Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Philadelphia
Philadelphia Çeviri Türkçe
1,492 parallel translation
Nesse momento, tinha balas voando por minha cabeça... e comecei a me dar conta de tudo.
Hepimizi oynatıyordu. Biggis hep derdi, Philadelphia'da çok iş var diye.
Mas ela era de Filadélfia, e eu de Brooklyn portanto, sabíamos desde o início que estávamos amaldiçoados.
Ama o Philadelphia'lı, ben Brooklyn'liydim. Yani lanetlendiğimizi en başından biliyorduk.
Filadélfia!
Philadelphia.
E a equipa de Filadélfia arrasou com Pittsburgh por 23-10.
.ve Philadelphia, Pittsburgh'u paramparça etti. 23'e 10.
Tun Tavern, Filadélfia, a cidade do amor fraterno.
- Philadelphia Meyhanesi. Kardeşliğin şehri.
É Philadelphia de barrar com uma noz de gelado.
Philadelphia usulü yaptım.
Tenho de estar em Filadélfia esta manhã.
Bu sabah Philadelphia'da olmalıyım.
Amman chamava-se Philadelphia, como Philadelphia nos Estados Unidos. Jarash era uma dessas cidades, e Beit Shean, do outro lado da fronteira era uma cópia de Jarash.
Philelphia denen adam ki bizim eyaletle aynı isimde olan, onlardan birisiydi.
Alguém já ouviu falar do do Experimento Filadélfia?
İçinizde Philadelphia Deneyini duyan var mı?
Podem ser se o Experimento Filadélfia causou a Ruptura, seria um fenômeno forçado e não padronizado.
Eğer Philadelphia Deneyi bir "yırtığa" sebep olduysa, bu olağanüstü bir kesik. Bir patern değil.
Soubemos do caso dele através do hospital pediátrico oncológico de Filadélfia.
Kendisi dikkatimizi ilk kez Philadelphia'daki çocuk hastanesinin, çocuk hastalıkları bölümü onkoloji biriminde çekti.
Portanto sinto que esta passagem pelo mundo seria mais agradável se ganhasse-mos o campeonato mas provavelmente nem em cem anos isso vai acontecer.
Philadelphia'nın lig şampiyonu olduğunu gördüm. Eagles'ın da şampiyon olduğunu görsem harika olacaktı ama herhalde yüz yıl da yaşasam bunu göremem.
Sinceramente não vejo qual o problema, não faz diferença.
Gerçekten, neden büyüttüklerini bilmiyorum çocuklar. Burasının Philadelphia'dan farkı yok.
Sabe, fazemos um programa na TV em Filadélfia.
Philadelphia'da bir televizyon programımız vardı.
Bem nós... fazemos um programa na televisão, nada de importante.
Bizim Philadelphia'da kablolu yayında bir programımız var.
É mesmo à saída de Filadélfia em Naty Vegas.
Philadelphia'nın hemen dışında. Bizi götürebilir misin?
Se evacuarmos essas cidades, podemos ter um êxodo em massa não autorizado de Boston, Filadélfia, Baltimore, Atlanta...
Bu iki şehri boşaltmaya başlarsan, Boston, Philadelphia, Baltimore ve Atlanta'ya kitle çıkışlar olacak.
O Filadélfia arrasou.
Philadelphia canlarına okudu.
Ela está em segurança, em Filadélfia.
Philadelphia'da bir evde.
Bom, ultimamente venho usando Filadélfia.
Son zamanlarda Philadelphia'yı kullanıyorum.
Bem, é que minha tia Fern mora na Filadélfia. E não quero pensar nela enquanto estiver a bater-te com um chicote de couro.
Şey, Teyzem Fern Philadelphia'da yaşıyor ve sana deri kayışla şaplak atarken, onun aklıma gelmesini istemiyorum.
Não, não, eu sou de Philadelphia.
Hayır, hayır. Philly'denim.
Philadelphia?
Philly?
Esse homem não é de Philadelphia.
O adam varya, Philly'den falan değil.
Gente da Philadelphia não pára de falar de Philadelphia.
Philly'li adamların tek bildiği habire Philly'den bahsetmektir.
Quem é que conheces de Philadelphia que não queira falar sobre a Patty La Belle?
Hm hm. Philly'den olup da, Patti LaBelle'den bahsetmeyen kaç kişi tanıyorsunuz ya?
Esse homem não é de Philadelphia.
Bu adam... Philly'den falan değil.
O Sr. Tate não era de Philadelphia.
Bay Tate, Philly'den falan değildi.
Ele mora na Filadélfia.
Philadelphia Heives'tan
- Filadélfia.
- Philadelphia.
Avião para... preparado?
... Philadelphia'ya... hazır mısın?
Marshall, pára de fazer o que quer que estejas a fazer, entra no teu Fierro e anda ter connosco a Filadélfia. Vai ser lendário.
Marshall, ne yapıyorsan bırak, o koca götünü kaldır ve bizimle Philadelphia'da buluş.Bu efsanevi bir şey olacak.
Bem, não pensava que ia voar para Filadélfia quando me levantei esta manhã, admito isso.
Şey, bu sabah uyandığımda Philadelphia'ya uçacağımı düşünmemiştim. Bunu sana ödeteceğim.
Presos num avião em direcção a Filadélfia com duas raparigas não solteiras, tudo por culpa do vosso tio Barney.
Philadelphia'ya giden bir uçakta iki bekar olmayan kızla beraberdik. Hepsi Barney Amcanız yüzünden.
Estamos numa pista de decolagem em Filadélfia.
Şu anda Philadelphia'ya indik bile.
E seguimos umas até Filadélfia.
... ve işte bu bizi Philadelphia'ya kadar getirdi.
Filadélfia, PA.
Philadelphia, PA.
"Venha para Philly ver a racha".
"Çanı görmek için Philadelphia'ya gelin"
Se não estiver na cama com o Colin e todas as outras empregadas da cidade.
Tabii eğer Colin ve Philadelphia'daki tüm diğer barmenlerle sevişmiyorsa.
Vocês são donos do bar gay mais fixe de Filadélfia.
Philadelphia'nın en gözde eşcinsel barını işletiyorsunuz.
Em Filadélfia, nunca pensei que fosse algum segredo.
Philadelphia'da yaşıyorum. Bunun bir sır olduğunu düşünmemiştim.
Dois contra um. Pronto, o Paddy's Irish Pub irá continuar a ser o bar gay mais fixe de Filadélfia.
- İkiye bir Paddy's İrlanda Barı bugünden itibaren Philadelphia'nın en gözde eşcinsel barıdır.
- Filadélfia.
Philadelphia.
Philadelphia, Pennsylvania.
Philadelphia, Pennsylvania.
-... deixei universidade em Filadélfia...
Ben de seni düşünüyordum. Philadelphia'daki Temple Universitesini bıraktım...
Natalie, durante a minha infância, em Filadélfia, sonhava em ter uma irmã mais velha.
Natalie, Philadelphia'da büyürken, Her zaman bir ablam olmasını hayal ederdim.
Usou o mesmo vestido em Filadélfia, há seis anos.
Altı yıl önce Philadelphia'yada da aynı gelinliği giymiştiniz
Passou algum tempo no midwest e em Philadelphia.
Orta batıda bir süre kalmışsın. Bir de Philadelphia'da.
Eu adoro a Philadelphia!
Severim Philly'i.
Filadélfia.
Philadelphia.
1ª Temporada | Episódio 2
It's Always Sunny In Philadelphia 1x02 : "Charlie bebeği aldırmak istiyor"