Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Suites
Suites Çeviri Türkçe
153 parallel translation
- Não, as suites são separadas.
- Hayır, ayrı süitler.
As suites são muito caras.
Süitler masraf hesapları içindir.
Eu reservei duas suites juntas.
Bitişik iki süit için telgraf çekmiştim.
Quero duas suites.
İki süit istiyorum.
Duas suites juntas?
İki bitişik süit, öyle mi?
- Não temos suites, mas belos...
Hiç süitimiz yok... ama çok güzel çift kişiliklerimiz...
O Leonardo ficou bêbado e tocou todas as suites de Bach.
Leonardo sarhoş oldu ve Bach'ın bütün solo dizilerini çaldı.
Só na América. Quero 12 suites.
Sadece Amerika'da olur. 12 oda ayırın.
Solicitaram sete suites.
- Yedi oda istemişsiniz. - Yedi oda.
Queremos as suites, e queremo-las agora.
Bu odaları istiyoruz.
- Uma pergunta... - Suites Grandes.
- Birşey sorabilir miyim?
e as suites executivas neste nível... e podemos usá-las.
Ve yetkili süitleri de bu seviyede... Onlara ulaşabiliriz, sanıyorum.
Esta é uma das nossas melhores suites.
Bu, en iyi odalarımızdan biri..
Sim certo, é uma das suites francesas mas qual?
Evet, bir Fransız süiti Ama hangisi?
Venha até uma das suites holográficas.
Sanal odalardan birine girin.
É o resultado final do brilho destas luzes... das viagens pagas, dos banhos de champanhe, das suites de hotel à borla, das miúdas e das bebidas.
Bütün bu parlak ışıkların, ücretsiz seyahatlerin... şampanyanın, bedava otel süitlerinin... onca kadının ve onca içki aleminin getirisi budur.
Para isso é que as suites holográficas servem, para nos divertirmos.
Sanal odaların amacı bu iyi zaman geçirmek.
Mas não tinham suites no Plaza?
Plaza? da suitleri var sanıyordum.
- São as nossas suites nupciais.
- Bunlar balayı süitlerimizdir.
As suites da nossa penthouse são muito grandes, com trezentos e sessenta graus de vista, mas, claro que ali, estamos a falar de muito dinheiro.
Çatı katı süitlerimiz 465 metrekaredir ve 360 derede manzaralıdır. Ama elbette ciddi bir paradan bahsediyoruz.
Os convidados para as suites executivas nunca são revistados, senhor.
Özel süitlerimizdeki misafirlerimiz aranmaz efendim.
Dão às suites nomes de óperas.
Evet, çok ahmakça. Suitlere isimleri operadan sonra verilmiş.
- Keith, não devias sair das suites.
- Keith, süitlerden çıkmamalısın.
Também temos, suites disponíveis e diga-me se precisar de gelo.
Oh, bu arada ayrıca suitlerimiz de var. Buza ihtiyacınız olursa haberim olsun.
Do outro lado do hotel há suites com vista para o parque.
Otelin öbür cephesindeki süitlerden park manzarası görünüyor.
Eles foram expulsos do Ritz, destruíram quatro suites.
Ritzden atıldılar, dört süiti dağıttılar.
Arranjo duas suites.
Ben iki suit oda ayarlarım.
Visitamos uma das duas suites de milionários do deck B.
"B" güvertesindeki milyoner süitlerinden birine girdik.
É uma das nossas melhores suites.
En iyi süitlerimizdendir.
Individuais, suites, até mesmo os buracos dos ratos estão alugados.
Tek kişilikler, suitler hatta fare delikleri bile dolu.
Podes ser bom a iludir câmaras de vigilância para entrar nas suites... mas que raio aconteceu a todo o treino de contra espionagem do Corpo de Marines?
Güvenlik kameralarını atlatıp odalara girmekte iyi olabilirsin ama bütün o Deniz piyadeliği karşı-istihbarat eğitimine ne oldu?
Põe aquele gajo numa das suites.
Şu serseriyi büyük oyuncu süitlerinden birine yerleştir.
Sabe, o serviço de quartos nas suites VIP é muito bom.
Biliyor musunuz, VIP süitlerinde, harika hizmetler vardır.
75 quartos, todos suites, todos com vista para o mar.
75 oda, hepsi süit, hepsi okyanus manzaralı.
Os 170 mil dólares foram pagos à Força Aérea sob a forma de suites de hotel, acções da TWA, companhia feminina. Não seria possível considerá-los um suborno?
Bu 170 bin doların Hava Kuvvetleri'ne otel odası TWA hissesi ve bayan arkadaş olarak ödenmiş olması nedeniyle, buna rüşvet diyebilir miyiz?
- Quantas Suites Paraíso há aqui?
- Kaç tane Cennet Odası var.
Nós oferecemos uma vasta escolha de suites.
Değişik Suit seçeneklerimiz var
Estas suites são só para ricos e realeza...
Bu odalar sadece seçkinler ve ensesi kalınlar için.
Suites de lua-de-mel do outro lado.
Balayı süiti karşıda.
Se quiserem vir comigo, levo-os às vossas suites.
Beni izlerseniz, sizi odalarınıza getireceğim.
É uma das nossas melhores suites, devo acrescentar.
Eklemeliyim ki, en iyi odalarımızdan biridir.
- Desculpa. Tu pagaste umas suites para uns jogadores de Shepard Polk?
Az önce Shepard Polk'taki heriflere en lüks odalarımızı mı ısmarladın?
Deste suites de $ 3200 por noite a quatro tipos que não têm história de jogarem aqui.
Burada hiç kumar geçmişleri olmayan dört adama... geceliği 3200 Dolar olan odaları mı verdin. Özür dilerim.
Estava apenas a tentar ajudar. Tenho falta de suites e estão a vir duas "baleias" de Hong Kong.
Odalarımız az kaldı ve Hong Kong'dan gelecek iki tane yağlı müşterim var
- Também tiraram-nos as suites.
- Odalarımızı da geri aldılar.
É que eu gostaria de lhe disponibilizar uma das nossas suites.
Size odalarımızdan birini ayarlayabilirim.
O teu rapaz Danny deu as últimas duas suites à polícia boazinha... e à cabra de Boston.
Sonrada senin Danny, son iki odamızı Boston'dan gelen şu ateşli polise... ve O sürtük cenazeciye verdi.
O homem está dentro e fora de muitas suites.
Bu adam belli ki bir sürü odaya girip çıkıyor.
Arranja os nomes dos convidados registados nas suites... onde esse Tommy e a loira estiveram.
Tommy ve şu sarışın kızın ziyaret ettiğini odalardaki kayıtlı isimlere bir bak.
Mais alguém entrou ou saiu das suites?
Odaya giren veya çıkan başkaları da var mı?
Têm "suites" privadas em todos os hotéis deles.
Evet. Tüm otellerinde özel süitleri var.