Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Tolo
Tolo Çeviri Türkçe
3,730 parallel translation
Isso é simplesmente tolo.
Bu çok aptalca.
E um tolo precipitar-se-á sempre.
Ve bir aptal her zaman acele eder.
Só um tolo rejeitava uma oferta dessas.
Bu paraya burun kıvırmak için aptal olmak gerek.
Não lhe dês isso. McGee, ele está a ser um tolo teimoso.
Bunu ona verme McGee, inatçı bir aptal gibi davranıyor.
Fui um tolo ao juntar-me a vocês!
Size katılarak aptallık ettim!
Achamos isso intolerável e tolo.
Biz bunu çok çekilmez ve saçma bulduk.
Tolo, a quebrar bilhas em época de exames.
- Seni aptal, demek sınav zamanı testi kırmaya çıkarsın ha!
Para, seu tolo!
Aptal, dur!
Pravin, seu tolo.
Pravin, seni aptal.
- Tolo!
- Budala!
- És um tolo!
- Seni aptal!
Chama-se Shiv Ling, seu tolo.
Ona, Shiva'nın aleti deniyor, seni aptal!
é do inglês mediano do século 12, significa tolo ou estúpido.
"İyi" kelimesinin kökeni 12. yüzyıl orta çağ İngiltere'sine dayanır. Anlamı ; akılsız veya aptaldır.
Ele diz que a ideia foi sua e que você não faz a mínima ideia, estas são as palavras ele, de como sair daqui. - Inacreditável! - É um tolo, não?
He says the idea came from you and ignore completely, these are his words, how to get out of here.
Eu só mantenho-a arranjada caso algum tolo a queira comprar.
Satın alacak kadar aptal biri çıkar diye güzel görünmesini sağlıyorum.
Young-kyu aquele tolo.
Young Kyu denen aptal.
E já agora, esse rapaz é um tolo se anda a enganar-te.
Bana sorarsan o çocuk seni aldatıyorsa aptalın teki demektir.
Enfrenta-me, tolo, e vou matar-te!
Karşıma çık, aptal. Çık da seni öldüreyim!
É um tolo!
Tam bir ahmaksın.
Não seja tolo.
Saçmalamayın.
Tolo!
Aptal!
Não sejas tolo.
Aptal olma.
Ora, nada, seu ganso tolo.
Neden, birşeyim yok ki, seni şaşkın ördek.
Acabaste de chamar ganso tolo ao Panthro?
Az önce Panthro'ya şaşkın ördek mi dedin?
Disse que estava a fazer figura de parva, com estes vídeos, e que tudo isto era tolo e não tinha estilo nenhum.
Yaptığım videolarla kendimi aptal durumuna düşürdüğümü tüm bunların aptalca ve sevimsiz olduğunu söyledi.
O amor não é tolo.
Aşk aptalca değil.
Mas seria tolo se não notasse o efeito que teve no meu neto.
Ama torunum üzerindeki etkilerinize dikkat edemeyecek kadar aptal değilim.
Eu sou um tolo.
Aptallığıma verin.
Seu tolo, egoísta...
Seni aptal, bencil...
Era um tolo a entregar um panfleto da aldeia.
Broşür getiren budala bir adam.
Um tolo depressa perde o dinheiro que tem.
Akılsıza para dayanmaz.
Perdi o meu dinheiro, por isso, suponho que seja um tolo.
Para bana dayanmadığına göre, akılsızım demek.
Deixa-a em paz, seu tolo.
- Rahat bırak kadını koca ahmak.
- Não seja tolo, claro que jogará.
- Saçmalama. Elbette oynayacaksın.
- Então, o Harry Stroke é um tolo.
- Artık her kimse Harry Stoke aptalın tekiymiş.
Tem a certeza de que não parecerei um tolo?
Aptal gibi görünmeyeceğimden emin misin?
Fui um tolo.
Aptalın tekiyim.
Vamos embora, seu tolo.
Haydi oradan, seni aptal çapkın.
É um tolo em fazer-lhe as vontades.
Ona yüz vererek aptallık ediyorsun.
Fez-me perceber como tenho sido tolo.
Ne kadar aptal olduğumu anlamama sebep oldu.
Evitou que fizesse figura de tolo na feira.
Panayırda kendimi aptal yerine koymama engel oldunuz.
- "O Maior Tolo".
- "Büyük Alık"
- "O Maior Tolo".
- Büyük Alık.
Não usa uma espada, mostra-lhe com um espelho o tolo que é.
Yani onunla kılıç dövüşü yapmaz. Ona bir ayna tutar ki ne kadar aptal göründüğünü fark etsin.
Sim. O Maior Tolo é um termo da economia.
Evet. "Büyük Alık" aslında ekonomik bir terim.
- Tolo!
Aptal herif!
- Tolo!
Aptal!
Você é jovem, tolo.
Genç ve safsın.
És tolo.
Delisin sen.
Não digo que o tenha feito deliberadamente, mas é um namoriscador vaidoso e tolo. Acalme-se.
- Sakin ol.
NEW YORK "O Maior Tolo" - Tentou ligar...?
- Aramayı denedin...