Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Republic
Republic Çeviri Türkçe
211 parallel translation
Nave Estelar Republic, número 1 371.
Yıldız gemisi Republic, Numarası 1371.
Como sempre, eu estava a sussurrar o The Battle Hymn of the Republic.
Ben her zamanki gibi - Battle Hymn of the Republic - marşını mırıldanıyordum.
O helicóptero vinha buscar-nos e o avião está em Republic.
Helikopter bizi buradan alabilir, Republic Havaalanında uçak var.
Não lhe quis contar que cancelara o almoço com o meu editor para ir à Banana Republic ajudar o Sam de vinte e poucos a escolher uma camisa.
Ona editörümle toplantımı yirmi-bilmemkaçlık Sam'le Banana Republic'e gidip gömlek seçmek için iptal ettiğimi söylemedim.
Roupa de bombazina da Banana Republic e a passear um springer spaniel.
Muz Cumhuriyeti yüzlü, fazla çizgili kadife pantalon, Kemerinde spanyel gezdiren biri...
E você, desde o início juntamente com os quais está associado pretenderam derrubar, e mais tarde chegaram mesmo a derrubar o anterior Governo da Alemanha, a Weimar Republic?
Ve siz, en başından beri Eski devleti ; Weimar Cumhuriyetini yıkma maksadında olan ve daha sonra da yıkan toplulukla birlikte miydiniz?
- Para a Bandana Republic.
- Bandana Rebuplic mağazasına!
- Kenya, Somalia Republic,
- Kenya, Somali...
Escritor contribuinte para a revista "Rolling Stone" E claro, redator da revista "The New Republic"
Rolling Stone'da yardımcı yazarlık, ve tabii ki, Washington D.C.'de çıkan
de Washington D.C.
New Republic dergisi'nde yardımcı editörlük.
Agora ele está no "The New Republic".
Şimdi o New Republic'te çalışıyor.
E agora eu estou no "The New Republic".
Şimdi ben New Republic'te çalışıyorum.
Em maio os editores do The New Republic "... Mas a conta foi publica na revista "The New Republic".
Mayıs ayında New Republic dergisinin editörleri Washington Post gazetesinde, New Republic, ve Boston Globe.
Desconhecida pelo mundo até aparecer na capa da revista "The New Republic".
New Republic'in kapak konusu oldu.
E é isso que empolga trabalhar na "The New Republic".
Bu da New Republic'te çalışmanın güzel yanı.
Você está escrevendo para a revista "The New Republic".
Ama sen kahrolası New Republic'te yazıyorsun.
É que... A matéria da revista "The New Republic" é duvidosa.
Bak, sorun sadece... şu New Republic yazısını neresinden tutsan dökülüyor.
Esse é o "The New Republic", se lembra?
Burası New Republic, hatırladın mı?
Os esnobes da revista "The New Republic", melhores que a revista "Air Force One", são passados para trás por um bando de hackers.
The New Republic, sektördeki en burnu havada yayındır... "Başkanlık Uçağında okunan dergi"... ve yıldızları bu şekilde sönecek hem de bir grup korsan yüzünden.
Aqui é Charles Lane, estou ligando da revista "The New Republic Magazine" em Washington,
Ben Charles Lane, Washington D.C.'deki The New Republic dergisinden arıyorum.
não se pode entrar no mundo do jornalismo sem saber compreender como uma matéria pode ser impressa em um lugar como "TNR".
Eğer gazetecilik dünyasına girmeye niyetliyseniz öncelikle anlamanız gereken şey New Republic gibi bir dergide bir yazının nasıl kurgulandığıdır.
Eu não tenho interesse de comprometer você ou a revista "The New Republic".
Sizi veya New Republic'i utandırmak için özel bir nedenim yok.
Naquele mês de Junho, a revista "The New Republic" imprimiu uma matéria de desculpas aos leitores, admitindo que 27 das 41 matérias que Stephen Glass escreveu para a revista foi parcialmente ou inteiramente inventado.
Haziran ayında, Yeni Cumhuriyet okurlarına bir özür yazısı yayımlandı. Bu yazıda Stephen Glass'ın 41 makalesinden 27'sinin kısmen ya da uydurma olduğu açıklanıyordu.
