os turcos.
- Ali Paşa mahkemesinin hizmetlisiyken... Yunan savaşında Türkle ve ona ihanet ettiğiniz yazılmış burada
Uma carta assinada pelo Ali Pasha em que deposita em mim uma grande confiança.
- Ali Paşa tarafından imzalanan bir mektup - Bana büyük bir güvenin olduğunu gösteriyor
Senhoria, se não for suficiente prova a palavra do Ali Pasha, ofereço-lhes minha palavra de honra como oficial francês.
- Lordum, Ali Paşanın sözleri yeterli değilse... - Fransız memuru olarak size onur dolu sözlerimi öneriyorum
Eu estava presente na morte do Ali Pasha.
- Ali Paşa'nın ölümünü doğruluyorum
Sou a filha do Ali Pasha.
- Ali Paşa'nın kızıyım
É a filha do Ali Pasha.
- O Ali Paşa'nın kızı
Como uma execução, Pasha.
İnfaz gibi görünüyor Pasha.
Pasha... Este é o ficheiro da Irina Asanova.
Pasha, bu Irina Asanova'nın dosyası!
Pasha... Abre a janela.
Pasha, pencereyi aç.
Pasha, mete as algemas neste bocado de merda.
Pasha, bu pisliğin ellerini kelepçele.
- Levanta-o, Pasha.
- Pasha, kaldır onu.
Ele fez o quê, Pasha?
Ne yaptı, Pasha?
Vai com ele, Pasha. Quero a tal arca.
- Pasha onunla git.O sandığı istiyorum.
- Pasha!
- Pasha!
Agora, Pasha, vamos, agora, tenha calma.
Tamam, Pasha, hadi, şimdi, sessizce.
Agora, Pasha, agora, espere.
Şimdi, Pasha, şimdi, bekle.
Agora, Pasha, vamos lá.
Şimdi, Pasha, hadi.
Agora, Pasha, agora.
Şimdi, Pasha, tamam.
Agora, Pasha, agora.
Şimdi, Pasha, şimdi.
E Ibrahim Pasha, que se tornou mais tarde um paxá, tornou-se no seu dedicado grão-vizir.
Ve İbrahim Paşa, ki daha sonra bir paşa olup, O'nun en sadık Vezir'i oldu.
A primeira ameaça veio de Ibrahim Pasha, que assumiu títulos que eram apenas atribuídos a sultões.
İlk tehdit, İbrahim Paşa'dan geldi, ki O sadece sultanın alabileceği ünvanlara sahipti.
E, para proteger o império e a dinastia, Ibrahim Pasha tinha de ser eliminado.
İmparatorluğu ve hanedanı korumak için, İbrahim Paşa gitmeliydi.
Solimão e Ibrahim Pasha jantavam juntos, como era costume.
Süleyman ve İbrahim Paşa, herzamanki gibi akşam yemeğini birlikte yediler.
Tirem o pai daqui!
Pasha'yı uzaklaştır!
Olá, olá, Pasha!
Alo, alo, Pasha!
O teu pasha?
Paşan?
Fashion designer, pasha, Maecenas.
Tanıyor musun?
Vamos. Aqui, Pasha.
Hadi, Pasha.
Bons... -... tempos. -... tempos.
İyi günlerimiz... 1975'e hoşgeldiniz, Austin Powers ve Pasha...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]