Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Purê
Purê Çeviri Türkçe
54 parallel translation
E ainda assim, ofereceram-lhe... Veja o purê.
Buna rağmen, sana bu lapayı sunmuşlar.
Prova um pouco de nosso purê de batata.
Biraz patates püresi ister misin?
O purê está preparado.
Püre de hazır olmak üzere.
Purê de maçã?
Elma sosu?
Duas sandes de almondegas e um purê de batata com molho. E uma batata assada.
İki kıymalı sandviç, bir soslu patates püresi.
A 12 mil km de casa, o cérebro do meu cinegrafista... vira purê por causa de uma dieta de água.
Evden 13.000 km uzaktayız ve saçma bir su diyeti yüzünden kameramanım kafayı yedi!
Um jantar de frango frito com purê de batatas têm 1000 calorias e 50 % de gordura.
Kızarmış tavuk ve kızarmış patates yemeği, 1000 kalori ve % 50 yağ içerir.
Ele não suporta enchidos e bolo de amoras silvestres e nunca o vi comer purê, mas sabem o que pediu na Segunda passada?
börek veya böğürtlene tahammül edemiyor. Ve hiç yoğun kıvamlı çorba içtiğini de görmedim. Peki geçen pazartesi ne istese beğenirsiniz?
- Diga para fazer purê do salmão, por favor.
Bana püre yapmalarını söyler misin?
- Purê do salmon.
- Elbette.
Este purê está tão cremoso.
Bu patates püresi çok yumuşak olmuş.
- Este purê está tão cremoso.
- Bu patates püresi çok yumuşak. - İspanya'da iyi et var.
Não queremos que a torta de purê esfrie!
Yanında ısmarladığım patates salatası siparişimi bekletmek istemiyorum.
As cozinharão de maneira errada, só servirá para fazer purê.
Pişince un gibi olur, sadece püre yapılır bundan.
Bem então, purê!
Tamam işte, püre yaparsınız.
O purê de batata da minha mãe.
Annemin patates püresi.
Purê de batata e uma gaja boa.
Annemin patates püresi ve bir parça kıç.
- Purê de batatas.
- Patates salatası.
- OK, vamos ficar com o purê de batatas.
- Tamam, patates salatasını seçiyoruz.
Me mostre o purê de batatas.
Bana patates salatası gösterin.
Afasta esse purê detestável de mim!
O iğrenç püreyi benden uzak tut!
Torradas... e purê de batata.
Kızarmış ekmek ve patates püresi.
Suprema Maryland com purê de maçã e puchero galinha, mas só na Quinta - feira e para a menina podemos preparar um mini bife acompanhado de batatas fritas...
Bir de tavuk güvecimiz var ama yalnızca perşembeleri çıkar. Bebeğe de küçük bir biftek ile kızarmış patates hazırlayabiliriz.
Solo um purê de plátano.
Hayır. Muz ezdim.
Purê de batatas, molho.
- Patates püresi ve sebze sosu. - Gerçekten mi?
E purê de batatas, claro e molho de amora, que é fácil.
Sonra patates püresi, tabii, ve vişne sosu, bu kolay.
Meninas, acabem esse purê de batata, está bem?
Kızlar, o patates püresini bitiriyorsunuz, tamam mı?
Colocarei a verga no purê de batatas!
Aletimi patates püresinin içine sokacağım!
Antes que nada, poremo-Lhe mais molho ao purê de batatas.
Yapacağımız ilk şey patates püresine ekstra sos ilave etmek.
Pergunta se pode ser onion rings ao invés de purê de batatas.
Patates püresi yerine soğan halkaları alabilir miyim?
Ah, é purê de banana fervido com água.
Kaynatılmış muz lapası ve su.
Onde raios estavas tu quando ela teve varicela... e durante uma semana só conseguia comer purê?
O zaman suçiçeği olup da bir hafta patates püresi yediğinde neredeydin? Liseden mezun olduğunda neredeydin?
O purê da mamãe é o melhor!
Annemin patates püresi en iyisi!
Vou comer purê de peru por palhas até que os órgãos putrifiquem.
Şimdi izin verirseniz, organlarım çürürken kamışla hindi ezmesi emeceğim.
Tenho ervilhas e purê de milho. pode encher com isto.
Karışık mısırımız var.
Errou o esquilo Porque foi mole como purê
Sincabı kaçırdın Bay Dumbo.
Eu conheci esse imigrante da nossa horta, Ramón que odiava purê de maçã, que destruía a integridade da manzana.
Evimizde çalışan bir göçmen vardı, Ramon, derdi ki " Elma püresinden nefret ederim, la manzana'nın içtenliğini öldürür.
Da última vez que estive em casa perguntei como estava indo, é vice-presidente de um fábrica de purê de maçã. É verdade. Ramón Delgado.
Mart Elmapüreleri'nin başkan yardımcısıymış, bu doğru Ramon Dalgado, internetten bakabilirsin.
Suco de coco bavarois com purê de framboesa.
İçine ahududu püresi katılmış hindistan cevizi özlü Bavarois.
Bem, o Simon comeu o seu purê de batata. Não foi, Simon?
Simon patates püresini bitirdi.
Este purê de batata é excelente.
Patates püresi bir harika.
Peru assado... Purê de batatas com molho de amora. Torta de pêssego, saída do forno.
Hindi rosto kızılcık soslu patates ezmesi ve fırından yeni çıkmış cevizli turta hayali.
Mas quando a Sam Ihe contou como é que o purê de batata foi parar ao nariz do Alex, Ela riu muito.
Fakat Sam, patetes püresinin Alex'in burnuna yapıştığını söylediğinde annem çok güldü.
Bolas, esse purê tem bom aspecto.
Amma lezzetli gözüküyor.
Uns dizem que ele não pode comer purê de batatas por razões religiosas...
Bazıları onun dinsel nedenlerden ötürü pişmiş patates yiyemediğini düşünüyor.
Este purê de maçã é bom.
Bu elma püresi çok güzel.
Eu acho que ia querer um lombo grande do Texas - E purê de batata e...
- Ben büyük Teksas bifteği, patates püresi ve...
Este purê de couve-flor é uma loucura.
Karnı bahar püresi inanılmaz.
Purê de batata.
Patates püresi.
Está papando purê de batata doce?
Öğle yemeği mi yiyorsun?
Vais comer esse purê de maçã?
Elma sosunu yiyecek misin?