Michael Kinsley que representa a "Esquerda" no debate para a opinião pública, num artigo interessante, ele era então editor do New Republic, em que disse que não deveríamos condenar apressadamente a autorização do departamento de estado para atacar alvos civis indefesos, porque tínhamos de aplicar critérios pragmáticos.
Micheal Kinsley, - o zaman New Republic'in in editörüydü - ilginç bir makalede dedi ki, devletin savunmasız sivil hedeflere saldırmaya izin... vermesini eleştirmekte acele etmemeliyiz çünkü faydacı ölçütlere başvurmak zorundayız.
Disseste The New Republic, a Atlantic...
Onu söylememiştin. The New Republic ve Atlantic demiştin...
Agora sei porque lhe chamam República das Bananas.
Neden Banana Republic dediklerini şimdi anladım.
- Lês o The New Republic?
- New Republic okuyor musun?
Calças de ganga de Helmut Lang, uma "t-shirt" preta, aquela debotada da Banana Republic com elástico, e botas pretas com atacadores.
Helmut Lang marka blucin, siyah tişört. Rengi soluk Banana Pepuclic tişörtün. Ve siyah bağcıklı botlar.
- Duper, isto é da República da Bananas.
Duper, bak Banana Republic mağazasından ne aldım.
- O New Republic?
- The New Republic?
Creio que o comprei na Banana's Republic.
Sanırım Banana Republic'ten almıştım.
- Já ouviste falar do The New Republic?
- "The New Republic" dergisini duydun mu?
Lamento, mas o The New Republic näo está credenciado para hoje.
Üzgünüm, "The New Republic" dergisi bugünkü programda izinli değil.
- Temos algumas peças da Banana Republic.
- "Banana Republic" den bazı örnekler var.
Nem todos nós conseguimos ser contratados pela Banana Republic.
Ne yapalım, hepimize Banana Republic dükkanında iş yok.
Bart, podemos ir à Republica das Bananas?
Bart, Banana Republic'e gidecek miyiz?
Isto é "The Battle Hymn of the Republic."
Bu "Cumhuriyetin Savaş İlahisi."
Aqui é o Banana Republic, acabámos de passá-lo.
Şu Banana Republic, demin yanından geçtik.
E agora os One Republic!
Ve karşınızda One Republic!
Estavamos na Líbia, tu com aqueles calçõezinhos da república da banana.
Lübnan'dayken, "Banana Republic" marka çiçekli şortunu giyiyordun.
Vamos pro Republik?
Republic'e gidelim mi?
Pouco antes do Natal de 2008 a "Republic Windows Doors" em Chicago, Illinois, abruptamente demitiu toda a sua força de trabalho sindicalizada, mais de 250 pessoas.
2008 Noellinden hemen önce, Chicago, Illinois'deki Republic Windows Doors fabrikasında 250'den fazla sendikalaşmış işgücü ansızın işten çıkarıldı.
Nós vamos mais além do dever com a República.
Republic için görev alanımızı aştık.
E no final, a República não quer saber de nós.
En sonunda Republic bizimle ilgilenmedi.
De volta a Chicago, os trabalhadores na "Republic Windows Doors" tiveram uma brilhante ideia.
Chicago'ya geri dönelim... Republic Windows Doors çalışanlarının parlak bir fikirleri vardı.
I pledge allegiance to the flag of the United States of America, And to the republic for which it stands one nation under God. Com um Woof-Woof aqui e um Woof-Woof acolá,
* I pledge allegiance to the flag of the united states of america * * and to the republic for which it stands * * one nation under god * * with a woof-Woof here and a woof-Woof there * * here a woof, there a woof everywhere a woof, woof *
É um cofre no Banco Fidelity Republic no centro de Los Angeles.
L.A. şehir merkezindeki Fidelity Cumhuriyet Bankası'nda bulunan kiralık bir kasa.
Banco Republic Commerce. East Broadway, 9621.
Ticaret Bankası, 9621 doğu Broadway.
Se queres mudar, usa Gap em vez de Banana Republic.
Biraz değişiklik yapmak istiyorsan, Gap ile Banana Republic arasında dolaş.
Isso significa que eu sou o presidente da Liberty Repúblic!
Bu demek oluyor ki Özgürlük Cumhuriyeti'nin başkanıyım.
A revista "The New Republic" Foi publicada pela primeira vez em 1914.
Yeni Cumhuriyet Dergisi ilk kez 1914'de basıldı.