Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Pinch
Pinch Çeviri Türkçe
24 parallel translation
Ei, Sr. Pinch, estou com sede. E Você?
Bay Punch, ben susadım, ya sen?
Saíram duas peças. É pena.
İki pinch gösteriyor!
Só uma peça. Uma infeliz mudança de sorte.
Bir pinch gösteriyor.
Tenho é que ir pintar a porcelana!
Sanırım * Pinch a loaf * kakam geldi.
Esta pressão no teu pescoço cortou-te o fluxo de sangue para o cérebro.
Boynuna bu pinch, beynine giden kan akışını kesiyor.
Podias dar-lhes um golpe a cada um deles e...
Sen... sen şu piçlerden birine pinch yapabilirsin ve sadece...
Xena... sabes... devias ter pedido orientações quando deste o apertão ao tipo.
Zeyna... biliyor musun... o adama pinch'i yaptığın zaman direktifleri sormalıydın.
Como se tu quisesses que eu me metesse nos teus interrogatórios.
- Sanki pinch sorgulamalarından birine karışmamı ister miydin?
Tu dás-lhe o apertão e eu faço as perguntas.
Sen ona pinch'i koy ve bende soruları soracağım.
Porque não lhe aplicas o golpe?
Neden ona şu pinch hareketini yapmıyorsun?
Xena, tira o golpe, já!
Zeyna, al şu pinch onun üzerinden, şimdi!
Eu tinha que ver essa coisa do apertão.
Şu pinch şeyini görmem gerekiyordu.
Mas um pinch cria um impulso electromagnético semelhante... sem a chatice de destruição massiva e morte.
Bir kıskaç, benzer bir elektromanyetik dalga yaratır kitlesel yıkım ve ölümler olmadan.
Mas só há um pinch capaz de o conseguir.
Bunu yapabilecek büyüklükte bir tek kıskaç var.
A conhecias só por umas poucas semanas e lhe ensinaste o golpe?
Onu bir kaç haftalığına tanıyordun ve ona pinch'i mi öğretecektin?
Lhe ensinaste o golpe a Akemi.
Sen Akemi'ye pinch öğrettin.
Entendo por que nunca quiseste ensinar-me o golpe.
Neden bana pinch'i öğretmek istemediğini anlıyorum.
# you can pull and pinch him till he cries and squeals # # you can twist his body till it faces backwards #
* Onu çekiştirip ağlayana ve bağırana kadar cimcikleyebilirsin * * Onu içi dışına çıkana kadar kıvırıp bükebilirsin *
Preciso de um pinch-runner com velocidade!
Hızlı bir oyuncuya ihtiyacım var!
* I would pinch you to prove we're awake *
# Ve bana rüya gördügümüzü söylersen, # # uyanik oldugumuzu göstermek için seni çimdiklerim. #
* And if you told me we were dreaming * * I would pinch you to prove we're awake *
# Ve bana rüya gördügümüzü söylersen, # # uyanik oldugumuzu göstermek için seni çimdiklerim. #
Dimple Pinch [Uísque].
Dimple Pinch.
Ah, esquema de pirâmides.
Chuzzlewit Pinch!
Podemos usar um pinch.
Kıskaç kullanabiliriz.