Sedã Çeviri Türkçe

O carro roubado é um sedã amarelo Ford.

Calinti arac sari bir Ford sedan.

O nosso era um sedã da Vegas Legacy Motors.

Bizim araç, Vegas Legacy Motors'un filolarından birine ait.

Sim, na verdade, estamos procurando por um sedã escuro.

Evet. Aslında koyu renk bir sedan arıyoruz.

Um sedã escuro. - Sem adesivo. - Bem, é isso.

Koyu renk sedan gerçi tampon çıkartması yok.

Era um sedã castanho, registado em nome de Wade Messer.

- Kahverengi sedan, plaka Wade Messer adında birine ait.

Se ele conduzisse um sedã ou um compacto, estávamos fodidos.

Sedan veya Compact kullansa siki tutardık.

O criado do parque disse que o viu a sair em um sedã verde.

Park görevlisi, onu yeşil bir sedan ile çıkarken görmüş.

É um sedã vermelho, talvez seja uma criança.

Kırmızı bir Toyota Camry. Bagajda bir çocuk olabilir.

Um tipo a conduzir um sedã rebaixado de luxo, a tentar exibir-se aos chefes.

Alt seviye bir sedan kullanarak başkan yardımcısına yetişmek isteyen biri.

O sedã preto.

Siyah sedan.