Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Pitcher
Pitcher Çeviri Türkçe
21 parallel translation
O pitcher mandava bolas curvas.
Yıldız atıcıları falsolu atışlarıyla ünlüymüş.
Pode me dar um pitcher, por favor?
Bir bardak alabilir miyim?
Um excelente pitcher.
" bir diğer harika atış performansı ile,
Quando o Larry era "pitcher" ( atirador ) na equipa de basebol na faculdade, ele passou tanto tempo naquela pequena área...
Larry üniversitedeki bezbol takımına girmeye çalışırken o küçük alanda o kadar zaman geçirdi ki...
Os Phillies contrataram-me como pitcher.
Phillies takımına atıcı olarak girmiştim.
"Se se atirarem ao pitcher, levem o taco".
"Atıcıya saldıracaksan. beysbol sopanı getir"
Era um pitcher dos Yankees com um só braço.
Yankee'lerin tek kollu atıcısıydı.
O que aconteceu ao Greg Pitcher?
Greg Pitcher'a ne oldu?
- O pobre Sr. Pitcher não pode este ano.
- Evet ama zavallı Bay Pitcher bu yıl yapamayacak.
Isso foi o que a vítima do Greg Pitcher disse.
Greg Pitcher'ın kurbanı böyle dedi.
- That's the pitcher's mouth
- Topu atan oyuncunun ağzı.
O lançador tem um no-hitter a acontecer no 8º round.
Pitcher, kendi bölgesine rakip oyuncu sokmuyor.
Enterrar provas, contactar testemunhas, ou dormir com a namorada do pitcher rival na noite anterior ao clássico?
Kanıtları gömüp, tanıklarla konuşup ya da büyük maç öncesi koca rakibinin kız arkadaşıyla mı yatacaksın?
Mas podemos converter um jogador de críquete num pitcher de basebol.
Ama bir kriket oyuncusunu bir beyzbol oyuncusuna dönüştürebiliriz.
Quantas entradas o pitcher deve fazer para pontuar?
Peki. Bir başlangıç atıcısının maçı kazanmak için kaç tane atış yapması gerekir?
120. Não é demasiado rápido para um pitcher profissional.
75, profesyonel bir atıcı için yeterli seviyede değil.
Ele viu que o pitcher não estava a cobrir a primeira base, o que é o que um pitcher é suposto fazer em primeiro lugar no campo.
Atıcının birinci kaleyi korumadığını gördü. Ama atıcı ilk kaleye giden topu korumalı.
Ele olhou bem porque sabia que o pitcher não estava a cobrir o saco e precisava de avaliar a sua posição relativamente à base.
Baktı çünkü atıcının topu korumadığını gördü ve pozisyonunu kaleye göre ayarlaması gerekiyordu.
Precisam de um pitcher.
The Mets'e atıcı lazım.
- O lançador está um bocado instável.
- Pitcher'dan kötü bir atış.
Velocidade, força ou pitcher.
Hız, güç, atıcılık.