Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Rumple
Rumple Çeviri Türkçe
257 parallel translation
Todos vós, boa gente...
Maple'da yaşıyor ve sahibi Bay Rumple.
Tenho aqui no A um Arky, que é meio cão d'água, meio Rottweiler, que vive em Maple e pertence ao Sr. Rumple.
A harfinden Arky, kaniş-Rottweiler kırmasıymış. Maple'da yaşıyor ve sahibi Bay Rumple.
Rabo-com-sinal, Tina com dois-miúdos, Rumple-fuggly, A rapariga do quiosque.
Benli Popo, iki çocuklu Tina, Buruşuk Fugly, hediyelik eşya dükkânındaki kız.
- Nem sei se a Rumple-fuggly era uma rapariga! - Para!
- Buruşuk Fugly'nin kız olduğunu bile bilmiyordum.
Acordei na manhã seguinte atrás do bar numa poça de Rumplemintz.
- O gece çok fena olmustum. Ertesi sabah barin arkasinda Rumple Minze içkisinden olusmus bir gölette uyandim.
Isto está a ficar com pó, Rumple.
Bu yer iyice tozlanmış Rumple.
Vai ao que importa, Rumple. O que queres?
Sadede gel moruk, ne istiyorsun?
Preciso de uma pausa. Vai a correr para casa, Rumple.
Koş evde saklan Rumple.
Não precisas de poder, Rumple.
Güce ihtiyacın yok Rumple.
- Rumple...
- Rumple...
E ele também. Excelente.
- Ve aynı zamanda da Rumple.
Rumple, eu... Eu estou no elevador.
- Rumple ben asansördeyim.
Rumple, não.
Rumple olmaz.
Rumple, podes... Podes contar-me tudo.
Rumple, bana her şeyi anlatabilirsin.
Pára com isso!
Rumple!
Ainda não magoou o Rumple o suficiente?
Rumple'ı yeterince üzmedin mi?
Porque ele era um cobarde.
Çünkü Rumple korkağın tekiydi.
Rumple, isto...
Yapma Rumple.
Vou voltar, Rumple.
Sana geliyorum Rumple.
Magoei-lhe o coração.
- Rumple'ın kalbine zarar verdim.
Olá, Rumple.
Merhaba Rumple.
- Rumple! É uma oferta de paz.
Ah Rumple, bu bir barış hediyesi.
A sério, Rumple...
Gerçekten mi Rumple.
Rumple, podemos mesmo fazer isto?
Rumple, bunu gerçekten yapabilir miyiz?
Desculpe, meu querido Rumple... não vou consigo.
Çok üzgünüm sevgili Rumple'ım. Seninle gelmiyorum.
Alterámos o contrato, Rumple.
Anlaşmayı değiştirdik, Rumple.
Rumple... Ouvi histórias. As frentes...
Rumple anlatılanları duydum, cephe çok acımasız bir yermiş.
Rumple?
Rumple?
Rumple, é verdade?
Rumple doğru mu?
Rumple, fizeste isso a ti próprio?
Rumple bunu bilerek mi yaptın?
Podias ter lutado, Rumple.
Savaşabilirdin Rumple.
Encontrar o punhal do Rumple para obter os seus poderes?
Karanlık Kudretine hakim olabilmek için hançerini ele geçirmek mi yani?
Em vez de uma segunda oportunidade, damos-lhe uma escolha... voltar, viver os seus dias na cela do Rompe, ou ficar aqui.
İkinci bir şans yerine ona bir seçme şansı sunalım. Geri dönüp günlerini Rumple'ın hücresinde geçirsin ya da burada kalsın.
Estás surpreendido por me veres, Rumple?
Beni gördüğüne şaşırdın mı, Rumple?
É por isso que a consegues ouvir, Rumple.
Sanırım senin de duyuyor olmanın sebebi bu, Rumple.
Mas esse não é o teu. Pois não, Rumple?
Ama seninki bu değil, değil mi Rumple?
É comovente ver pai e filho a trabalhar juntos... especialmente depois de o teres abandonado, Rumple.
Baba oğlu birlikte çalışırken görmek ne kadar da duygulandırıcı. Özellikle de Rumple, sen onu terk ettikten sonra.
Nem o reconheces, pois não, Rumple?
Onu tanıyamadın bile, değil mi Rumple?
Está feliz, Rumple.
O mutlu, Rumple.
Diz-lhe, Rumple.
Hadi durma, Rumple.
Vais arrepender-te de não teres aceitado o meu acordo, Rumple
Teklifimi kabul etmediğine pişman olacaksın, Rumple!
Lamento muito, Rumple.
Çok üzgünüm, Rumple.
Rumple, ele está vivo. O Baelfire.
Sonuçta Baelfire hayatta.
Essa arma... o que diz o Rumple sobre o seu poder?
Rumple ne dedi, gücü neymiş bu değneğin?
Claro que estás, Rumple.
Eminim öylesindir, Rumple.
Agarra, Rumple, por favor.
Elimi tut Rumple. Lütfen.
Rumple...
Rumple- -
Rumple!
Rumple!
Rumple Von Stiltskin.
Rumple Von Stiltskin.
Rumple.
Rumple.
Rumple...
Rumple...